Müslüman cuma gününü nasıl geçirmeli?

Müslüman cuma gününü nasıl geçirmeli?

Cuma, Müslümanların bayram olarak kabul ettikleri, bütün meşguliyetlerden sıyrıldıkları kutlu bir gün.

Fehmi Ur'un haberi:

‘Cuma günü yapılan özel ibadetler, okunan özel dualar var mı, bu günün bereketinden nasıl istifade edilebilir?’ gibi soruların cevabını merak ettik. Bu günün, cuma namazından ibaret olmadığını gördük.

Kâinatın Efendisi Hz. Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem), Buhari’de nakledilen bir hadis-i şeriflerinde ümmetini fırsat dilimlerinden istifade etmeye çağırarak şöyle buyurur: “Beş gece vardır ki, o gecelerde yapılan dualar geri çevrilmez. Bunlar Receb ayının ilk cuma gecesi (Regâib Gecesi), Şaban ayının on beşinci gecesi (Beraat Gecesi), Cuma Gecesi, Ramazan Bayramı Gecesi, Kurban Bayramı gecesi.”

Rahmeti gazabından üstün olan Cenâb-ı Hakk’ın kullarına diğer günlerden daha fazla lütuflar bahşeylediği zaman dilimlerinden biri yukarıdaki hadis-i şerifte de bahsedildiği gibi cuma günü. Duaların kabul edildiği ‘icabet saati’ni de içinde barındıran bu günü iyi değerlendirmek Müslüman için bulunmaz bir hazine ve bundan pay sahibi olmak ancak maddî ve manevî hazırlık yapmakla mümkün. İki Cihan Serveri (sallallahu aleyhi ve sellem), bir diğer hadisinde “Cuma günü ve gecesinde kendisine yönelen ve af dileyen bütün Müslümanları mağfiret eder.” buyurmuş. Bu konuda Müslim’in rivayet ettiği bir diğer hadis ise şöyle: “Güneşin doğduğu en hayırlı gün Cuma’dır; Âdem o gün yaratılmış, o gün cennete girmiş ve o gün cennetten çıkarılmıştır; kıyamet de Cuma günü kopacaktır.”

Müslümanların haftalık bayramı

Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), Mekke’den Medine’ye hicret ettiğinde Medine yakınlarındaki Rânûnâ Vadisi’nde, günümüzde Cuma Mescidi olarak bilinen yerde ilk cuma namazını kıldırmış ve şöyle buyurmuştu: “Bundan böyle her cuma günü, cuma namazını kılmak ümmetim üzerine farz kılınmıştır.”

Cuma günü, Müslümanların haftalık bayramı. Bu durum birçok rivayette açıkça belirtiliyor. Bunlardan birini Enes b. Malik şöyle naklediyor: “Bana Cebrail (aleyhisselam) geldi. Avucunda beyaz bir ayna vardı. ‘Bu Cuma namazıdır, Rabb’in onu, sana ve senden sonra ümmetine bayram olsun diye, farz kılmıştır.’ dedi. Ben de, ‘Bu günde bizim için ne vardır?’ diye sordum. Şöyle dedi: ‘O günde, pek hayırlı bir vakit vardır. Kim o zaman içinde, kendisi için nasip edilen bir hayrı isterse, Allah onu kendisine verir. Ama istediği şey, kendisi için takdir edilmemişse, Allah, ondan daha büyük bir nimeti kendisi için ahirete saklar. Kul kendisi için takdir edilmiş olan bir kötülükten Allah’a sığınırsa, Allah onu, ondan daha büyüğünden muhafaza buyurur. Cuma günü, meleklerin yanında günlerin en kıymetlisidir. Biz onu, ahirette yevmü’l-mezîd (ikramı çok olan gün) diye anarız.” Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Cebrail’e “O güne niçin yevmü’l-mezîd denir?” diye sorar. Cebrail (aleyhisselam), “Çünkü Azîz ve Celîl olan Rabb’in, cennette beyaz misk ile donatılmış bir vadi hazırlamıştır. Cuma günü olduğunda, İlliyyînden Kürsü makamına iner.” diyerek cumanın çok mühim bir gün olduğuna işaret eder. Hadis şöyle son bulur: “Yüce Allah, cuma günü müminler için tecelli buyurur, onlar Allah’ın cemaline nazar ederler.”

Cuma günü bu günün şanına yakışacak şekilde hazırlandıktan sonra camiye gidip hutbe dinleyen ve namazı eda eden kimsenin o gün ile daha önceki cuma arasında işlemiş olduğu günahların affedileceğini müjdeleyen Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) ayrıca, bu günü önemsemeden üç cuma namazını terk eden kimsenin ise kalbinin mühürleneceğine dikkat çekiyor.

