Risale-i Nur çürütülemez

Bir adam, “Risale-i Nur’u çürütemedik nurcular büyüdü” demiş, sitem etmiş, bazı çevreleri de kendince ikaz etmiş.

Hiç sormamış kendine “Risale-i Nur’lar çürütülebilir mi” diye

Donkişotvari bir saldırıda bulunmuş.

Belli ki, hedefe koyduğu ve çürütülmesinin gerekli olduğuna inandığı ve bu yönde bazı çevreleri ikaz etmeye çalıştığı eserlerin neleri ihtiva ettiğini bilmiyor.

“Cahil cesur olur” kaidesince Risale-i Nur’ların cahili bu adam, bilmediği bir konuda cesurca denecek bir çıkış yapmış.

Aslında belki de cevap vermeye bile değmez. Ama her insanın fikirlerine cevap alma hakkı olduğuna inandığımızdan bir iki şey söylemek lazım diye düşünüyorum.

Öncelikle; Risale-i Nur Kur’ana bağlı bir eserdir. Tüm gücünü Kur’an’dan almaktadır. Ortaya koyduğu iddiaların tamamı Kur’an da var ve Kur’ana dayanmaktadır.

O halde Risale-i Nur’u çürütmek için önce Kur’an’ı çürütmek gerekir.

Kur’an ise dört esas üzere müessestir. Tevhid, Nübuvvet, Haşir, Adalet ve ibadet

Bu dört esası çürütemeyen Kur’an’ı çürütebilir mi?

Yani tevhid hakikati çürütülmeden ve bu kainatın yaratıcısı yokluk karanlıklarına (Haşa) atılmadan o hakikati savunan Kur’an nasıl çürütülebilir?

Nübüvvet hakikatı inkar edilmeden ve bu müessesenin yokluğu isbat edilmeden (ki bir şeyin yokluğunu ispat etmek kainatın yokluğunu ispat etmek kadar zordur, adeta imkansızdır. Çünkü bütün kainatı gösteremeyen kainat içindeki bir şeyin yokluğunu ispat edemez) onu savunan bir eseri çürütmek mümkün mü? Elbette mümkün değildir.

Veya yarın güneşin doğacağına inandığımız kadar varlığına inandığımız haşrin ve ahiretin yokluğunu ispat edemeyen Kur’an’ı ve ondan telemmu eden Risale-i Nurları nasıl çürütecek.

Gökteki yıldızı düşürmek için göğe taş atan yerdeki ahmak çocuk gibi, Kur’an güneşi etrafında bir peyk gibi, bir yıldız gibi dolaşan Risale-i Nurları çürütmeye ve o mualla mevkisinden düşürmeye çalışan bir insanın durumu yıldıza taş atan çocuktan daha gülünç değil midir?

Risale-i Nur bir ummandır, bir deryadır. İçindeki hakikatler bütün dost ve düşmanları tarafından kabul görmüş ve tasdik edilmiş bir eserdir.

Hangi hakikati var ki, tek bir kişi de olsa tenkid etmiş de, sonrasında o tenkid eden kişi haklı Risale-i Nur haksız bulunmuş?

Yüz senedir meydandadır. Tek bir Allah’ın kulu çıksın ve desin var mı böyle bir şey? Elbette yok zaten bu sözü söyleyen kişi de zımnen bu hakikati ispat etmiş bulunuyor. “Çürütemedik” diyor. Çürütebilseydi veya çürütülebilseydi o da öyle demezdi.

Demek ki, Risale-i Nurlar çürütülemez. Beyhude yorulmaya gerek yok…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum