Piyasada 7’si kanser ve 1’i sinir sistemi ilacı olmak üzere 8 ilacın bulunmadığını belirten Müezzinoğlu, “8 ilaç piyasada olmadığı için TEB tarafından getiriliyor. Piyasada olmadığı iddia edilen 20 ilacında endikasyon muadili piyasada bulunuyor. Eczanelerde satılmayıp devlet hastaneleri aracılığı ile hastalarımıza ulaştırdığımız 5 adet depo penisilin mevcut.” diye konuştu.

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu 2013 yılı değerlendirme ve sağlıkta gelecek vizyonu toplantısında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Müezzinoğlu’nun yanı sıra toplantıya Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof.Dr. Nihat Tosun ve bakanlık bürokratları katıldı. Toplantı, 2013 yılında sağlık bakanlığı çalışmaları ile ilgili gazete ve televizyonlarda çıkan haberlerin yer aldığı sinevizyon gösterimi ile başladı.

Bakanlığın 2013 faaliyetlerini ve 2014 yılı projelerini anlatan Müezzinoğlu basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, “H3N2 virüsü ile ilgili Türkiye’de artan bir eğilim olduğu söyleniyor rapor edilen herhangi bir ölüm gerçekleşti mi?” sorusuna Bakan Müezzinoğlu, “Yaşadığımız olağanüstü bir durum yok. Herhangi bir ölüm vakası şuan sağlık kuruluşlarımıza ister özel ister kamu olsun kayda geçmedi. Bu sene henüz veri analizleri bitmedi. Virüsün hastalığa etki süresi uzun alıştığımız gripte ilaç kullanırsan 7 kullanmazsan 1 hafta tabiri vardır burada 10 gün merkezli bir süre etkin. Hastalarımızın çoğunda hala geçmedi cümlesini yoğun olarak görüyoruz. Oran olarak hangi düzeyde aylık kayıtları değerlendirince göreceğiz. Grup salgını anlamında, bu yıl ülkemiz olağanüstü bir sıkıntı yaşandığı veya salgın yaşandığı cümlesini söyleyecek durum söz konusu değil. Her yıl yaşanan zaman zaman pik yapan ve zaman zaman durağan olan bir durum. Eylül ayında başlayan ve nisan sonuna kadar süren bir süreç. Şu ana kadar halk sağlığı kurumu ve bakanlığımız olarak değerlendirmemiz olağanüstü bir durum söz konusu değil.” cevabının verdi.

Başka bir gazetecinin, “Tam gün yasası ile ilgili Prof.Dr.Ömer Özkan’ın bir tepkisi oldu nasıl değerlendirirsiniz?” sorusuna Müezzinoğlu, “Ömer hocamızın değerlendirmeleri kamuoyuna yansıdı, bu ülkenin her ferdini hele hele bilimsel anlamda dünya çapında bir yere gelmiş hocalarımızı olabildiğince kurumları ile özdeşleştirip olabildiğince kurumlarıyla bütünleştirerek, bunu sağlayamadığımız durumda, ülkemizin diğer kurumları ile bütünleştirerek ülkemize hizmet etmelerini amaçladık. O nedenle, saat 5’ten sonra hocalarımız o kurumunda hoca oldu, o kurumda kariyer sahibi oldular, o kurumlar onlara bir sıfat verdi ve birikim sağladı. Kabiliyetlerini yine, ülkesi ve milletiyle paylaşmasını isteriz. 5’ten sonra kurumunda devam etsin. Her istisnai durumu olana bir yasal düzenleme yapma imkanımız yok. Bunun ötesinde, farklı dinamikler için belirli standartları olan ve ülkemiz için marka olan hocalarımız isterlerse, vakıf veya özel hastanelerle anlaşma yapsın, bizim kendi kurumlarında belirlenen çerçeve yeterli değilse onu da sunalım ona. Bir üçüncüsü, bu kurallar beni bir kalıba sokmak istiyor, ben yapamam, dışarıda olmak istiyorum derse, o zaman biz ondan üniversite olarak sözleşmeli olarak hizmet alırız. Bu ülkenin her birikiminden azami istifade edelim, dedik. Saat 5’ten sonra yapılan uygulama budur. Her insanımıza, olabildiğince farklı alternatifler sunduk. Bütün bunlara rağmen, bir tatmin veya çözüm üretemediysek, yasalarla da daha ileri bir çözümü o zaman hiçbir kural koymayalım. O kuralsızlıklarla, mesleğin dejenerasyonunu, hastaların yer yer istismar edilmese bile istismar ediliyor algısı, mesleğin saygınlığını azaltıyor. İstiyoruz ki, meslektaşımızda belirli şeffaf, uygulanabilir, kendisinin de kabul ettiği bir sistem. İnşallah Ömer kardeşimde, hocamızda, bu milletin evladı, bu millete en güzel hizmeti kurumunda sunmasını ama en azından ülkemizde sunmasını talep ediyoruz.” diye konuştu.

