İsrail Başbakanı Netanyahu, haftalık bakanlar kurulu toplantısı öncesinde yaptığı açıklamada, "askeri ve diplomatik bir savaşın" ortasında olduklarını savunarak, şunları kaydetti:

 

"İlk günden beri İsrail delegasyonu Kahire’de net talimatlar altında çalışmalarını sürdürdü. İsrail’in güvenlik ihtiyaçlarında ısrar etti. Bizim güvenlik taleplerimize net bir şekilde cevap vermesi halinde anlaşmaya varılacaktır. Geçtiğimiz ay Hamas ciddi bir askeri darbe aldı. Yıllardır kazdığı tünel ağını yok ettik.”

 

"Hamas savaştaki kaybını masada telafi etmek istiyor"

 

İsrail’in hava, deniz ve karadan Gazze’ye düzenlediği saldırılarda Hamas’a ait çok sayıda roket ve mühimmatın yok edildiğini iddia eden Netanyahu, “Hamas eğer savaşta kaybettiği askeri kaybı diplomatik başarıyla kapatmaya çalışıyorsa hata ediyor. Eğer aralıklı olarak sürdürdüğü saldırılarla bize taviz verdireceğini düşünüyorsa hata ediyor. Sükunet kurulana kadar, Hamas sert darbeler almaya devam edecektir. Hamas bu zaman içinde bizim ayakta kalamayacağımızı düşünüyorsa hata ediyor” ifadelerini kullandı.

 

İsrail, yıllardır abluka altında tuttuğu Gazze'ye, 7 Temmuz'da havadan ve denizden, 17 Temmuz'da ise karadan saldırıya geçmişti. Bir ayı aşkın süren saldırıların ardından geçen hafta Filistinli gruplar ile İsrail arasında geçici ateşkes kararı alınmıştı.

 

İsrail ve Filistinli grupların anlaşma için Kahire’de gerçekleştirdiği dolaylı görüşmeler sürerken, üçüncü kez uzatılan geçici ateşkes, Salı günü sona erecek.

 

İsrail'in güvenliği Gazze'den ablukanın kaldırılmasına bağlı

 

Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, İsraillilerin güvenliğinin Gazze Şeridi'nden ablukanın kaldırılmasına bağlı olduğunu belirtti.

 

Zuhri, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun "Hamas'ın askeri darbe aldığı" yönündeki sözlerini gülünç bulduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

 

"Bunlar, İsraillilerin lanetinden kaçmak ve başarısızlığın üzerini örtmek amacıyla basın için üretilen iddialardır. Netanyahu'ya askerlerinin ölmesi, yaralanması ve esir alınması yeter. Direniş grupları füzeleriyle İsrail'in derinliklerini vurmayı başardı. İsraillilerin güvenliğini sağlamanın tek yolu, Filistinlilerin kendilerini güvende hissetmesi ve Gazze Şeridi'nden ablukanın kaldırılmasıdır." 

 

 

Filistin Milli İnisiyatifi Hareketi Genel Sekreteri Mustafa el-Bergusi, Gazze'deki ambargonun kaldırılmasının, uluslararası bir liman ve havaalanının kurulmasıyla mümkün olacağını söyledi.

 

Bergusi, Gazze'de düzenlediği basın toplantısında, Kahire'de yürütülen müzakereler ve ambargonun kaldırılmasıyla ilgili ''Gazze'de ambargonun kalktığından söz etmek için bağımsız ve uluslararası bir liman ile havalimanının kurulması gerekir. Bunlar olmadan Gazze ambargosunun kaldırılmasından söz etmek mümkün değildir'' dedi.

 

İsrail'in işlediği suçlardan ötürü yargılanması gerektiğini ifade eden Bergusi, "Öncelikle İsrail'in Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanması için Roma Statüsü'nün imzalanması ve bu ülkenin Gazze'de meydana getirdiği yıkımın bedelini tazmin etmeye zorlanması gerekir. Bu tazminat, Gazze'de hayatını kaybedenleri geri getirmese de her 2 yılda bir Gazze'ye saldıran İsrail'in bedel ödemesi için gereklidir" diye konuştu.

 

 

"Birleşmiş Milletler'in kurmuş olduğu soruşturma komisyonu, İsrail'in itirazlarına rağmen görevini yerine getirmelidir. Ama bu komisyonun alacağı kararlar, Goldstone Raporu'nda olduğu gibi bir kenara atılmamalıdır. Bu da ancak İsrail'in Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasıyla mümkündür."