Selahattin GEZER

Selahattin GEZER

Sevgili Psikoloğum Bediüzzaman–18

“Kadir” kıymet bilmeyi öğreten sevgili Üstadım…

Sevgili Psikoloğum, dediğiniz gibi; “Adavete muhabbet” tamda nefretin fokurdadığı bu dönemde, ne alçaklara huzur feda ediliyor... Körüklenmeye çalışılan düşmanlığın, ümitsizliğin içimizde hayat bulmaması için, inadına kitap kitap terapi… Şeytanın rağmına tüm güzellikleri, birlik içinde yaşayıp, iman mahrumiyeti içinde olanlara hakikatleri taşıyacağız… Fırtınalar iman erlerini muhtaç yerlere taşır; bulut gibi… 

Düşmanlığa muhabbetin tüm yeryüzü insanlığına zarar vereceği gibi, akıl ve iman sahibi insanların tenezzül etmemesi gereken çirkinlik olduğunu reçetenle irtibat halinde olanlar biliyorlar... İnsanlığın böyle bir çirkin muhabbete sahip olması sadece acılar ve çirkinlikler yaşatıyor... Ümidimiz var, düşmanlığa muhabbet değil, dostluğa muhabbet edenler, asrın etkili iman reçetesi ile muhabbete muhabbeti, Allah’ın izni ile hâkim kılacaklar…

Siyasette sadakatin ölmesi neticesinde, her türlü çıkarcılığın devreye girebileceği hakikatini, akılın sahiline demir attınız; sayfalar dolusu hakikatler ile… Siyasette çıkar düşüncesinin olmaması, hizmet siyasetinin hayat bulmasını, aksi takdirde menfaat ve şeytanlığın hükümran olacağını hatırlatınız, çok hakikatler gibi…

Kullandığınız tohumlar Kur’an’dan ve aldığınız verim ise, eğer vicdanlar tefessüh etmemiş ise, yüzde yüz olan, manevi çiftçimiz ve de iyileştiren Psikoloğum: Beyin tarlasını, ruh tarlasını Risale-i Nur sabanıyla sürdünüz… Serptiğiniz iman hakikatleri, etki edip sümbülendi, meyve verdi. Mübarek ramazanda, her gün, Kadir gecesi yakalanması ümidi ile, kadir kıymet bilinler sabahladılar... Ektiğin tohumlar ruh tarlasında neşvünema bularak, yüce Allah’ı ciddi olarak sevdirdi ve ciddi olarak korkuların zirvesine ümit azığıyla tırmandırttı… Talebelerin ümit soluklarını hiç bırakmadılar ki…

Sevgili Psikoloğum, Allah’ı, Peygamberi ve hazreti Kur’an’ı sevmeği öğrettiniz... Biz en sevilmesi gerekeni sağlıklı şekilde sevemezdik... Sevmek yönümüz dermandan, takatten düşmüştü… Koparıp almışlardı ulvi olan değerleri yüreğimizden… Yanlış şeyleri ve kişileri sevdirmeye çalışmışlardı tüm imkânları ile... Ne bilirdik Kadir gecesini, ne bilirdik yakarışlarla Âlem-i İslâma dirlik düzen, tahkiki iman istemeyi… Ne bilirdik Sahabe-i Kiramı, Evliyâullahı adam gibi sevmeği. Ne bilirdik dudaklarından kelimeyi tevhit dökülen her Müslüman’ı kardeş bilip, uhuvvet sancıları çekmeyi… Ne bilirdik; küfre karşı uyanık Müslüman’a ifrat derecesinde muhabbeti, fıtri sevmeleri… Hayat damarlarımız kurumak üzere idi…

Sevgili Psikoloğum, siz öğrettiniz; cehennemden değil de, Allah’ı memnun edememekten korkmayı... Siz sağlıklı şekilde hatırlattınız; hiç boş durmayacak şeytanı… En güzel teşekkür olan namaza siz alıştırdınız… Siz vatan ve millet sevgisini zerrelerimize işlediniz… Kur’an anayasasına uymayı, yönlendirme levhaları olan sünnete titizlikle uymayı siz sevdirerek hatırlattınız. Bütün bu değerlere sahip geçmişe ve İslam büyüklerine bizde hayranlık oluşturdunuz…

