Kardeşlik adına Bediüzzaman yeni baştan okunmalı

Kardeşlik adına Bediüzzaman yeni baştan okunmalı

Akdoğan: Bediüzzaman'ın bu sözlerini Ramazan vesilesiyle yeni baştan okumakta fayda görüyorum

Risale Haber-Haber Merkezi

Başbakan danışmanı ve İstanbul Milletvekili Yalçın Akdoğan, Yeni Şafak'ta Yasin Doğan ismiyle yazdığı yazıda müslümanların birbirine karşı gösterdiği düşmanlığa dikkat çekti. Bediüzzaman Hazretlerinden örnek veren Doğan, Mısır'daki darbeci zulmüne çanak tutan Müslüman ülkelerin İslam'ın en temel prensiplerinden birisi olan 'Şüphesiz ki Müslümanlar kardeştir' ilahi buyruğunu ayaklar altına aldığını ifade etti.

Türkiye'de kardeşlikten bahsedildiği zaman kimi çevrelerin istihzayla yaklaştığına şahit olunduğuna dikkat çeken Doğan, "Binlerce iyiliği olan bir insanın onlarca kötülüğü de olabilir. İlahi adalet iyi-kötü muvazenesine göre hükmeder. Hatasız, günahsız, yanlışsız kimse olamayacağına göre, insanlara yönelik tavırlarımızın da resmin bütününü görerek oluşması gerekir" dedi.

Doğan, yazısına Bediüzzaman Hazretlerinin Lemeat adılı eserinden yaptığı alıntılarla devam etti:

Bediüzzaman Hazretleri Lemeat'ta özlü sözler ortaya koyar. Her biri bir kitap olabilecek bu sözleri Ramazan vesilesiyle yeni baştan okumakta fayda görüyorum.

Üstad diyor ki: 'Tek bir cani yüzünden masumları muhtevi bir gemi batırılmaz. Onun gibi bir cani vasıf ve fiilin yüzünden çok evsaf-ı masume muhtevi bir mümine adavet (düşmanlık) hiç edilmez. Lasiyyema (özellikle) sebeb-i muhabbet olan iman, tevhid ve İslam gibi evsaf-ı mükerreme, Uhud dağı gibidir. Adavetin sebebi olan hatalı şeyler çakıl taşları gibidir, o evsaf-ı mezmume (kötü vasıflar). Evet, çakıl taşlarını Uhud Dağı'ndan daha ağır telakki etmek ne kadar akılsızlıksa, hem cinnet-i muhmume (divanelik) mü'minin mü'mine karşı adaveti o kadar kalpsizliktir'.

Ölen insanların ardından genelde şefkat ve merhametle yaklaşır, iyi yönlerini hatırlar, sevdiğimiz yönlerini konuşuruz. Çünkü biliriz ki dünya boş ve herkes hesabını Allah'a verecek. Ölülere gösterdiğimiz saygı ve hürmeti, dirilere de göstermek, bağışlayıcı ve merhametli olmak durumdayız. Adavet fedailiği yapanları Allah'a havale etmek kafidir. Birileri rahatsız olsa ve istihza etse de biz kardeşliği, birlik ve beraberliği yüceltmeye devam etmeliyiz.

Bediüzzaman ne güzel söylemiş:

'Ey alem-i İslam! Hayatın ittihadda.
Ger (eğer) ittihad istersen düsturun bu olmalı:

'Hüve'l-Hakku' yerine 'hüve hakku' olmalı.
(Hak yalnız odur yerine o da haktır)

'Hüve'l-hasen' yerine 'hüve-ahsen' olmalı.
(Güzel yalnız odur yerine o en güzeldir)

Her müslim kendi meslek, mezhebine demeli:
'İşte bu haktır, başkasına ilişmem. Başkaları güzelse, benim en güzelidir'.

Dememeli: 'Budur hak, başkaları batıldır.
Yalnız benimkidir güzeli, başkaları yanlıştır, hem çirkindir'.

Zihniyet-i inhisar (tekelci zihniyet) hubb-u nefisten (kendini sevmekten) geliyor,
sonra maraz (hastalık) oluyor, niza (çekişme) ondan çıkıyor.'

Yazının tamamı için tıklayınız