'Mesleğimin zekatını vermek istedim'

'Mesleğimin zekatını vermek istedim'

15 Temmuz darbe girişimi gecesinde verilen mücadeleyi yazdığı kitapla ölümsüz kılan Yeni Şafak Muhabiri Yasemin Asan, "Bir gazeteci olarak mesleğimin zekatını, kahraman şehitlerimizi unutturmamakla vermek istedim" dedi.

15 Temmuz gecesinde verilen mücadeleyi yazdığı kitapla ölümsüz kılan Yeni Şafak Muhabiri Yasemin Asan, "Bir gazeteci olarak mesleğimin zekatını, kahraman şehitlerimizi unutturmamakla vermek istedim" dedi. Asan, yaptığı açıklamada, "15 Temmuz'da Şehit Düştüler, Başkenti Düşürmediler" adını verdiği kitabını, 15 Temmuz darbe girişiminin gerçekleştiği gece şehit olan kahramanlara borcunu ödemek için hazırladığını ifade etti.

89 şehidin ailesiyle görüştü

Ankara'daki 89 sivil şehidin aileleriyle görüştüğünü belirten Asan, şöyle konuştu:

"O gece sokağa, meydana çıkan şehitlerimizin birinci dereceden akrabaları ile görüşerek, kahramanlarımızın darbeyi nasıl haber aldıklarını, evden nasıl çıktıklarını, nasıl mücadele ettiklerini, şehadete bakışlarını, memleket sevdalarını yakından dinleyerek gelecek nesle aktarmak istedim. O gece milletin memleketine nasıl sevdalı olduğunu, insanların hangi duygu ile meydanlara çıktığını anlatmak istedim. Bunu bu kitapla çok iyi anlayabiliriz. Gelecek nesle bir kaynakça bırakmayı ve gelecek neslin, kahramanların hikayelerini okudukça bu toprakların kıymetini bilmelerini istiyorum.""Rüyamda şehidimizin hacda olduğunu gördüm, gülümsüyordu"

Yasemin Asan, kitabı hazırlarken çok zor anlar yaşadığını ifade ederek, "O kişilerin hikayelerini dinlerken, yazarken hep ağladım. Bazı şehitlerimizin yakınları, acıları taze olduğu için konuşmak istemiyorlardı ama 15 Temmuz'un şanlı tarihimizde önemli bir yere sahip olduğunu, gelecek kuşaklara anlatacağımızı ve Çanakkale gibi yeni bir destan yazıldığını söylediğimde ikna oldular" dedi.

Sevdikleri insanları kaybetmenin acısıyla, yaşananları paylaşmanın hiç kolay olmadığını belirten Asan, yaşadıklarını şöyle anlattı:

    "Allah onlardan da razı olsun. Bunları anlatmak onlar için de kolay değildi. O geceyi onlarla bir kez daha yaşattım. Hepsine teşekkür ederim. Şehitlerimizin kahramanlıklarını yazarken o kadar etkileniyordum ki, her bir şehidimiz rüyalarıma giriyordu. Bir kere rüyamda bir şehidimizin hacda olduğunu gördüm ve gülümsüyordu. Diğer gün başka şehidimizin evini ziyarete gittiğimde şehit yakınlarına hac hakkı verildiğini söylediler. Hemen o rüyamda gördüğüm şehidimizin ailesine rüyayı anlattım ve onlar da hacca gideceklerini söyledi. O beni çok etkilemişti."

"Hiçbir şehitte korku diye bir şey olmadığını görüyoruz"

Türk milletinin 15 Temmuz gecesinde örneği olmayan bir destan yazdığını anlatan Asan, "Bu milletin bir parçası olduğumdan gurur duyuyorum. Tek vatanımız var, kıymetini bilelim. Bu millet var oldukça bu ülkeye kimse zarar veremez" diye konuştu. 15 Temmuz akşamı yaşadıklarını da anlatan Asan, normal bir akşam yaşarken Ankara semalarında F-16 sesini duyup, televizyonda Boğaziçi Köprüsü'nün kapandığını görünce dışarı çıktığını söyledi.

Asan, "Sıhhiye'de polisler yolu kesmiş kimsenin geçmesine izin vermiyordu. Arabadan inerek gazeteci olduğumuzu, Meclis'e gideceğimiz söyledik. 'Darbe oluyor, çatışma var, evinize gidin' yanıtını alınca, 'Böyle bir günde eve mi gidilir?' yanıtını verdik." şeklinde konuştu. Darbecilerin o gece Genelkurmayı, Meclisi, Külliyeyi, Emniyeti, TÜRKSAT'ı, Özel Harekat Daire Başkanlığını bombaladığını anlatan Asan, hissettiklerini "Atılan her bomba kalbimize atılıyor gibiydi. Hayatımdaki en uzun ve en kısa geceydi 15 Temmuz. Gece kötü bir kabus görmüş gibiydik ama değildi an be an yaşamıştık" şeklinde dile getirdi.

15 Temmuz şehitlerinin her birinin yaşadıklarının çok anlamlı olduğunu vurgulayan Yasemin Asan, şunları kaydetti:

    "Bu kitapta, yiğitlerin hikayesi var. O gece şehitlerimizin şehit olmaya 'Allahu Ekber' nidalarıyla koşarak çıktıklarını anlıyoruz. Hiçbir şehitte korku diye bir şey olmadığını görüyoruz. Bütün şehitlerin yakınları, şehitlere yakışır şekilde inanılmaz metinlerdi. Memleket sevdasına onlar da sahipler. Şehitlerin yakınları, 'bugün aynı şey olsa yine şehitlerimiz çıkar biz de onlarla çıkarız. Gitmelerine mani olmazdık' diyorlar. Bu feraseti gösterebiliyorlar. Hepsi o şehit yakını olma şerefini hak etmiş insanlar."

AA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.