Nurcular Konfederasyon altında toplanmamalı

Çünkü, Nurcular siyasallaşmamalı ve siyaseti çağrıştıracak bir akımın içinde olmamalı. Dini İslam’a hizmet edecek halis bir topluluk her zaman olmalıdır.

Sayın Eygi öyle buyurmuş: “Nurcular da Konfederasyon veya Federasyon altında birleşmeli” demiş.

Yanlış sayın Eygi, yanlış… Nurcular siyasi bir akım değil, Nurcular dini bir cereyandır. Yani Nurcular dünya için değil ahiret için çalışırlar.

Nurcuların dünyasında iktidar olmak, yönetimi ele geçirmek insanları yönetmek gibi bir dertleri ve davaları yoktur.

Birinci derecede ahirete çalışan insanlardır. İkinci derecede dünyaya bakarlar veya baktırırlar.

Oysa sizin çağrınız siyasi bir çağrıdır ve siyasi bir oluşuma davettir. En azından siyaset kokuyor.

Bu konuda Bediüzzaman Hazretlerinin feryadını, figanını okumadınız mı? Duymadınız mı?

O şöyle diyor, “ İşittim, İttihad-ı Muhammedî (a.s.m.) namıyla bir cemiyet teşekkül etmiş. Nihayet derecede korktum ki, bu ism-i mübarekin altında bazılarının bir yanlış hareketi meydana gelsin. Sonra işittim, bu ism-i mübareki bazı mübarek zevat (Süheyl Paşa ve Şeyh Sadık gibi zatlar) daha basit ve sırf ibadete ve Sünnet-i Seniyyeye tebaiyete nakletmişler. Ve o siyasî cemiyetten kat’-ı alaka ettiler. Siyasete karışmayacaklar. Lakin tekrar korktum; dedim: "Bu isim umûmun hakkıdır; tahsis ve tahdit kabul etmez. Ben nasıl ki, dindar müteaddit cemiyete bir cihetle mensubum; zîra maksatlarını bir gördüm; kezalik, o ism-i mübareke intisap ettim.” (Tarihçe-i Hayat sh. 58)

“Nurculuk”, “Nurcular”, “Risale-i Nur”; Nur-u Kur’an’dan alınmış isimlerdir, ünvanlardır. Umumun malıdır, umuma ait isimlerdir. Tahsis kabul etmez. Bir guruba bir cemiyete bu isimler verilemez. Hele siyasi bir akıma isim ve unvan hiç olmaz ve olmamalı.

İttihad- Muhammedi (a.s.m) cemiyetinin ilk kurulduğu yıllardaki gibi bir niyet ve tüzükle kurulsa ne ala, belki ona bir şey denmez.

Ancak bu kabil cemiyet ve kuruluşlar kurulduğu gibi kalmıyor. Nitekim İttihad-ı Muhammedi (a.s.m) cemiyeti de kurulduğu gibi kalmamış ve o yüzdendir ki, Üstad Bediüzzaman Hazretleri de o cemiyetten daha sonra ayrılmış…

Peki bu konuda bir önerisi yok mu? Elbette var.

Ve o şöyle diyor. “Şimdi cemiyetimiz bir hükûmet-i meşruta-i meşruadır. Hükûmet içinde hükûmetin zararı görüldü. Seviye-i irfan bir olmadığından, fırkalarda husumet, taassup ve taraftarlık intaç eder. Tabiî o kuvveti istimal ile siyasete karışacak ve umumî idarede herkesçe lezzetli olan tahakkümatı yapacak sahib-i ağraza müsait bir zemin olur. Binaenaleyh, bizdeki fırkaların şimdiki hal ile devamı gayet muzırdır. Lâkin bir şirkette veya münevverü’l-fikir ve bîtaraf mabeyninde tenkidat-ı siyasetten veya ehl-i ilim mabeyninde nasihat ve irşaddan menfaat olabilir. Şimdi hükûmet-i meşruamız asıl büyük cemiyettir.” (Hutbe-i Şamiye sh. 115)

Bediüzzaman Hazretleri bu mesele ile ilgili olarak cemiyet veya bugünkü adıyla konfederasyon kurmak yerine şunu telkin ve tavsiye etmektedir.

Şöyle diyor, “doğrudan doğruya bu vazife-i uzmâyı deruhte edecek, hâlis İslâm bir şûra lâzımdır.” 

Cemaat-i İslâmiye teşkilâtı ve evkafın meşihata ilhakı gibi umurun daha evvel tahakkuku münasip”tir diyor.

“Dârü’l-Hikmeti’l-İslâmiyeyi, şimdiki âdi bir komisyon derecesinden çıkarıp, meşihattaki devairin rüesasıyla beraber şûrânın âzâ-yı tabiiyesi addetmek ve hariçteki âlem-i İslâmdan, şimdilik on beş, yirmi kadar İslâmın dinen, ahlâken itimadını kazanmış müntehap ulemasını celb eylemek, bu mesele-i uzmânın esasını teşkil eder.” (Sünuhat sh. 53)

Görüldüğü üzere Bediüzzaman hazretleri hiçbir zaman Müslümanlardan kopuk ve Müslümanların da (kimliğinde İslam yazan herkesin) içinde olmadığı bir oluşuma onay vermemektedir.

Ne yapılacaksa birlikte yapılmalıdır/yapılacaktır. Hedef İttihad-ı İslam ise bunu zedeleyen her şeyden uzak durulmalıdır.

O halde Nurcular mevcut şekliyle, fıtri olarak yoluna devam etmeli, bunların yetiştirdiği değerli ilim adamları, siyaset adamları, bürokratlar elbette o işleri en güzel şekilde Anayasa güvencesi altında yapar veya yapacaklar. Bunun için ayrı bir cemiyet veya konfederasyona ihtiyaç yoktur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
4 Yorum