Kıyamet günündeki üç sınıf insan

Kıyamet günündeki üç sınıf insan

Ahiret yurdundaki durumumuz dünyadaki yaşam şeklimize göre şekillenecektir. İnsanlar amellerine göre sınıf sınıf ayrılacaklardır. Peki hiç merak ettik mi hangi sınıfta olacağımızı?..

Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Kıyamet koptuğu zaman, ki onun oluşunu yalanlayacak hiçbir kimse yoktur; O, alçaltıcı ve yükselticidir. Yer şiddetle sarsıldığı, dağlar parçalandığı, dağılıp toz duman haline geldiği, ve sizler de üç sınıf olduğunuz zaman, sağdakiler, ne mutlu o sağdakilere! Soldakiler, ne bahtsızdırlar onlar! (Hayırda) önde olanlar, (ecir de) öndedirler. İşte bunlar, naîm cennetlerinde (Allah’a) en yakın olanlardır.” (Vâkıa, 1-12)

Rasûlullah (sav) buyurdular: “Rabbiniz arada bir tercüman bulunmaksızın, her birinizle konuşacaktır. Kişi sağına bakar, önceden gönderdiği iyi işleri görür; soluna bakar vaktiyle yaptığı kötü işleri görür. Önüne bakar, önünde sadece cehennemi görür. Yarım hurma ile de olsa cehennemden korununuz.” (Buhârî, Zekât 9; Müslim, Zekât 67.)

Atpazarî Osman Efendi yazdığı bazı eserlerinde demiştir ki: Kullar üç bölümdür:

a) Unutanlar
b) Zikredenler
c) İhsan ehli olanlar

Birinci tür kullar her bakımdan zayıf olanlardır. Bunlarda hiçbir yönden huzur yoktur. Onlar hayırdan ve iyilikten uzak olup, iyiliğe hiçbir yakınlıkları yoktur. Onlar, “Soldakiler, ne bahtsızdır onlar” diye bahsedilen kimselerdir. Bunlar gadab, celâl ve kahra uğrayacak olanlardır. Onlar için cehennemde acıtıcı azap ve kaynar su vardır.

İkinci tür kullar, bir yönü ile zayıf bir yönü ile de huzûr ehli olanlardır. Bu yönü ile hayırdan uzak iken diğer yönü ile de iyiliğe ve hayra yakınlıkları vardır. Onlar, “Sağdakiler, ne mutlu o sağdakilere!”ayetinde zikredilen kişilerdir. İşte onlar Allah’ın rahmet, lutuf ve cemal sıfatının tecellîsine mazhar olacaklardır. Onlar için nimetlerle dolu aydınlık cennete büyük ve kalıcı sevinç vardır.

Üçüncü tür kullar, her yönü ile ve mutlak mânâda huzûr ve saâdet sahibi olanlardır. Bunlarda hayırlı işleri yapmada asla hiçbir zayıflık yoktur. Onlar, Allah’ın rahmetinin yakınlarıdır, hayra, iyiliğe uzaklıkları yoktur. Onlar önde olanlardır. “(Hayırda) önde olanlar, (ecirde de) öndedirler. İşte bunlar, naim cennetlerinde (Allah’a) en yakın olanlardır.” âyetleri bunları dile getirmektedir. Onlar tertemiz, seçkin, rızâ ve kemal sâhipleridir. Naîm sırrında visâl cenneti, sohbetin devamı, müşâhede ve muâyene vardır onlar için. Yine onlar için mutlak cemâl ve Cenâb-ı Hakk’ın vechinin  tecellîsinin bakâsı vardır. Bunlar, Cenâb-ı Hakk’ın celâl ve cemâl yüzüne müteveccih kemâl sâhipleridir.

 

Kaynak: İsmail Hakkı Bursevî, Rûhu’l-Beyân-20.Cilt, 453-455. Sayfa, Erkam Yayınları

 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.