Öğrenciler zorla imam hatip liselerine yönlendirilmiyor

Öğrenciler zorla imam hatip liselerine yönlendirilmiyor

Milli Eğitim Bakanı Avcı, "İmam hatip okullarında çok boş kontenjanlar varmış, biz oraları doldurmak için hiç istemeyen öğrencileri yönlendiriyormuşuz gibi bir algı oluşturuluyor. Bu, yanlış bir algıdır" dedi.

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, AA muhabirinin "öğrencilerin, 2014 yılı Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) tercihleriyle ilgili" sorularını yanıtladı. 
 
"Kamuoyunda öğrencilerin tercih yaptıkları okula girememeleri halinde, istemedikleri halde evlerine en yakın imam hatip okullarına girmek zorunda kalacakları yönünde bir algı var. Bu doğru mu?"sorusu üzerine Avcı, gerek veliler, gerekse de öğrencilerin kılavuzdaki bilgiler doğrultusunda bu yerleştirmelerin nasıl yapılacağını bildiklerini söyledi.
 
Konuyla doğrudan ilgisi olmayan ve konunun ayrıntısını bilmeyen kişilerin yanlış algı oluşturmaya çalıştığını vurgulayan Avcı, şöyle konuştu:
 
"Onun için, bu yerleştirme işlemlerinin nasıl yapılacağını hatırlayalım:  Öğrenciler şu anda gitmek istedikleri ortaöğretim kurumları, yani gitmek istedikleri liseler için tercihlerini yapıyor. Öğrenciler bu tercihlerini yaparken önce A listesinden 15 tane okul seçiyorlar. Kendi puanlarına ve yüzdelik dilimlerine bakıyorlar; girmek istedikleri, tercih ettikleri okulların geçmiş yıllarda hangi yüzdelik dilimlerinden, hangi puanlarla öğrenci aldığına bakıyorlar ve ona göre kendilerince en uygun olan 15 okulu işaretliyorlar. Öğrenciler şu anda A listesinden 15 tane okulu seçiyorlar, burada hiç bir sınırlama yok. Her öğrenci, kendi durumuna uygun olarak Türkiye'nin herhangi bir yerindeki, herhangi bir okulu işaretleyebilir veya kendi yakın çevresinden, kendi arzu ettiği okul türünden, kendince uygun gördüğü 15 okulu işaretleyebilir. 
 
Diyelim ki öğrenci, bu işaretlediği 15 okuldan hiçbirine giremiyor, puanı onlardan herhangi birisine yerleşmesine yetmiyor. O zaman bu ihtimale binaen, biz bütün öğrencilerimize diyoruz ki siz eğer ilk tercihiniz olan bu 15 okuldan birine yerleşemezseniz, B listesinde okul türlerimiz var, 6 tane okul türü var. Bu okullar; fen lisesi, sosyal bilimler lisesi, anadolu lisesi, anadolu meslek lisesi, anadolu imam hatip lisesi ve çok programlı lise... Diyoruz ki sen A listesindeki 15 tercihinden birisine yerleşemezsen, B listesindeki bu altı okul türünden hangisine yerleşmek istersin? Bu okul türlerinden 4 tanesini işaretle. Böylece bize şunu demiş olacaksın: 'Ben 15 tercihimden birisine yerleşemezsem, beni yakın çevremdeki bu 6 okul türünden şu 4 okul türünden birine, kontenjanı müsait olan birine gönder.' Biz de tercih yaptığın 3 ilçede, işaretlediğin 4 okul türünden hangisinde sana uygun bir boşluk, kontenjan varsa seni oraya otomatik olarak yerleştirelim. Dolayısıyla eğer öğrencinin ilk 15 tercihinde anadolu imam hatip lisesi yoksa veya çok programlı lise yoksa o okullara gitmeyecek demektir.  Altı okul türü arasından kendi işaretlediği dört okul türü arasında da anadolu imam hatip lisesi yoksa oraya da gitmeyecek. Yani anadolu imam hatip lisesi işaretlemezse o okula gitmeyecek."
 
