Rabia Platformu Vicdan Mahkemesi kuracak

Rabia Platformu Vicdan Mahkemesi kuracak

Rabia Platformu Sözcüsü Dilipak, "Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi Türkiye'de 'milletlerarası vicdan mahkemesi'ni harekete geçireceğiz" dedi.

Rabia Platformu Sözcüsü Abdurrahman Dilipak, Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi Türkiye'de "milletlerarası bir vicdan mahkemesi" kuracaklarını belirterek, "Bir takım usul ve siyasi denge hesaplarına takılmadan, yeryüzünde haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun mazlumdan yana zalime karşı bir tavır koyacağız" dedi. 
 
Dilipak, "14 Ağustos Dünya Rabia Günü" dolayısıyla Feshane'de düzenlenen basın toplantısında, Türkiye'de ve dünyanın pek çok yerinde düzenledikleri etkinliklerle Mısır'da yaşanan katliamlara dikkati çektiklerini ifade etti. 
 
"Rabia"nın Mısır, Suriye, Filistin'de yaşanan olayları ifade etmediğini dile getiren Dilipak, "Rabia"nın bugünden itibaren yeni bir dünyanın mümkün olduğu iddiası, "Dünya 5'ten büyüktür" diyerek uluslararası düzenin yeniden yapılandırılması talebiyle Müslümanlar arasında vahdet, erdemli insanlar ve mazlumlarla ittifak halinde değer üreten herkesle nimet ve külfet dengesine dayalı evrensel bir birliğin, ittifakın, ittihadın başlangıcını yapacağını vurguladı.
 
Bu süreçte Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi Türkiye'de "milletlerarası vicdan mahkemesini" harekete geçireceklerini belirten Dilipak, "Bir takım usul ve siyasi denge hesaplarına takılmadan, yeryüzünde haksızlık kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun mazlumdan yana zalime karşı bir tavır koyacağız. Tavrımız çok açık ve net. Zalim babamız da olsa mazlum düşmanımız da olsa adalet, barış, özgürlük, insanca yaşamak istiyoruz. Biliyoruz ki adalet yoksa barış da yok. Çünkü adalet olmadan barış teslimiyettir. Adaletle barış yoksa hiçbir hürriyet güvence altında değildir" diye konuştu. 
 
"Rabia yalnızca protest bir hareket değildir" 
 
Abdurrahman Dilipak, dünyanın artık global bir köye dönüştüğüne dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:
 
"Bütün insanlığın hayrına olmayan bir çözüm önerisi bizim önerimiz olmayacak. Başkalarına rağmen güçlü, özgür ve mutlak mutlu olamayacağız. Birlikte var olmanın yeni bir mücadelesini başlatıyoruz. Bu anlamda 'Rabia Platformu' sadece protest bir hareket değil, haksızlığa, zulme karşı duruş değil, aynı zamanda hakkı ikame etme, yeni bir medeniyetin ihyası ve inşası temelinde bir sorumluluğun yüklenilmesi anlamına da geliyor. Bu anlamda bu yıl içinde internet üzerinde yeni bir global network oluşturacağız. Sivil toplum örgütleri, üniversite gençliği, medya, bu alanda çalışan herkes zaten var olan ama yeniden yapılandırmayı düşündüğümüz network üzerinden seslerini duyuracak. Farklılıklarımıza rağmen barış içinde, insanca bir arada yaşayabiliriz. Bu topraklar Hazreti Adem'in, Hazreti İbrahim'in, Hazreti Nuh'un toprakları, burası; insanlığın ortak vatanı. Hepimiz Adem'in çocuklarıyız. Adem de topraktan. Biz insanlığın biriken mirasının üzerinde yeni bir medeniyetin inşası için yeni bir sürecin başlatılması gerektiğine inanıyoruz. Rabia'nın bundan sonraki gündemi, haksızlıklara 'hayır' derken sadece 'la ilahe' deyip kalmamak, gerçekten adaletten, barıştan, hürriyetten yana yeni bir düzenin inşası için sorumluluk üstlenmenin adıdır."
 
