Mutfakların vazgeçilmezi mantar, baharın gelmesiyle orman köylülerinin geçim kaynağı oldu. Torosların eteğinde ormanlık alanda yetişen kuzugöbeği mantarını toplamak isteyen köylüler, mantar toplama mesaisine sabah erken saatlerde başlıyor. Sadece bahar aylarında kendiliğinde yetişen kuzugöbeği mantarı, özellikle yağışın bol olduğu dönemlerde bolca yetişiyor. Tek ya da küçük kümeler halinde yetişen kuzugöbeği, tadı ete benzediği ve yüksek besin değeri nedeniyle tercih ediliyor. İyileştirici özelliği olduğuna inanılan kuzugöbeği, özellikle mide ve bağırsak hastalıkları olanlar tarafından tüketiliyor. Konik yapılı, boyu sapından biraz uzun, esmer veya sarımtırak renklerde olan kuzugöbeği, halk arasında 'dolaman' olarak adlandırılıyor. Protein değeri etten daha yüksek olan, kan yapıcı özelliği bulunan, zihni açtığı ve vücudu kuvvetlendirdiği bilinen kuzugöbeği mantarı, şifa kaynağı olarak görülüyor.

KİLOSU 30 LİRA

Orman köylüleri, her derde deva olarak gösterilen mantarı toplamak için ormana gidiyor. Çam ormanlarında ağaçların arasında ellerinde sepetler gözlerini yerden ayırmadan dolaşan mantar toplayıcıları, günde en fazla 1 kilo mantar toplayabiliyor. Özellikle yağışlı günlerin hemen ardından bolca çıkan mantarın kilosu, 25 ile 30 liraya satılıyor.

HER DERDE DEVA

Sütleğen Köyü'nde mantar toplayan Tevfik Nalbant, dolaman olarak adlandırılan kuzugöbeği mantarının özellikle mart ayında bolca çıktığını söyledi. Genelde 10 Mart ve 20 Nisan tarihleri arasında havanın yağışlı geçmesi, rutubet oranının yüksek olması nedeniyle mantarın çam ağaçlarının dibinde çıktığına işaret eden Nalbant, "Sabah erken saatlerde ormanda büyük bir mantar toplama çalışması başlar. Bölgede yaşayan yerleşik yabancılar ve turistler de zaman zaman mantar toplamaya katılıyor. Satabildiğimizi satıyoruz, kalanı ise kendimiz tüketiyoruz. Etten daha lezzetli olan kuzugöbeği hem bir şifa hem de gelir kaynağı" dedi.

Aktifhaber