Sevgili psikoloğum, mübarek gecelerde, ramazanda nur dershanelerinde Kur’an okundu, cevşen okundu, Risale-i Nurlar ve duası olan münacat okundu... Münacat: asırlar ötesi Asr-ı saadeti ve gerçek iman kahramanlarını alkışa sevk edecek, nuraniyet âlemini tebessüme boğacak, ilmi, imanı, şüpheleri yok eden, duaya teşvik eden ve sonunda muhteşem bir edepli isteme…

Evet, üstadım, biz kadir kıymet bilemezdik; kadir kıymet bilecek damarlarımıza zehirli çok şeyler şırınga etmişlerdi… Biz kadir kıymet bilemezdik, aydınlığı bin aya göz kamaştıran Leyle-i Kadiri. Bu mübarek gecede bile, şişelerin dibine düşenlere, dilde küfür ve ekranlardan, sayfalardan zehir akıtanlara dua ettik uyanışları için…

Sevgili Pikoloğum, Kur’an ordusundaki değişik sınıfların kulluğunu küçümsemeden alkışladık… Sizden öğrendik; hak yolunun erleri ile devletimize ve ordumuza dua etmeyi travma geçirmiş Müslümanlar olarak… Tüm meşreplerin din adına gayretlerine sevinip, duadan asla eksik bırakmamayı sizden öğrendik...

Sevgili Psikoloğum, geçmişin çalkantılarından, hilafet yüzünden zulme uğrayan evladi-resule hakiki manada yanmayı ve şuurlu muhabbeti, zulmedenleri ise, mahkeme-i kübranın aydınlık ve adil adaletine bırakmayı sizden öğrendik... Hz. Ali, Hz. Hüseyin (ra) ve bütün evladi-resulü, Abdülkadir Geylani,  Ahmed-i Rufai, Şah-ı Nakşibend, Bayezid-i Bistâmi, İmam-ı Gazali, İmamı Şarani, İmamı Şazeli, Mevlana, İmam-ı Rabbani gibi tüm Kur’an ve sünnet aşığı dehaları sevmenin, vicdanın namusu olduğunu sizden öğrendik... Sizi severken o mübarek insanlardan hiç uzaklaşmadık ki… Onlardan uzaklaşmak, sizi ölçüsüz sevmek olurdu…

Sizi severken, başka diyarın, başka mizaçların ve başka hallerin mensubu olanlarla kardeş olmayı, paylaşmayı öğrenip seviyoruz; aynı anneden olan çocukları imrendirecek şekilde… Muhabbeti öğreten, kardeş olmayı öğreten ey aziz üstadım; tüm eksiklerimize ve eksikleri olan sadakatimize, arızalı ciddiyetimize rağmen, hayatlarımıza, gönüllerimize ne dokunuşlar yaptın ki, ehli imanın zındıka tarafından gördüğü zulme gerektiği şekilde üzülmeyi bile sizden öğrendik. Boşa üzülmeden, fedakârlık yapmanın da gerektiğini…

Reçetelerin olmasaydı, başta Allah olmak üzere, ehli imanı sevemeyecektik… Gördükleri zulme ve dağınıklığına üzülemeyecektik. Allah ebediyen razı olsun ve talebelerini çoğaltsın, gerçek mümin olmamızı nasip etsin…

Ve bayramı da yaşadık... Ne bayramlar içinde olduğunu fark eden sadık talebelerin, her gün bayramı yaşıyorlar zaten… Nefes almak bayram, anlamak bayram ve en önemlisi kul olabilmek bayram; yaşanacak en güzel bayram…

Allah, kadir kıymet bilenlerden ve anlı secde gören tüm müminlerden hoşnut olma ve zevk almayı nasip etsin.  Hakikatlere Allah’ın inayetiyle muttali olup, nazarı keskin olan müminlerin duası ile inşallah zındıka iflas edecek ve ediyor…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
3 Yorum