Peygamberimiz Hz. Muhammed'in bıraktığı miras neydi?

Peygamberimiz Hz. Muhammed'in bıraktığı miras neydi?

Miladi takvime göre 632 yılında bugün vefat eden fahr-i kâinat, peygamberimiz Hz. Muhammed'in (sav) bıraktığı miras neydi?

Hazırlayan Abdullah Yargı
RİSALE HABER 

Tarihte bugün, Müslüman inananlar için oldukça önemli bir gün: Peygamber Efendimiz Muhammed bin Abdullah (aleyhissalatüvesselam) hazretlerinin vefatının milâdî olarak sene-i devriyesi. Rahmeteli'l-Âlemîn olan Fahr-ı Kâinat Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), 13 Rebîülevvel 11 / 8 Haziran 632 Pazartesi günü ruhunu teslîm etmiştir.

İslam Ansiklopedisi'ne göre Hz. Muhammed (sav) son sözleri şöyledir;

Rasûl-i Ekrem’in son nefeslerinde vurguladığı bazı hususlar şöyledir: “Peygamberlerinin kabirlerini secde yeri edinen kişileri Allah kahretsin!” (Buhârî, “Cenâ?iz”, 62; İbn Sa‘d, II, 254); “Allah hakkında hüsnüzan sahibi olun, hiçbiriniz Cenâb-ı Hakk’a hüsnüzan beslemeden ölmemelidir” (İbn Sa’d, II, 255). Resûlullah vefat etmeden önce, “Lâ ilâhe illallah, ruh teslimi ne zor şeymiş!” dedi ve Hz. Âişe’nin kolları arasında “maa’r-refîkı’l-a‘lâ” (en yüce dosta) sözüyle ruhunu teslim etti.

(DİA, cilt: 30; sayfa: 421)

Peygamber Efendimiz (sav) miras olarak ne bıraktı?

 “Biz peygamberler zümresi miras bırakmayız; bizim geride bıraktığımız her türlü servet sadakadır” (Buhârî, “Humus”, 1, “Nafakat”, 3; Müslim, “Cihâd”, 49, 56; İbn Sa‘d, II, 314)

Hz. Peygamber son derece sade ve mütevazı bir hayat yaşamış, eline geçeni de tasadduk etmiştir. İslam Anksiklopedisi'ne göre maddi mirası "beyaz bir katır, silâhları ve bir miktar arazidir." Arazilerin gelirinin ailesi için harcanmasını ve kalanının devlet hazinesine devredilmesini emretmişti. Ölümünden kısa bir süre önce elinde kalan 7 dirhemin, bununla Allah’ın huzuruna çıkmaktan hayâ edeceğini söyleyerek fakirlere dağıtılmasını istedi. Kendisine ait bir zırhı da borcu karşılığında bir yahudinin elinde rehin olarak bulunuyordu (İbn Sa‘d, II, 316-317; Hamîdullah, İslâm Peygamberi, II, 1100-1101).

(DİA, cilt: 30; sayfa: 421)

Rasûl-i Zîşân Efendimiz'in (sallallâhu aleyhi ve sellem) esas mirası ise veda hutbesinde belirttiği gibi "Kur'an'ı ve Sünnet'idir."

Bediüzzaman Said Nursi'nin, Mu'cizât-ı Ahmediyye adlı eserinden kısa bir bölüm;

"Sultân-ı Ezel ve Ebedin en büyük yaveri olan Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, âleme teşrif edip ve küre-i arzın ahalisi olan nev-i beşere mebus olarak geldiği ve umum kâinatın Hâlıkı tarafından umum kâinatın hakaikine karşı alâkadar olan envâr-ı hakikat ve hedâyâ-yı mâneviyeyi getirdiği zaman, taştan, sudan, ağaçtan, hayvandan, insandan tut, tâ aydan, güneşten yıldızlara kadar her taife kendi lisan-ı mahsusuyla ve ellerinde birer mucizesini taşımasıyla, onun nübüvvetini alkışlamış ve hoşâmedî demiş.

Şimdi, o mu'cizâtın umumunu bahsetmek için ciltlerle yazı yazmak lâzım gelir. Muhakkikîn-i asfiya, delâil-i nübüvvetin tafsilâtına dair çok ciltler yazmışlar."

(Mektubat | On Dokuzuncu Mektup | 92)

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.