"YURTDIŞINDAKİ HEKİMLERİMİZ 3 YIL HEKİMLİK YAPMAK ŞARTIYLA MECBURİ HİZMETTEN MUAF TUTULACAK"

“Tam gün ile beraber yurtdışında uzmanlığını yapan hekimler mecburi hizmetten muaf olacak deniliyor? Bu konuya bir açıklık getirir misiniz?” sorusuna Müezzinoğlu şu cevabı verdi; “Bir yasal düzenleme yapıldı. Mecburi hizmet konusunda şu an yurtd ışında 2 bin-2 bin 500 civarında hekim ve uzman hekim var. Yurt dışına gitmiş orada çalışıyor ama Türkiye’de mecburi hizmet var, diye gelmiyor. Türkiye’deki hekimlerimizde, mecburi hizmet yapıyor. Burada iki yol var. Bu 2 bin 500 meslektaşımız, bu ülkenin vatandaşları gelmezlerse, gelmesinler diyeceğiz ve hekimlik listesinden çıkaracağız. Veya yurt dışından doktor gelsin, Yunanlı doktor gelsin, diyoruz. Yurt dışından doktora ihtiyacı olan hekim ve pratisyen hekim ihtiyacı olan bir ülkeyiz. Kendi insanımızı yurt dışından mecburi hizmet var diye gelmiyorsa, onlara 6 aylık bir açık kapı araladık. Bizim gösterdiğimiz alanlara, kadrolu olarak gelmek istiyorlarsa, buyurun gelin dedik, özel sektörde çalışmak istiyorlarsa, buyurun gelin, dedik. 6 ay, bir süreleri var. Kanun yürürlüğe girdiğinden bu yana, 31 Aralık 2012 tarihinden geri doğru yurt dışında hekim ve uzman olmuş veya bir nedenle yurt dışına gitmiş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımıza, hekimlere, Türkiye’de 3 yıl hekimlik yapmak şartıyla, mecburi hizmetten muaf tutuyoruz. Mecburi hizmete pratisyen hekim, uzmanlık ve yandal yapacaklar bir kura çekiyor. Bir defa kurada 5 ve 6. bölgeye gitmiş olanlar 2. defa bu bölgenin kurasına girmeyecekler.”

Başka bir gazetecinin, “Piyasada bulunmayan ilaçlarla ilgili Sağlık Bakanlığı sorunu çözmek için neler yapıyor?” sorusuna Müezzinoğlu, “ İlaç sektörümüzün sorunu varsa eczacı kardeşlerimizin sorunu varsa onlarla ilgili çözüm üreteceğiz. Ucuz ilacın değerini düşürerek kendi algılarını oluşturmak istiyorlarsa, orada onlarla birlikte olamayız. Şuan 20 ilacın endikasyon muadili piyasada bulunuyor. 8 ilaç piyasada yok. TEB tarafından getiriliyor bunların 7’si kanser biri sinir sistemi ilacı. Piyasada olmadığı iddia edilen 20 ilacında endikasyon muadilleri piyasada bulunuyor. Eczanelerde satılmayan devlet hastaneleri aracılığıyla hastalarımıza ulaştırılan 5 çeşit depo penisilin dağıtılıyor.Depo penisilin onların satması için bizim pahalandırmamız lazım. Depo penisilin ucuz o zaman diyoruz ki biz bütün hastanelerimize depo penisilini gönderelim depo penisilin ayda bir defa yapılıyor hastalarımız gitsin bedava hastaneden iğnelerini olsun gelsin. Ama biz şimdi siz depo penilisin satacaksınız diye, bunun değeri 2 lira ise 10 lira yapalım demenin bu işi bilenler tarafından bizi eleştirmez mi.” Açıklamasında bulundu.

Cihan