Medine ruhunu ebediyete kadar koruyacağız

Medine ruhunu ebediyete kadar koruyacağız

Davutoğlu, "Hicret nasıl bir ruh hali gerektiriyorsa, ne pahasına olursa olsun Medine ruhunu ebediyete kadar koruyacağız" dedi

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Hicret nasıl bir ruh hali gerektiriyorsa, ne pahasına olursa olsun Medine ruhunu ebediyete kadar koruyacağız" dedi.
 
Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen partisinin 98. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu. 
 
Davutoğlu, şunları söyledi:
 
"Yeni Hicri yılbaşı, bütün milletimize ve İslam dünyasına hayırlı, mübarek olsun. Ama işte tam da bizim siyaset felsefemiz ve takip ettiğimiz dış siyaset, insanlık siyasetini anlamak için hicreti anlamak lazım. Hicret, bir insanlık sınavıydı. Bir grup garip, başlarında bir ulu Peygamber, yurtlarından yerlerinden sürüldüler. Geride her şeylerini bıraktılar, bir tek imanlarını yüreğinde taşıyarak bir bilinmeze doğru yürüdüler, Medine'ye doğru yürüdüler. Onurları için, özgürlükleri için ve sonradan gelecek nesillere bir vahiy emaneti bırakmak için yürüdüler. Allah rahmet eylesin onlara, selam olsun onlara. Bize onur davasını tevdi ettiler ve bir grup insan, ilahilerle büyük bir rahmet ve merhamet duasıyla yollarda gözleri onu beklediler. Hicret edenler, ulaşacakları yerlerdeki kardeşlerinden emindiler. Onları karşılayan ensar, yapacakları vazifenin bilincindeydiler ve tarihin gördüğü en kutsal buluşma gerçekleşti. Mekke ve Medine'nin buluşmasının iki şehrin buluşması değil, insanlık vicdanının buluşmasıydı. Hepimize örnek olan insanlık vicdanıydı. Onun için yılbaşı, hicri yılbaşı olarak kabul edildi. Ulu Peygamber, bir eve misafir; Ebu Eyyüb el-Ensari, İstanbul'un manevi fatihi, bütün diyarların ruhi mimarıdır."
 
"Şimdi biz bu topraklarda yaşayanlar, İstanbullular, ama bütün İstanbul'u kendisine tarihi bir yön olarak gören bütün vatandaşlarımız için bizim felsefemiz Ebu Eyyüb el-Ensari'nin felsefesidir" diye konuşan Davutoğlu, şöyle dedi:
 
"Nedir bu? Eğer bir garip bize doğru yürürse, eğer bir yetim bize doğru yürürse, eğer eşi öldürülmüş bir mazlum kadın bize doğru yürürse, bütün dünya karşımızda dursa, herkes bize düşman kesilse Allah ve millet şahit olsun, biz o kapıyı ona kapatmayız, aynen ensarın o muhacire kapıyı kapatmadığı gibi. Ama onlar bunu anlayamazlar. Yine iki insanlık felsefesi var: Hicreti anlayanlar, ensarı görenler, muhaciri bilenler, yani sizler yani bizler bizim siyasetimiz farklı olur. Bizim siyasetimizde Ahi Evran'dan gelen, 'Elini, kapını ve yüreğini herkese açık tut' ilkesiyle hareket eder ve açık tuttuk. 1.5 milyon Suriyeli kardeşimizi, bağrımıza bastık, hiçbir şey beklemeden, aynı ensarın muhacirden bir şey beklememesi gibi. Bunu bir emanet sayarak açık tutuk. Yetimlerin başlarını okşadık."
 
"Medine ruhunu ebediyete kadar koruyacağız"
 
"Hicret nasıl bir ruh hali gerektiriyorsa, ne pahasına olursa olsun Medine ruhunu ebediyete kadar koruyacağız"
 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.