Salah yaptığı açıklamada, "Netanyahu, gözaltı, yaralama, öldürme, kovma, evleri yıkma politikasının Filistin halkının iradesini kıracağını sanıyor" ifadelerini kullandı

Salah, İsrail'in aldığı kararlar hakkında yaptığı yazılı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu eleştirerek, "Netanyahu, gözaltı, yaralama, öldürme, kovma, evleri yıkma politikasının Filistin halkının iradesini kıracağını sanıyor" ifadelerini kullandı.

Salah, "Tüm bu ahmaklıkları senden önce bir çok kişi denedi ama sonuç ne oldu? Hepsi yok olup gitti sende öyle olacaksın. Mescid-i Aksa ayakta kalacak" ifadelerine yer verdi.

Öte yandan İsrail parlamentosu Knesset'te Arap milletvekili Eymen Avde, "Son haftalarda ve günlerde dökülen kanların sorumlusu Netanyahu hükümetidir. Bilindiği gibi çözüm, işgalin sona ermesi, 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin kurulması ve yasal hakların gerçekleşmesidir" ifadelerini kullandı.

Netanyahu, dün yaptığı açıklamada, hükümetin Kudüs'te polis sayısını 4 bin arttıracağını belirtmiş, polisin, Filistinlilerin mahallelerinin derinliklerine girerek, "teröristlerin evlerini yıkacağını" ayrıca taş ve molotof kokteyli atanlara karşı kararlı davranmalarına izin verileceğini duyurmuştu.

İsrail devlet radyosunun haberinde de Batı Şeria'daki gerginliğin artmasının ardından acil olarak toplanan güvenlik kabinesinin, Filistinlilere yönelik bazı uygulamalarda yeni düzenlemeler yapılmasına karar verdiği belirtilmişti.

İsrail'in yeni düzenlemeleri

Yeni düzenlemeler kapsamında "Batı Şeria ve Kudüs'te çeşitli gerekçelerle evlerin yıkılmasında acele etme, idari tutukluluğun kapsamını genişletme, güvenlik önlemlerini artırma, Eski Şehir ve Harem-i Şerif'ten uzaklaştırma" gibi uygulamaların yer aldığı ifade edilmişti.

Ayrıca Eylül ayında Netanyahu başkanlığında toplanan güvenlik kabinesi, "İsrail askerlerinin tehlikeye maruz kalması durumunda Filistinlilere ateş açma yetkisi verilmesi, taş ve molotof kokteyli atan Filistinlilere 4 ila 20 yıl arasında hapis cezası ve çocuklara para cezalarının verilmesini içeren kararlar almıştı.
İsrail'in, Yahudilerin dini günleri nedeniyle Filistinlilerin Mescid-i Aksa'ya girişini bazen tamamen bazen de kısmen engellemesi sebebiyle Eylül ayından bu yana Kudüs ve Batı Şeria'nın çeşitli kentlerinde gerginlik yaşanıyor. İsrail polisi, pazar akşamından beri Aksa'ya 50 yaş altı Müslüman erkeklerin girmesine izin vermiyor.
Bölgede İsrail askerleriyle Filistinliler arasında çıkan arbedeler zaman zaman can kayıpları, yaralanma ya da gözaltılarla sonuçlanıyor.

İsrail'in 8,5 milyonluk nüfusunun yaklaşık 2 milyonunu 1948 işgalinden sonra yurtlarında kalan İsrail vatandaşı Filistinliler oluşturuyor. İsrail vatandaşı Filistinliler zaman zaman ülke meclisine milletvekili gönderebiliyor.
Filistinli direniş örgütleri, İsrail'i meşru bir devlet olarak değil "İşgal unsuru" olarak gördüklerinden bu bölgeyi de "1948 Toprakları" şeklinde tanımlıyor. İsrail'in 1967'de işgal ettiği Filistin'in Gazze, Batı Şeria ve Kudüs bölgelerinde ise yaklaşık 4 milyon Filistinli yaşıyor.

AA