Bir zamanlar Kemal Sayar’dan şiirler okurduk ve “Rüknettin”in kalbi gibi atardı kalbimiz.
 Kemal Sayar’ın edebiyat alanında yayınlanan ilk kitabı “Hızır ve Roza” idi. 1992’de İz Yayınları tarafından basılan kitapta şiir ve hikâyeler yer almıştı. Aynı yıl ardı ardına İz Yayınlarından çıkan Cafer Turaç, Turan Koç, Erdem Bayazıt, Ebubekir Eroğlu, Osman Sarı Arif Ay gibi isimler İz Yayınlarının bu işi ne kadar sıkı tuttuğunun iyi bir göstergesi idi.

Kemal Sayar’ın Hızır ve Roza’sı Sezai Karakoç göndermeleri olan bir şiirdir. Kitabı bütünüyle ilginç kılan da budur aslında. Hızır’la geçen kırk saat ve karşılaşılan Monaroza. “Karakoç… tenha bir dervişin şiirleri / taşbebeğiyle roza ve kırk saat hızırla” dizeleriyle bu karşılaşmaya tanıklık eden bir şair vardı karşımızda.

Kitaptaki şiirlerde öne çıkan felsefi göndermeler şairin mesleğiyle şiirini nasıl da yoğurduğunun en açık göstergesi. Hatta bu göndermeler “insan önce Kuran’ı / sonra Heidegger’i okumalı” diyecek kadar da somutlaştırılmış.

Kemal Sayar’ın ikinci şiir kitabı “İki Güneş Arasında” yine İz Yayınlarından, 1995’te yayınlanan ve içinde yalnızca şiirlerinin yer aldığı bir kitap. “Ayrılık İçin İyi Bir Anne”, “Asya İçin Henüz Vakit Var”, Gölgeden Bir Güneş” adlı dillere düşen şiirlerinin yer aldığı bu kitabının en dikkat çeken şiirleri “Rüknettin Kitabı” bölümündeki şiirleri idi. Hızır ve Roza’da Rüknettin’in Kalbi İçin Kehanetler’in iki bölümünü yayınlayan Kemal Sayar İki Güneş Arasında kitabında Rüknettin için bir bölüm ayırmış. Rüknettin’in kalbini okudukça kendi kalbimize döndüğümüz bu şiirler bir doktorun bir kalp için ortaya attığı kehanetlerin şiiri olarak kitapta ayrı bir yerde duruyor.

Kemal Sayar bir yıl aradan sonra 1996’da İz Yayınları’ndan “Otoyol Uykusu” adlı öykü kitabını çıkardı. Kitaptaki on iki öykünün yedisi Hızır ve Rozda’dan yayınlananlardan oluşsa da Hızır ve Roza’nın tükenip tekrar basılmamış olması Kemal Sayar okurları için iyi bir karşılaşmaydı. Kitap her ne kadar öykü alt başlığıyla çıksa da “Sonsuza Dek Sophie” gibi şiir tadındaki metinler okuyucunun zihninde uzun süre yer etmiş çalışmalar arasındadır.
 Öykülerde de yine bir doktorun gözüyle hayata bakış, rüyalar, bilinçaltı, hayata karşı yaşanan zihin karmaşası önemli yer tutuyor.

Son yılların en popüler tıp adamlarından olan Kemal Sayar’a hangi tv kanalı olursa olsun rastlamak mümkün. Sağlık programları çoğaldıkça, onunla daha da sık karşılaşacağımız muhakkak. Artık kitapçı raflarını Kemal Sayar’ın Psikiyatr ve kişisel gelişim kitapları süslemekte.

Rüknettin’in kalbinin her gün biraz daha yorulduğu, otoyolların kabuslara döndüğü ve Sophie’nin gözlerinin yangın yerine döndüğü bu dünyada şiirimizin bir doktor hassasiyetine ihtiyacı var. Kalpler daha fazla karanlığa gömülmeden Rüknettin kadar açık ve net söylüyorum ki ; “ “Gövdesi ihlal edilmiş bir yetimim / şu kapıdan buyurun, az ilerisi kalbim.”