Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Kocaeli'nin Çayırova ilçesindeki Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneğini (TAYSAD) ziyaretinde yaptığı konuşmada, otomotiv sektörünün Türkiye için önemine değindi.

Toplantıda üyelerin Ar-Ge merkezlerinin katkılarından bahsettiğini ifade eden Özlü, Ar-Ge merkezlerini en kısa zamanda önce 500'e, sonra da bine çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.

Özlü, bu nedenle de illerdeki firmaları bilgilendirdiklerini dile getirerek, "TÜBİTAK yapılanmasından bahsedildi. Darbe girişimi ve öncesindeki hadiseler... TÜBİTAK'taki işlerimizi biraz dikkatli yapmaya çalışıyoruz. Kimleri desteklememiz gerektiğini, kimleri desteklemememiz gerektiğini inceliyoruz. O yüzden bazı süreçlerde uzama olabiliyor. Bunları gidereceğiz." şeklinde konuştu.

"TÜBİTAK'ı güncellemek istiyoruz"

TSE bünyesinde test merkezi yatırımı üzerine çalıştıklarını anlatan Özlü, bunu konuşup, ortak yapmanın yollarına bakılabileceğini bildirdi.

Özlü, tespitlerine göre Türkiye'nin petro kimya ürünlerinde PETKİM'in katkısının yüzde 18'lerde olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Yani Türkiye, 4 PETKİM daha kursa Türkiye'deki iç pazar bu petrol türevlerinden mütevellit yeterli pazar var. Yani ihtiyaç var. Biz de bu konuyu çalışıyoruz. Plastik hammadde sorununu çözeceğiz, çözmemiz lazım. Önemli bir konu. Birkaç kurumla ilgili özel çalışma yapıyoruz. TÜBİTAK'ın yapılandırılması, TÜBİTAK'ı güncellemek istiyoruz. TÜBİTAK, Ar-Ge yapmak isteyen, teknoloji üretmek isteyen sanayicilerimizin, girişimcilerimizin hizmetinde olan bir kuruluş olacak. Kendisi Ar-Ge ve geliştirme yapmayacak, yaptıracak. Dolayısıyla teknolojiyi yöneten bir duruma gelecek. KOSGEB'deki geri ödemelerin geç olduğundan bahsedildi. Bunu çalışalım, bakalım. Bu yine malum yapıyla ilgili birtakım soruşturmalar yürüyor. Mali Suçları Araştırma Kurulundan (MASAK) bir liste gelmiş. Orada çok sayıda firma var. Bunlarla ilgili bir durdurma söz konusu. Sadece doğrudan değil, ilgili olanları da durdurma söz konusu. O bakımdan bu araştırmalardan kaynaklanan gecikme olabilir."

"Dünya ölçeğinde bir otomobil markası oluşturmak istiyoruz"

Yerli otomobille ilgili konuştukça bazılarının bunları yanlış yazdığını anlatan Özlü, şöyle devam etti:

"Tekrarlıyorum, yanlış yazan doğru yazsın diye. Yerli marka bir otomobil projesi yürütüyoruz. Türkiye'de az önce bahsedildi 23 milyar dolar... Bu üretimlerin tamamı yerlidir. Bunları siz yapıyorsunuz, bunlara yabancı denebilir mi? Türk işçisi çalışıyor, ihracat yapıyorsunuz. Bunlara yabancı diyemeyiz bunlar yerli fakat eksik olan markadır. Biz yerli bir marka oluşturmak istiyoruz. Diyor ki 'Yerli otomobil yapmıyoruz', öyle söylüyor. Şu andaki sanayimiz yerlidir. Olmayan markadır. Biz dünya ölçeğinde bir otomobil markası oluşturmak istiyoruz. Bunda da kararlıyız, asla bir vazgeçme yoktur. Bu markadan sonra yan sanayinin bunda bir görevi olacak. Yaptığımız çalışmalarda Türkiye'nin kendi imkanıyla mühendisi, yan sanayisi, altyapısıyla bir otomobil tasarlayıp üretebilir. Teknik olarak bir problem yoktur sonucuna vardık. Yapmak istediğimiz yerli marka oluşturmaktır, bu dünya markası olmalıdır. Bundan sonraki süreçte nasıl devam edeceğiz. Problem geleceği nasıl planlayacağız. Bu güne kadar geleceğin planlamasını yaptık son 3-4 ay için. Gelecek planlamasını Sayın Başbakanımıza arz edip, onun onayını aldıktan sonra kamuoyuna paylaşacağız. Dolayısıyla problem yok, çalışmalarımız devam ediyor." 

AA