Rabbiniz, sizi yeryüzünde halîfeler kılandır

Rabbiniz, sizi yeryüzünde halîfeler kılandır

Ayet meali

Bismillahirrahmanirrahim

Cenab-ı Hak (c.c), Fatır Sûresi 39-40. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:

39-O (Rabbiniz), sizi yeryüzünde halîfeler kılandır. (*) Artık kim inkâr ederse, o takdirde onun inkârı kendi aleyhinedir. Çünki onların küfrü, Rableri katında o kâfirlere gazabdan başka bir şey artırmaz, ve onların küfrü, o kâfirlere ziyandan başka bir şey (de) artırmaz.

40-De ki: “Söyleyin bana! Allah’ı bırakıp da (O’na şirk koşarak kendilerine) yalvarmakta olduğunuz ortaklarınız, yerden neyi yarattılar, bana gösterin! Yoksa onlar için, göklerde (Allah ile sözleştikleri) bir ortaklık mı var? Yoksa kendilerine bir kitab vermişiz de onlar ondan bir delil üzerinde midirler?” Hayır! O zâlimler birbirlerine, aldatmadan başka bir şey va‘d etmiyor.

(*) “Cenâb-ı Hakk’ın arzında (yeryüzünde) beşerin (insanın) halîfe olması, Allah’ın hükümlerini icrâ (uygulama) ve kānunlarını tatbîk etmesi içindir. Bu ise, tam bir ilme mütevakkıftır (bağlıdır).” (İşârâtü’l-İ‘câz, 258) 
“İnsan mâlikin kemâlâtına (mülk sâhibinin mükemmelliğine) delâlet eden âlemin hüsnünü (güzelliğini) görüyor, ve kendisine beşik olarak yaratılan küre-i arzda istediği gibi tasarruf eden bir halîfedir. Hattâ semâ-i dünyada (gök yüzünde) dahi aklıyla çalışıyor ve küçüklüğüyle ve za‘fiyetiyle berâber hârika tasarrufât-ı acîbesiyle (şaşılacak işleriyle) eşref-i mahlûkāt (yaratılmışların en şereflisi) ünvânını almıştır. Ve elinde cüz-i ihtiyârî (cüz’î irâde) bulunduğundan, bütün esbâb (sebebler) içerisinde en geniş bir salâhiyet sâhibidir.” (Mesnevî-i Nûriye, Habbe, 120)