Nur KABADAYI DEMİR

Nur KABADAYI DEMİR

O kapıdan herkes giremez

Öyle şeffaf ve bir o kadar da öyle muhafazalıdır ki bu kapı; her önüne giren o kapıdan giremez ve herkes orada ikamet edemez.

Orası altın saraylardan daha kıymettar bir yerdir. O kapının ardında cennet bahçelerine benzeyen odalar vardır. Her oda da ayrı bir sevgi, her oda da ayrı bir muhabbet vardır.

O yer, kimi zaman gizli, kimi zaman güneş gibi görünür. Gizlilik kısmı sadece insanlara mahsustur. O kapının ve kapının ardındaki yerin gerçek Sahibine her şey beyândır ve orada her olanı görür. “Şüphe yok ki Allah, göklerin ve yerin gaybını bilir. Elbette o, sinelerin içinde olanları da bilir.” (Fâtır S. 38.ayet)

 

O kapının ismi “Kalp Kapısı” yerin ismi “Kalp’tir.”

Biz kimi zaman korkumuzdan veya utandığımızdan dolayı bir şeyleri gizlesek da O (c.c.) her şeyi görür ve ayet-i kerimelerinde bize bunu açıklar: “Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun; bilin ki, O, gönüllerin özünü bilir.”(Mülk S. 13.ayet)

 

Rabbim, her halimizi bilir ve bizim her ihtiyacımızı da ona göre verir. Kimsenin bilmesini istemediğimiz sevdiğimizi bile orada saklarız. Özlemlerimizi, gözyaşların acısını, korkularımızı ve birçok duygumuzu orada muhafaza etmeye çalışırız.  Halimiz sessizlik içinde olsa da kalbimizdeki duygular bir çağlayan gibi durmadan akar gider. Kimi zaman o çağlayanda boğulur gibi oluruz ve Rabbimin Bâsıt ismi bizi tutar ve o sıkıntılı durumdan kurtarıverir.

 

Bilmediğimiz bir zamanda bunalım çukurlarına düşeceğimiz sırada, Rabbim buna müsaade etmez ve Âlim ismi ile bize bilmediğimizi öğretir.

 

Kalp mekânı temizdir. Oraya temiz olanlar davet edilir. Orada ilk olarak Rabbimiz olan Allah’ın (c.c.) sevgisi vardır. Her odayı O’nun (c.c.) sevgisi ve nuru ışıtır. Peygamberimizin(sav) sevgisi orayı süsler ve onları sevenler oraya misafir olurlar.

 

Kalbe, kalbin Sahibini (c.c.) sevenler girebilir. Yoksa “O Kapıdan Herkes Giremez.”

Rabbim, gizlinin gizlisini de bilir. Ve ayet-i kerimesinde buyurur; “O göklerde ve yerde olanı da bilir, sizin gizlediğinizi ve açığa vurduğunuzu da. Allah, gönüllerde saklı olanı da hakkıyla bilir.” (Teğabün S. 4.ayet)

 

Ve Rabbim, Ona verdiğimiz sözü ve bu yerin her zaman O’na (c.c.) ait olduğunu bize hatırlatır.

“Allah'ın üzerinizdeki nimetini ve "işittik ve itaat ettik" dediğiniz zaman onunla sizi kendisine bağladığı andınızı hatırlayın ve Allah'a karşı gelmekten sakının. Çünkü Allah gönüllerde olanı bilir.” (Maide S.7.ayet)

 

Rabbim, birçok ayetinde kesin olarak kalplerin özünü bildiğini bize açıklar:

“……Gerçekten Allah, bütün kalplerin özünü bilir.” (Lokman S. 23.ayetin son kısmı)

“…..Allah göğüslerin içinde olanı bilir.” (Al-i İmran S. 154.ayetin son kısmı)

Kalp Allah’a (c.c.) ait olduğu için ve O’nun sevgisini ve O’nu sevenlerin sevgisini taşıdığı için, Rabbim de kalbe her zaman yakın olur. Ve Cevşen-ül Kebir’de biz hep şöyle dua ederiz: Ey ariflerin kalplerinden uzaklaşmayan”

 

“Rabbim, kalbimize gelen vesveselerden bizi koru. Oraya Sen’in razı olmadığın hiçbir sevginin girmesine izin verme. Yarattığın gibi gönüllerimizi de tertemiz kıl.”

amin.amin.amin

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
5 Yorum