Müslüman'ın derdini dert edelim

Müslüman'ın derdini dert edelim

Bağcılar Meydan’da düzenlenen Ramazan programına katılan Araştırmacı-Yazar Vehbi Vakkasoğlu, “Müslüman’ın derdini yüreğimize dert edelim. Az da olsa ensar ve muhacirin kardeşliğini oluşturalım” dedi.

Bağcılar Meydan’da düzenlenen Ramazan programına katılan Araştırmacı-Yazar Vehbi Vakkasoğlu, “Müslüman’ın derdini yüreğimize dert edelim. Az da olsa ensar ve muhacirin kardeşliğini oluşturalım” dedi.
 
Bağcılar Meydan'da düzenlenen Ramazan programına katılan Araştırmacı-Yazar Vehbi Vakkasoğlu, "Müslüman'ın derdini yüreğimize dert edelim. Az da olsa ensar ve muhacirin kardeşliğini oluşturalım" dedi.
 
Bağcılar Belediyesi'nin Bağcılar Meydan'da düzenlediği Ramazan programına Araştırmacı-Yazar Vehbi Vakkasoğlu katıldı. Vakkasoğlu, Bağcılarlı vatandaşlara "İslam Kardeşliği"nin ne anlama geldiğini anlattı. Kulun başkalarını fakir ve bilgisiz diye ötelememesi gerektiğini kaydeden Vakkasoğlu, Kulluk bilincinin kardeşlik duygusunu güçlendirdiğini söyledi. "Aramıza bencillikleri sokarsak kardeş olamayız" diyen Vakkasoğlu, "Saflarımızı sık tutmalıyız. Bizim en güzel örneğimiz güzeller güzeli Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa'dır (s.a.v) O asla gurura ve kibire düşmedi. Allah'ın (c.c) emri doğrultusunda yaşadı ve en güzel örnek oldu. Müminler ancak kardeştirler, kardeş kardeşin arasını asla açmaz" diye konuştu.
 
"KAVGA EDEN KARI-KOCAYI BARIŞTIRMAK İÇİN ARAYA GİRİLEBİLİR"
 
Aile birliğinin önemine de vurgu yapan Vakkasoğlu, 'Karı-kocanın arasına girilmez' atasözüne de atıfta bulundu. Yuvayı parçalamak, yarayı derinleştirmek için kavga eden çiftin arasına girilmeyeceğini anlatan Vakkasoğlu, ancak onların barışması ve yeniden bir araya gelmesi için araya girilebileceğini belirtti. Kardeşlik duygusunun evde büyüyeceğini söyleyerek Vakkasoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
 
"Beyefendi mutfağa girip eşine yardım etsin. Bunu gören çocuklar içlerindeki kardeşlik duygusunu barındırır. Aksi halde çorbanın tuzu yüzünden koca kavga çıkarırsa çocuklarımızın gönlüne kavga ruhu ekilmiş olur. Efendimiz, bir gün Hz. Ayşe Annemizden bir tas su istedi. Hz. Ayşe Annemiz Peygamber Efendimiz'e (s.a.v) su getirdi. O da Hz. Ayşe Annemize, 'önce sen iç' dedi. Hz. Ayşe annemiz tastan birkaç Yudum su içti. Daha sonra tası alan Peygamber Efendimiz (s.a.v), Hz. Ayşe Annemizin dudaklarını koyduğu yerden su içti. Hz. Ayşe Annemiz bunu fark edince çok mutlu oldu. Evde kardeşlik duygusu böyle gelişir. Gözler ve gönüller birbirinin üzerinde. Bu davranış 'seni seviyorum' demekten daha güçlü bir duygu değil mi?"
 
"MÜSLÜMAN'IN DERDİNİ YÜREĞİMİZE DERT EDELİM"
 
Hz. Ali Efendimizin bir Müslüman'ın bütün insanları sevmek ya da saymak zorunda olduğunu söylediğini de aktaran Vakkasoğlu, "Hz. Ali Efendimiz, 'bütün Müslümanları din kardeşi olarak sevip sayacaksın, geri kalanını da insan olarak takdir etmelisin' demiştir. İnsanlara karşı ön yargılı olmamalıyız. Bir insan farklı düşünebilir, metodu, düşüncesi, anlayışı farklı olabilir. Ancak üst kimlik aynı olduğu için insanları sevmeliyiz" şeklinde konuştu.
 
Vakkasoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
 
"Biz de kıyısından köşesinden o güzelliği yaşayalım. Müslüman'ın derdini yüreğimize dert edelim. Az da olsa ensar ve muhacirin kardeşliğini oluşturalım. Bencil olmayalım. Dünyanın her hangi bir yerinde zulüm gören zor şartlarda yaşayan insanlarımıza yardım edelim. Çanakkale Savaşı'nda dedelerimiz bize en güzel kardeşlik dersini verdiler. Ne kaybettiysek kardeşlik duygusunu kaybettiğimiz içindir."
 
Haberler 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.