Sırlı vakit, ‘İcabet saati’

Cuma gününü önemli kılan hususlardan biri de içinde bulundurduğu özel zaman dilimi. ‘İcabet saati’ olarak adlandırılan bu özel zamanı Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetine şöyle müjdeliyor: “Cuma gününde bir zaman vardır ki, şayet bir Müslüman namaz kılarken o vakte rastlar da Allah’tan bir şey isterse, Allah ona dileğini mutlaka verir.” Hz. Peygamber, bu sözleri söylerken de eliyle bu vaktin çok kısa olduğuna işaret etmiş. İcabet saatinin, tanyeri ağardıktan güneş doğuncaya, zevalden itibaren namazın başlamasına, imamın minberde hutbe okurken, oturup (namazdan) ayrılıncaya kadar, ayrıca güneşin bir karış yükselmesinden itibaren baş­layıp bir kulaç yükselinceye kadar geçen süre ve ikindi namazı ile güneşin batışı arasındaki zaman olduğu şeklinde çeşitli görüşler ileri sürülüyor. Ancak buna rağmen Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem) o anın gizli olduğunun altını şöyle çiziyor: “Ben onu biliyordum, ancak Kadir Gecesi gibi o da bana sonradan unutturuldu.” Dolayısıyla o anı yakalayabilmek, cuma gününü bir bütün olarak yaşayıp Allah’a tam bir teveccühle yönelmeye bağlı. Dinimize göre geceler önce geldiğinden cumayı idrak edebilmek için perşembe akşamından başlamak üzere maddî ve manevî temizliğe her zamankinden daha fazla önem vermek, hatta perşembe günü ikindi vaktinden itibaren bu özel güne hazırlanmak gerekiyor. Böylece hem sevap kazanabilir hem de Allah-u Teâlâ’nın rahmetine mazhar olabiliriz.

Efendimiz’in beyanıyla Cuma’ya hazırlanma

Buhari’den nakledilen bir hadis-i şerifte, Kâinatın Efendisi (sallallahu aleyhi ve sellem), cuma gününün ehemmiyetini ve bu güne nasıl hazırlanılması gerektiğini şöyle anlatıyor: “Her kim cuma günü gusleder, güzelce yıkanır, temizlenir, temizliğini güzel yapar, en güzel elbisesini giyinir ve Allah Teâlâ’nın nasip ettiği güzel kokudan sürünür, sonra cumaya gider, lakırdı etmez ve Müslümanların omuzlarına basmaz ve onlara eziyet etmezse, Allah o cuma ile diğeri arasındaki kusurlarını affeder.”

Cuma hazırlığı perşembeden başlar

Hadis-i şeriflerde cuma gününe perşembe gecesinden hazırlanılması gerektiği ifade ediliyor. Bir Allah dostu da “Cumayı perşembeden karşılamalı, perşembe ikindiden sonra istiğfar etmeli. Kur’an-ı Kerim ve Yasin Sûresi’ni okumalı.” tavsiyesinde bulunuyor. Böylelikle cuma temizliğinin yalnızca maddi temizlikten ibaret olmadığına manevi anlamda da cumaya hazırlanılması gerektiğine işaret ediliyor.

Cuma günü neler okunur?

*Gün boyunca Kehf Sûresi’ni;

*Sabah namazında Secde ve Dehr (İnsan) sûrelerini;

*Cuma namazında Cum’a ve Münâfikün veya A’lâ ve Gâşiye sûrelerini;

*Cuma gecesi (perşembeyi cumaya bağlayan gece) Yasin-i Şerif sûresini okumalı.

*Cuma günü ikindi namazından sonra, seccade üzerinde elinden geldiği kadar, (ya Allah, ya Rahman, ya Rahim, ya Kavi, ya Kadir) demeli, sonra dua etmelidir.

Bu günde yapılması gerekenler:

*Gusletmeli.

*Cuma namazına erken gitmeli, ilk safta yer almalı. Namaz kılanın önünden geçmemeli. Hatibin minbere çıkmasından itibaren cumanın farzı kılınıncaya kadar konuşmamalı.

*Az da olsa sadaka vermeli. Çoluk çocuğunun nafakasını bol vermeli.

*Çok salavat-ı şerife getirmeli.

*Mümkünse ana babanın ve salih zatların kabirlerini ziyaret etmeli.

Cuma günü yapılması uygun olmayan hususlar

*İmamın minbere çıkıp iç ezanın okunmasından itibaren namaz kılınıncaya kadar geçen sürede alışveriş ve benzeri bir dünya işiyle meşgul olmak.

*Hutbe esnasında konuşmak.

*Cuma günü namaz vakti girdikten sonra namazı kılmadan yolculuğa çıkmak. Bu hareket, Hanefilere göre mekruh. Ancak vakit girmeden yola çıkmanın mahzuru yok. Şafii ve Hanbeliler vakit girsin ya da girmesin cuma namazını kılmadan yolculuğa çıkmayı sakıncalı buluyor.

Zaman

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.