Dün (29.06.2010 Salı) Sungur ağabeyi yatmakta olduğu Sema Hastanesindeki odasında ziyaret ettim. 35 senedir tanırım Sungur ağabeyi hiç bu kadar duygusal halini görmemiştim. Duygusal, hassas ve yoğun; fakat o ölçüde de hizmet ve cemaat sevgisi ile dolu, dava ve Risale-i Nur bilinci ile müteyakkız.

Şanlıurfa Harran üniversitesi öğretim üyelerinden kadim ve aziz dost Cüneyt Gökçe ile beraber değerli ilim adamı Prof. Dr. Hasan Hüseyin Tunçbilek beyefendi İstanbul’a ilmi bir toplantı için gelmişlerdi. Toplantılardan arta kalan zamanı değerlendirmek isteyen dostlar birlikte misafiri olduğumuz müşterek kardeşimiz Cenab-ı Allah’ın esmalarından kerim sıfatının üzerinde tecelli ettiği Said Özadalı’nın mekanı Dilruba Restoranda sohbetten sonra dört kişi birlikte Sungur ağabeyi ziyarete gittik.

Hastane odasında selam vererek içeri girdik. Sungur ağabey hepimizi süzdükten sonra “hoş geldiniz kardeşler, nasılsınız” diye söze önce kendisi başladı. İyi olduğumuzu sağlığı için daima dua ettiğimizi söyleyip devamla ben, “ağabey bütün dünya sağlığınızı Risale Haber’den takip edip dualar ediyorlar, yaptığımız haberler ve yazdığımız yazılara gelen yorumlar dualarla dolup taşıyor. Sizin sağlığınız tam 140 ülkeden takip ediliyor. Risale Haber olarak sık sık ‘Sungur Ağabeyin sağlığında son durum’ diye site okuyucularını bilgilendiriyoruz. Son birkaç gündür İstanbul dışında olduğum için bir şey yazmadım diye yüzlerce telefon aldım herkes bana sizi sorup mutlaka yazı yazmamı istiyor” deyince duygulandı ve ağladı.

Misafirlerin kim olduğunu sordu onları tanıtınca Cüneyt hocayı hatırladı. Sonra dönüp Said beyle ikimize “siz hep böyle kale gibi muhkem misiniz” diye sordu. Ne demek istediğini anlamıştım cevaben, “ağabey benim kısa kollu gömleğim yok olanları da hepsini dağıttım” cevabını verdim. Elini uzattı “gel seni tebrik edeyim” dedi. Musafaha yaptık sonra dönüp aynı soruyu Said beye “ya sen?” diye sordu. Said bey de “Ağabey ben senin arkadaşınım ya tabiî ki hep öyle uzun kol giyinirim” diyerek onun için “Arkadaşım Sungur Ağabey” yazısına gönderme yaptı. Sungur ağabey bu sefer gülmeye başladı. Sungur ağabey güldüğü esnada içeri giren oğlu Muhammed Nur Sungur, “uzun zamandır babam gülmemişti ilk defa siz güldürdünüz” deyince açıkçası bu hal bizi çok mutlu etmişti.

Sonra ben tekrar sözü hastaya yapılan ve hastanın yaptığı duanın makbuliyetine getirince o da Ali İhsan Tola abinin kerimeleri Handan Tola hanımefendinin bir anekdotunu bize aktardı. Ben bu anekdotu burada değerli okuyucularıma aktaracağımı Sungur Ağabeye söyleyince, “hayır kardeş benim için özel olmasın” dedi. Ben cevaben, “Ağabey bugün sizin için olmayacaksa, ne zaman kimin için olacak. Sizin Bediüzzaman’ın has talebesi olmanız sıfatınızla üzerimizde bu kadar hakkınız var” deyince yine duygulandı.

“Ağabey müsaade istiyoruz fazla kaldık” deyince “estağfirullah kardeşim kalsaydınız” dedi ama çok fazla kaldığımızın farkındaydık. “Bütün cemaate bütün Nur Talebelerine herkese binler selam ediyorum. Ben her Nur Talebesine yatağımdan dua ediyorum. Lütfen onlar da beni dualarında unutmasınlar” deyince duygulanma sırası bize gelmişti. Yanından ayrılınca kapıdan dönüp baktım mutlu bir şekilde arkamızdan bakıyordu.

Evet sevgili okurlarım, Sungur ağabeyde gerçekten gözle görülür bir iyileşme var çok şükür ama galiba merhum Ali İhsan Tola ağabeyin reçetesini biz uygularsak ki üzerimizde bu kadar hakkı var genel olarak sağlık durumu inşallah daha iyi olacaktır.

Merhum Ali İhsan Tola ağabey hastalar için aralarda hiç konuşmadan 19 defa evrad-ı kudsiye okumanın hassaten felçli hastalar için Cenab-ı Hakk’ın Şafi isminin tecellisine vesile olacağını yine bununla beraber ayrıca 170 defa Tahmidiye okumanın da şifayı celbe vesile olacağını söylermiş.

Geçen sene yeğenim ağır bir trafik kazası geçirmişti. Dünyanın dört bir yanından kardeş ve ağabeylerin duası ve dağıtılan 170 adet Tahmidiye duasının okunmasına Cenabı Hakk’ın cevabı gecikmemiş ve doktorların kritik dediği yeğenim dualarla iki ay gibi kısa bir sürede ayağa kalkmıştı.

Türkiye’de ve dünyanın dört bir yanında okuma programı yapıldığı zamandır bu zaman. Bu vesile ile Evradı Kudsiyeyi 19 defa hiç konuşmadan okuyacak çok kimse –vakıf talebe- çıkacağına inanıyorum. Bununla beraber Tahmidiyeyi aramızda –herkes okuyabileceği kadar- dağıtıp Sungur Ağabey için Cenab-ı Hak’tan duayı bugün istemeyeceksek ne zaman isteyeceğiz? Bu vesile ile fakirin de duada unutulmaması temennisi ile sağlıkla ve muhabbetle kalınız.