Risale Haber-Haber Merkezi

Gazeteci Mustafa Özcan, Süleyman Demirel'in Nur talebeleriyle ilişkisine dair anlatılan iki efsaneyi tekrar gündeme getirdi. Bugüne kadar bir çok kez dile getirilen efsaneler söylentiden öteye geçemedi.

Süleyman Demirel ile Risale-i Nur şakirtleri veya Nurcular arasındaki münasebetlere dair birtakım tespit veya yakıştırmaların yapıldığını belirten Özcan, Akit'teki yazısında söz konusu efsaneyi şöyle anlattı: "Bunlardan birisi Abdullah Çavuş’tan menkul’ İslamköy’lü zata dairdir. Bediüzzaman’a atfedilen bu öngörü şudur: “İslamköy’den bir insan çıkacak. Bu milletin başına geçecek. Eğer Kur’an’a dayanırsa muvaffak olacak. Eğer Kur’an’a dayanmazsa atisi (geleceği) vahimdir.”

İslamköy’den çıkan zatın en sonunda 28 Şubat’a ve Ergenekon’a dayandığını ifade eden Özcan, diğer bir efsanenin de şu olduğunu hatırlattı: "Demirel’le Nur şakirtleri arasındaki münasebetlere dair gerçek veya yakıştırma şu anekdot anlatılır. Demirel kabinesinde veya çevresinde Nurcu barındırmamaktadır. Bir toplantıda bunun hatırlatılması üzerine şöyle dediği rivayet edilir: Ben varım ya? Demirel tek başına kendisinin Nur şakirtlerini temsil ettiğini düşünmektedir. Bu aktarılan anekdot doğru da olsa yanlış da olsa Demirel’in karakterini veya yaklaşımını yansıtmaktadır."

Özcan, merhum Sadreddin Yüksel ve Abdulkadir Badıllı'nın Demirel’in bu maslahatçı yapısını gördüklerinden İslamköylü zata karşı mesafeli durduğunu ve insanları uyardığını da açıkladı.

BELGE YOK!

Bediüzzaman Hazretlerinin talebelerinden Abdülkadir Badıllı ağabey, Mufassal Tarihçe-i Hayat adlı eserinde söz konusu iddiayı yalanlamıştı. Bediüzzaman Hazretlerinin İslamköy için senakarane ifadeler kullandığını ancak yayınlanmış, yayınlanmamış hiç bir mektubunda "İslamköy'den biri çıkacak" mealinde bir ifadenin olmadığına dikkat çekiyor.