Risale-i Nur şakirtleri gibi Arapça'ya çevirmeliler

Risale-i Nur şakirtleri gibi Arapça'ya çevirmeliler

"Zenginliklerimizi dünya ile paylaşmalıyız" diyen Özcan, Risale-i Nur örneği verdi

Risale Haber-Haber Merkezi

Mustafa Özcan, Türkçede değer arz eden bütün eserlerin Arapça ve diğer dillere tercüme edilmesi gerektiğini belirterek, Risale-i Nur şakirtlerini örnek gösterdi.

Arap Baharı’ndan itibaren artık Araplar gibi Arapçanın da bir gerçeğimiz olduğuna dikkat çeken Özcan, Vahdet'teki yazısında, "Türkiye mihver bir ülke haline geldi. İnanın bölgenin siyasi geleceği gibi kültürel geleceği de İstanbul’da şekillenecek. Bu açıdan Arapça daha da önemli hale geliyor. Neden Londra Londanistan olsun da İstanbul geri kalsın, onun yerini almasın?" dedi.

1980’li yılların başında Almanya’nın en ücra köşesinde bile Arapça gazeteler bulabildiğini hatırlatan Özcan, "Biz ise kültürümüzün ve geleneğimizin bir parçası olan Arapça ve Arapça eserlere niye sırt dönelim? Bigane kalalım? Bundan korkmamak lazım. Dil meselesi ilahi bir bağış, lütuf ve ortak insanlık değeri, mirasıdır. Fakat bunun da ifrat ve tefrit basamakları var. Irkçılar ifrat basamağını temsil ediyorlar.  Bununla birlikte herkes kendi diline hizmetle mükellef olduğu gibi öteki dilleri de canlı tutmakla da mükelleftir.  Bu insanlık icabıdır. Lakin dili ırkçılığın arka bahçesi, aracı haline getirmemeli ve düşmanlık nedeni yapmamalıyız. Köprü olarak görmek, tutmak lazım. Dikey anlamda geçmişle gelecek, nesiller arasında bir bağ, yatay olarak da insanlar arasında bir iletişim vasıtası, köprüsü kılmalıyız" şeklinde yazdı.

"Zenginliklerimizi dünya ile paylaşmalıyız" diyen Özcan, Risale-i Nur örneği verdi: "Bu anlamda Risale-i Nur şakirtleri himmetlerinin pervaz etmesiyle birlikte Risale-i Nur’u Arapça ve sair dillere kazandırmışlardır. Lakin diğer değerlerimiz aynı inayeti görememiştir. Bu hususta devlet devreye girmeli akademik kurulları harekete geçirerek bir tercüme kampanyası düzenlemeli ve Türkçe’nin zengin eserlerini dünya ile paylaşmalıdır. Aynı şekilde Macaristan’ın izini sürerek dünya kültürel mirasını da Türkçe’ye aktarmalıdır. Sezai Karakoç, Necip Fazıl’ın bütün eserleri özellikle de Müslümanların dillerine ve akabinde dünya dillerine çevrilmelidir. Bu çabayı bir iki isimle sınırlandıralım demiyoruz. Değer arz eden bütün isimler aynı inayete mazhar olmalıdır. Bu işlemi özel müteşebbislerin yapması devletin ise desteklemesi ve denetlemesi yerinde olur."

 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.