Kur’an Medeniyeti Sempozyumu düzenlenecek

Kur’an Medeniyeti Sempozyumu düzenlenecek

Mardin Artuklu Üniversitesi, Risale Akademi ve Akademik Araştırmalar Vakfı düzenleyecek

Risale Haber-Haber Merkezi

Mardin Artuklu Üniversitesi, Risale Akademi ve Akademik Araştırmalar Vakfı, I.Kur’an Medeniyeti Sempozyumu düzenleyecek.

25-27 Nisan 2014 tarihleri arasında Mardin'de gerçekleştirilecek olan sempozyumla ilgili düzenleme kurulu tarafından yapılan açıklama şöyle:

Birkaç yüzyıldır dünyaya egemen olan medeniyetin beslendiği kaynak, Grekoromen ve Judeo Christian inanç ve zihniyetidir. Modern dünyanın yaşadığı krizlerin sebebi de bu medeniyetin dayandığı temel kabullerdir.

Günümüz medeniyetinin topluma bakışında dört umde öne çıkmaktadır. Bunlar, bireycilik, akılcılık, evrimcilik ve sekülerizimdir. Bu temel paradigmalar dünya toplumlarında sürekli krizi beslemiş, toplumlar, savaşlar, ihtilaflar, ihtiyaçlar ve çevre problemleri pek çok meselenin arasında mutsuzluğa sürüklenmişlerdir. Modern dünyanın insana bakışındaki başlıca yanlış ise ayrımcılık olmuş, uluslar arası sorunlara Batının hâkim güçleri kendi yarar ve zarar penceresinden bakmışlar; masum insanlar nahak yere zulme uğramışlar ve öldürülmüşleridir.

Dünyamızdaki birçok ayrımcılığın sebebi modern düşüncenin temellerinden geldiği bilinmektedir. Küreselleşme dediğimiz yer asimetrik küreselleşmeye dönmüş, silahsızlanma hayal olmuş, küresel ayrımcılık, işçiler, kadınlar, Afrikalılar, Müslümanlar ve çocuklar gibi, pek çok sınıf ve toplum ayrımcılığın konusu haline gelmiştir. “Dünya küresel bir köy ve herkes bu köyün vatandaşı” fikri bir hayalden öteye geçmemiştir. Belki en önemlisi de insanlık tarihi boyunca hiçbir dönemde olmadığı kadar yoksulluk ve gelir dağılımı adaletsizliği hüküm sürmüş, sürmektedir.

Batı medeniyeti sosyal hayatın temeli olarak kuvveti esas almış, hedefine de menfaati yerleştirmiştir. Ayakta kalabilmenin kanunu olarak mücadeleyi ön görmüş, toplumsal bütünleşmede ise ırkçılığı teklif etmiştir. Kuvvet kontrol edilmediğinde tecavüze dönüştüğünden, kuvvetli olan haklı görülmüştür. Menfaat amaç olduğunda, tüm beklentiler karşılanamadığından kitlesel kavgalar teşvik edilmiştir. Toplumlar arası bağlantı olarak ırkçılığı, yaşama prensibi olarak da mücadeleyi esas kabul etmiştir. Mücadelenin sonucu çarpışmak, ırkçılık ise başkalarına yaşama imkânı tanımadığından saldırmak olmuştur. Bundan dolayı günümüz medeniyeti insanlığın mutluluğunu teminde acze düşmüştür.

Yeniçağda yeni bir düşünceye, insanlığın tüm ihtiyaçlarını, beklentilerini karşılayabilecek yeni bir medeniyet tasavvuruna acilen ihtiyaç vardır. Çözümü ise Kur’an-ı Kerimdir. Aslını muhafaza eden, bireyleri doğumdan ölüme bütünüyle kuşatan, etkileyen, onları yönlendiren ve dönüştüren dinamik ve otoriter tek kaynak olduğundan yeni yüz yılda tasavvur edilen yeni medeniyeti besleyecek kaynak olabilme imkânına layıkıyla Kur’an sahiptir. Geçmiş yüzyıllarda tecrübe edilmiş,  büyük medeniyetler arasında yer almış uzun müddet insanlığa mutluluk dağıttığı tarihçe müsellemdir.

