Kendimizden Hicret Etmek

Varlıklarımızdan ve yokluklarımızdan yani; bizi fazlaca meşgul edenlerimizden hicret etmek…
Vasıflarımızdan ve vasıflarımız arasına katamadıklarımızdan hicret etmek…
Varlığı ile oyalandıklarımızdan hicret etmek…
Yokluğuna eseflendiklerimizden hicret etmek…
Allah’a kaçmak…
Kimden Allah’a kaçmak?
En başta kendimizden kaçmak, varlık dağımızdan firar etmek
Ya da yeşillikli rahatlı varlık sahramızdan dağda bir mağaraya kaçmak…
Tutunduğumuz, varlığımızı kendisi ile ifade ettiğimiz ve yokluğunu dayanılmaz gördüğümüz her ne varsa onların cümlesinden hicret etmek…
Ölmeden evvel ölmek için öldüğümüzde her ne olacak ise işte o olanı şimdi oldu varsaymak..
Varsayalım ki öldüm… şu an ne yapacaktım? Hiç… öyle ise bu durum karşısında ölü gibi olmam gerek..
Bir öfke karşısında ölü gibi olmak
saldıran ve bizi istila etmeye çalışan her ne varsa onun karşısında ölü gibi olmak…
Yoksa bir zaman gelecek öleceğim demek değil. O anda ölümü yaşamak. O anda bir ölü ne yapabilecek ise ancak o kadarını yapmak…
Bu bize çok şey kazandırır. Elbette kolay değil fakat denemesi pek karlı.
Öfkesine karşılık vermediğiniz kişi ne yapıyor?
Sizi istediği kıvama getirmek isteyen biri hiç oralı olmadığınızı fark edince ne oluyor?
Evet çok karlı değil mi? anlık ve akılla kalbin kumandasında olmayan tepkilerimizden hicret etmek…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum