Sabah Namazı Devrimi: Anadolu, son kaledir

Sabah Namazı Devrimi: Anadolu, son kaledir

15 Temmuz nöbetleri, Sabah Namazı Devrimi gönüllülerince 20 Kasım Pazar günü Üsküdar Mihrimah Sultan Camii’nde devam etti.

Sabah Namazı Devrimi gönüllülerince Üsküdar Mihrimah Sultan Camii’nde devam eden olan buluşmaların bu ay ki konusu “Ümmetin son kalesi Anadolu” oldu.

Gazeteci - Yazar Adem Özköse ve Abdülmetin Balkanlıoğlu Hocaefendi’nin de katıldığı programda, İslam'ın son kalesi Anadolu'nun asla düşmanlara teslim edilmeyeceği vurgulandı. Programda, başta geçtiğimiz hafta Hakk'ın rahmetine kavuşan Şehit Kaymakam Muhammet Fatih Safitürk olmak üzere vatan müdafaasında can veren tüm şehitlere rahmet okundu.

“Birleşmezsek, suçluyuz!”

Mikrofonu ilk olarak Gazeteci – Yazar Adem Özköse aldı. Ümmetin artık ittifak etmesinin zamanının gelip de geçtiğini belirten Özköse, şunları söyledi:

“Kardeşlerimiz düğün evlerinde bombalanarak ABD uçaklarıyla katledilirken biz halen daha birbirimiz ile uğraşıyorsak saflarımızı sıklaştıramıyorsak vallahi de billahi de en az Rusya kadar, Halep’te o çocukları öldüren Rusya kadar, Afganistan’da düğün evlerini bombalayan Amerikalılar kadar, o Müslümanların, o çocukların kanlarına ellerimiz bulaşır! Yeter Artık! Müslümanlar birbirleriyle uğraşmayı bıraksınlar. Müslümanlar; şu grup bu grup değil! Ümmet çatısı altında birleşsinler, yeter artık kardeşler, daha ne kadar sabredeceğiz? Ne kadar birbirimiz ile uğraşacağız, daha ne kadar Halep’te, Afganistan’da çocuklarımız katledilecek, yeter artık kardeşler!

“Ümmetimiz teslim olmayacak!”

Geçen hafta Suriye’deydim. Bir mücahid ile konuşurken bana şöyle dedi: Suriye’de 14 tane il var, bu 14 tane ilde, 14 tane çocuk kalana kadar Suriye’deki direniş bitmeyecek! Asla, ne Rusya’ya, ne İran’a, ne Hizbu-ş Şeytan’a teslim olmayacağız!

Kardeşler! Biz ölürüz, biz can veririz, biz birçok acılar yaşarız fakat asla teslim olmayız. Biz teslim olmayan bir ümmetiz. Fedakârlıklar yapsak da, canlarımızı versek de, kanlarımızı akıtsak da; ne Irak’ta ne Afganistan’da ne de Suriye’de, özellikle Anadolu’da tıpkı 15 Temmuz gecesi olduğu gibi asla ve asla teslim olmayacağız!”

“Korkma, toparlan ve zaferiniz mübarek olsun”

Adem Özköse’den sonra mikrofonu Abdülmetin Balkanlıoğlu Hocaefendi eline aldı. “Milyonlarca göçmeni barındıran ülkemizi Allah (c.c) barındırsın” diyen Balkanlıoğlu’nun açıklamaları şu şekilde:

“Burada özelleşmiyoruz, ağırlık merkezimiz her ne kadar Suriye’deki Halep’teki katliam olursa olsun asıl meselemiz Kudüs’tür. Her ne kadar Muhammed Fatih, safi Müslüman ve Safitürk ise bulanık Türkler de var grileşmiş Türkler de var, kriptolar da var, bulanık Müslümanlar da var! Ama bizim yiğidimiz gibi safi Türkümüz, safi Müslümanımız da var.

Yolunuz açık olsun! Milyonlarca göçmeni barındıran ülkemizi Allah (c.c) barındırsın ve korusun. Düşmanların kahrolacağı, çatlayacağı, panikleyeceği ve ‘nasıl biz bu darbeyi tutturamadık’ deyip altına kaçıracağı ve dostların da sevinçten, ‘Allah’ım (c.c) biz bunu nasıl başardık, bu kadar nefsimize düşmüş lale devrini yaşayan bitikleriz! Bana okumayın bana okumayın Lale Devrini yaşayan bir gençliktik biz, biz Türkiye’ydik!’ Allah (c.c) istediği zaman Yavuz gönderir Allah (c.c)  isterse Lale Devrinde Selahattin gönderir. ‘Korkma, toparlan ve zaferiniz mübarek olsun’ der!”

Suriye’ye un bağışı

Son olarak dua için mikrofonu ele alan Azam Kurulay Hoca Efendi, İHH İnsani Yardım Vakfı’nın “Halep çığlığını” duyurdu. Telefonları çıkarttırarak İHH İnsani Yardım Vakfı’nın “Suriye – un” kampanyasına SMS yolu ile destek sağlatan Kurulay, Ümmeti Muhammed’e dua etti ve yardımların sürmesi gerektiğini belirtti.

Haber 7

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.