İlk İslam toplumunun Medine oluşumu esnasında uygulanan, siyasi, sosyal, ekonomik, hukukî, askerî ve ahlakî prensiplerin ana kaynağı olmuştur. İslam’ın Arap yarımadasının dışında yayılmasında Kur’an-ı Kerimin medeniyete temel teşkil eden prensipleri uygumla alanı ve yayılma imkânı bulmuştur. İslam devletlerinin kurumsallaşmasında, devlet halk ilişkilerinde, toplumsal düzen, ekonomi, hukuk, yönetim ilkeleri, temel hak ve özgürlükler, diğer toplumlarla ilişkiler, bilimsel faaliyetler gibi ihtiyaç duyulan pek çok temel ilke Kur’an’dan alınmış, başarıyla uygulanmıştır.

Mescitler, medreseler, vakıflar, zaviyeler, hanlar, hamamlar, yollar ve çeşmeler gibi dinî ve sosyal içerikli hizmetlerin ortaya çıkmasında ve gelişmesinde Kur’an’ın teşvik edici önemli rol oynadığı bilinen bir gerçektir. Ayrıca Kur’an’ın medeniyeti üreten ilme, tecrübeye, araştırmaya, aklı kullanmayı özendirmesi Müslümanlar için itici güç olmuş, hamle ruhu vermiştir.

Kur’an’ın temelini oluşturan tevhit ve ahirete iman hayata bakışlarını, ahlak anlayışlarını karakter yapılarını şekillendirmiş, bu nitelik ve kazanımlarda ürettikleri medeniyetin unsurlarına yansımıştır.

Kur’an Medeniyeti Kavramı, gücünü ve ışığını Kur’an’dan alan bir medeniyet tasavvurunu ifade eder. Buna “Vahiy Medeniyeti”, yahut  “İslam Medeniyeti” de denebilir.

İnsanlık bugün kendine huzur ve mutluluk verecek yaşama prensiplerinin arayışı içindedir. Adaletsizlik, zulüm, haksızlık, ayrımcılık, çatışma, cehalet, menfaatçilik, şiddet ve ahlaksızlık bütün insanlığın kaçındığı olumsuzluklar olarak karşımıza çıkmaktadır. Kur'an-ı Kerim ise,  bunların yerine insanlığa barış, adalet, doğruluk, diğergamlık birlikte üretme, tüketme, yardımlaşma ve huzur dolu bir dünya önermektedir.

Kur'an medeniyeti, bütün insanlığın sahip olduğu değerleri kendi içinde barındıran bir me’haz mahiyetindedir.  İnsanlara ve hayvanlara,  çevreye duyarlı emir ve tavsiyeleri Kur’an Medeniyetinde bulma imkânına sahibiz. Kur’an Hz. Âdem (as) ile son Peygamber Hz. Muhammed (as) arasında geçen örnek medeniyet deneyimlerini, peygamberlerin temsil ettiği mutedil yaşama biçimlerini sunmaktadır.

Tarihte denenmiş, olumlu sonuçlar vermiş bir medeniyeti gündeme taşımak, konuşmak insanlığın, İslam ümmetinin bunaldığı şu günlerde verimli ve yararlı olacağı çok açıktır.

Bu sempozyumda sunulması muhtemel tebliğ, panel, konuşma ve posterlere konu olabilecek başlıklar, sempozyum konuları linkinde arz edilmiştir. Sizin bu sempozyuma, alanınızdaki birikiminiz ve tecrübenizle katılmanızdan onur duyacağımızı belirtmek istiyoruz.  Sempozyuma yapacağınız değerli katkılar için şimdiden teşekkür ediyoruz.

Ayrıntılı bilgi için adres: http://www.kuranmedeniyetisempozyumu.org/

 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.