"Kaydını alıp istediği okula müracaat edebilecek"
 
Nabi Avcı, ayrıca öğrencilerin, kayıtlar yapıldıktan sonra, eğer okullarda hala kontenjan boşluğu varsa, daha önce kaydını yaptırdığı okuldan kaydını alıp, daha çok tercih ettiği ve boş kontenjanı olan bir okula da müracaat edebileceğini söyledi.
 
Bu durumda, o okuldaki boş kontenjanlar için müracaat eden öğrenciler arasında sıralama yapılacağını anlatan Avcı, "Diyelim ki bir fen lisesinde 5 tane kontenjan açığı var; oraya daha önce, ister imam hatibe, ister çok programlı liseye, ister herhangi bir anadolu lisesine, ister sosyal bilimler lisesine kaydını yaptırmış olsun, boş kontenjan olan okula kaydını aldırmak için her öğrenci müracaat edebilir. Boş 5 kontenjanı olan okula kaydını aldırmak için müracaat eden öğrenci sayısı diyelim 5'den fazla, mesela 10 ise, onları da kendi puanlarına göre sıraya koyup, en yüksek puanı olan 5 öğrenci o okula kaydını aldırabilecek" diye konuştu.
 
Nabi Avcı, şunları kaydetti:
 
"Kamuoyunda şöyle bir algı oluşturulmaya çalışılıyor: Sanki imam hatip okulları; hiç kimsenin gönüllü olarak gitmediği, aslında tercih etmediği ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın zorla öğrencileri yönlendirdiği okullar. Hayır, durum öyle değil. İmam hatip okullarına ciddi bir talep var. Mesela İstanbul'da imam hatip okullarına gitmek isteyen öğrencilere yer bulmakta zorlanıyoruz. Bırakın dışarıdan istemeyen öğrenciyi oraya getirip zorla kaydettirmeyi, kendisi veya ailesi imam hatip okulunu istediği halde kaydını yapamadığımız öğrenciler var. Bu sadece İstanbul'da böyle değil, pek çok yerde de aynı. 
 
Sanki imam hatip okullarında çok boş kontenjanlar varmış da biz oraları doldurmak için, hiç istemeyen öğrencileri yönlendiriyormuşuz gibi bir algı oluşturuluyor. Bu, yanlış bir algıdır. Kaldı ki 15 tercihinin içinde yoksa, B listesindeki 4 okul türü arasında da yoksa, imam hatip lisesine nasıl otomatikman gidecek öğrenci?"
 
"Kafa karışıklığı oluşturma gayretleri"
 
"Öğrencinin 15 tercihine yerleşememesi nasıl olabilir?" sorusu üzerine Avcı, "öğrencinin puanıyla mütenasip, yani puanıyla uyumlu olmayan, o puanla giremeyeceği belli olan okulları, yani daha yüksek puanla öğrenci alan okulları yazdığı zaman o okullara yerleşemeyeceğini" kaydetti. Avcı, illerde yaptıkları bilgilendirme toplantılarında tercihlerin nasıl yapılacağını açıkladıklarını, medyada da bu konuda geniş bilgilendirme olduğunu belirterek, "Öğrenci kendi puanını biliyor, okulların geçmiş yıllardaki eşiklerini biliyor, buna göre tercihini yapacak" dedi.
 
Nabi Avcı, şu anda tercih yapan öğrenci ve velilerin 15 tercihi nasıl yapmaları gerektiğini bildiklerini ifade ederek, "Bunu öğretmenlerimiz de okul yöneticilerimiz de biliyor. Onlar da tercihini yaparken öğrencileri uyarıyor. 'Bak sen buraya, şu puanla bunu yazmışsın ama bu okulun puanı yüksek, daha gerçekçi bir tercihle puanına uygun olan bir okulu yaz' diye uyarıyor. Buradaki sıkıntı; bazı medya organlarının, konuyla hiç ilgisi olmayan kesimlerin; TEOG'un, yerleştirmeye esas puanın, yüzdelik dilimin ne olduğunu bilmeyen farklı yaş grubundaki çocukları ve ailelerini tedirgin eden bir kafa karışıklığı oluşturma gayretleridir. Ama şu anda tercih yapan çocuklar da aileler de meselenin aslını artık biliyorlar" şeklinde konuştu.
 
AA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.