 "Sistematik hayat hakkı ihlali"
 
Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri Avukat Necati Ceylan, Mısır'da 3 Haziran'daki askeri darbenin ardından Mısır'ı ziyaret ettiklerini ve buradaki insan hakları ihlallerini raporladıklarını anlattı. 
 
Bu raporları, Birleşmiş Milletler ve büyükelçiliklere sunduklarını aktaran Ceylan, 14 Ağustos'ta, Rabiatul Adeviyye Meydanı'ndaki müdahalenin, plan dahilinde gerçekleştirildiğini  söyledi. 
 
Ceylan "Sisi'nin, emniyet kuvvetlerinin bine yakın insanı katlettiği sistematik hayat hakkı ihlali olduğunu gördük. İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün yeni raporunda da bunun metotlu ve sistematik bir toplu katliam olduğu ortaya çıkmış durumdadır. Bu yönden Sisi'nin, İçişleri Bakanı'nın, Genelkurmay Başkanı'nın ve emniyet kuvvetlerinden sorumluların şahsi olarak, uluslararası mahkemelerde yargılanmaları gerekir" değerlendirmesinde bulundu. 
 
Ceylan, Batılıların hürriyetlere, özgürlüklere ve İslam coğrafyasındaki hak ihlallerine karşı çifte standart uyguladığını, bunu tüm Mısırlıların yaşadığını aktardı. 
 
Mısır'daki Sisi rejiminin hak ihlallerini gizlemek adına gazetecileri de keyfi olarak tutukladığını kaydeden Ceylan, "Bu yönden Rabia Platformu olarak kamuoyunu haksızlıklara, hak ihlallerine karşı hep birlikte insanlık adına dik durmaya davet ediyoruz" dedi.
 
Mısır'da ekonomik durum
 
Mısır'da Mursi döneminde milletvekilliği yapan Adil Raşit, darbenin ülke ekonomisine etkileri hakkında bilgi verdi.
 
Raşit, Mısır'da askeri darbe öncesinde şartların hazırlandığını ve darbe ortamı oluşturulduğunu ifade ederek, Mursi yönetiminde yüzde 2,5'e ulaşan büyüme hızının, darbenin ardından gerilediğini, dış borcun arttığını, işsizliğin yüzde 15'e yükseldiğini, yurt dışında çalışmak için başvuranların sayısının yüzde 16'ları bulduğunu, turizm gelirlerinin büyük ölçüde azaldığını söyledi. Raşit, "Darbe, burulmadık, eksiltmedik hiçbir alan bırakmamıştır" ifadesini kullandı. 
 
Sisi yönetiminin, ekonominin kötü gidişini gizlemek amacıyla çeşitli hilelere başvurduğunu dile getiren Raşit, "Darbeyi gerçekleştiren insanlar, çantalar dolusu paraları göstererek ekonominin iyi olduğunu anlatmaya çalışıyor. Oysa ki gerçek fotoğraf böyle değil. Ekonomi bu kadar iyiyse bu paralar nereye harcanıyor?" diye konuştu.
 
Mısır'da ekonomiden daha önemlisinin yaşam hakkına müdahale olduğunu vurgulayan Raşit, "Bunların planları ortaya çıkmış, ifşa olmuştur. Hüsnü Mübarek'i yeniden çıkaracak ve eski düzene dönecekler, bütün kazanımlar da kaybolacaktır" dedi. 
 
Adil Raşit, Mısır'da "25 Ocak Devrimi"ni gerçekleştirenleri ve şehit düşenleri hiçbir zaman unutmayacaklarını belirterek, onların başlattığı devrimi yarı yolda bırakmayacaklarını söyledi.
 
Özgürlük ve hürriyetin ancak ve ancak kan ile elde edileceğini bildiklerini dile getiren Raşit, bunun için mücadelelerini sürdüreceklerini kaydetti. 
 
Konuşmasının sonunda Raşit'in davetiyle katılımcılar, ölenlerin ruhuna Fatiha Suresi'ni okudu. 
 
AA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.