Ön çapraz bağın (ÖÇB) diz ekleminin içinde ve ortasında yer alan, yürüyüş sırasında dizin öne doğru çıkmasını engelleyen ve birbirini çaprazlayan iki bağdan birisi olduğunu belirten Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve Araştırma Hastanesi Ortodepi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı uzmanı Dr.Salih Beyaz, bu kasın, diz içinde yer alan bağlardan en sık yaralananı olduğunu söyledi. Spor yapan insan sayısının yıldan yıla artış göstermesi nedeniyle ÖÇB yaralanmalarının sayısını arttığını, sadece ABD'de her yıl ortalama 250 bin yeni hastaya ÖÇB yırtığı tanısı konulduğunu kaydeden Dr.Salih Beyaz, bu yaralanmaların ülkemizde özellikle halı sahalarda sık görüldüğünü kaydetti.

 

Beyaz, halı sahalarda, zeminin sürtünme katsayısının yüksekliğinden dolayı ani ve hızlı dönüşlerde ayakkabının yere sabitlenmesi sonucu dizin dönmesinin, oyun içinde darbe alınmasının, oyuncuların sürekli idman yapmıyor olmalarının ve uygun olmayan ayakkabıların bağ yırtılmasına neden olduğunu anlattı. Bu tür durumlarda, genel olarak hastanın dizinden bir kopma sesi geldiğini söylediğini, kılcal damar kanaması sonucu şişlik oluştuğunu ve spora devam edemeyecek şiddetli ağrı hissettiğini belirten Uzman Dr. Salih Beyaz, şöyle konuştu: "Erken dönemde ağrı ve şişlik, tanı koymayı zorlaştırırken eski yırtıklarda veya kopmalarda tanıyı koymak daha kolaydır. Muayeneden sonra mutlaka dizin filmleri çekilmelidir. Eklemi oluşturan kemiklerde kırık veya çatlak varsa filmde görülür. MR görüntüleme şart değildir ve çoğu bağ yaralanmasının tanısı sadece muayene ile konulabilir."

 

AMELİYAT HERKES İÇİN GEREKLİ DEĞİL

 

Tedavi sürecinde, soğuk uygulama, dinlenme, bandaj uygulamaları ve ağrı kesici ilaçların erken tedavi basamağını oluşturduğunu, her ÖÇB yırtığı olan hastanın ameliyat olması gerekmediğini kaydeden Beyaz, "Ameliyatın gerekip gerekmediğine karar vermek için en önemli faktör hastanın şikayetidir. Cerrahi tedavi kararı vermede yaşla birlikte, kişinin fizyolojik yaşı ve aktivite düzeyidir." dedi.

 

Beyaz, ön çapraz bağları kopuk olan hastaların bisiklet, yüzme, kürek gibi uyluk kaslarını güçlendirmeye yönelik sporları yapabileceklerini, futbol, basketbol, voleybol, kayak ani dönüş ve sıçrama gerektiren sporların ise riskli olduğunu kaydetti. Açık ameliyatların neredeyse tüm dünyada terk edilmiş durumda olduğunu bildiren Beyaz, "Artroskopik dediğimiz kapalı kamera sistemi ile bağın yeniden yapılandırılması hastanede kalış süresini, ameliyat sonrası dönemde ağrısını ve spora dönüş süresini ciddi anlamda azaltmaktadır." uyarısında bulundu.

 

HASTA BİR GÜN İÇİNDE TABURCU OLABİLİR

 

Ameliyat sırasında menisküsler ve kıkırdak yapıların da kontrol edilip ve işlem gerekiyorsa aynı seansta müdahale edildiğini belirten Beyaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hasta hekimin tercihine ve kullanılan anestezinin tipine bağlı olarak aynı gün içerisinde taburcu edilebilir. Ameliyat sonrası dize açısı ayarlanabilir bir dizlik takılır. Hasta kendisini rahat hissettiği andan itibaren bir çift koltuk değneği ile ayağa kalkabilir."

 

Beyaz, ameliyat sonrası masa başı işte çalışan hastaların, birinci haftada iş başı yapabileceklerini, ancak ayakta durmayı gerektiren işlerde 4 -6 haftadan önce çalışmaya başlamalarının tavsiye edilmediğini bildirdi. Beyaz, sportif aktivitelere dönüş açısından bakılacak olursa 4. ayda hızlı yürüyüşe, 4 -5. aylarda bisiklete, 5. ayda düz koşuya, 6 -8. aylarda ise diğer sportif faaliyetlere başlamanın mümkün olacağını sözlerine ekledi.