Kampların çilekeş anneleri

Kampların çilekeş anneleri

Irak'ta çadır kamplarda meşakkatli günler geçiren ve hayatın tüm olumsuz yükünü omuzlayan çilekeş anneler, ayakta durmaya çalışıyorlar.

Irak'ta savaş mağduru sığınmacılar, çadır kamplarda meşakkatli günler geçiriyor. Ancak çadır sakini anneler için kamp hayatı daha zor. Hayatın tüm yükünü omuzlayan anneler, ayakta durmaya çalışırken çocuklarını da zorlu şartlardan korumaya çalışıyor.

Terör örgütü IŞİD'in ele geçirdiği bölgelerden kaçarak aileleriyle çadır kamplara sığınan annelerin yaşam mücadelesi, havaların soğumasıyla daha da zorlaştı. Tüm gün dışarıda dolaşan çocuklarının kıyafetlerini yıkayan anneler, onların hastalanmaması için büyük çaba gösteriyor. 

Erbil'deki Bahırka Çadır Kampı'ndaki anneler için mesai, sabahın erken saatlerinde çadırı, etrafını temizlemek ve kahvaltı hazırlamakla başlıyor. Anneler, kampın girişindeki ortak çeşmeden plastik bidonlarla omuzlarında taşıdıkları suyla evdeki bulaşıkları ve çamura bulanmış giyecekleri yıkıyor. Anneler, çocuklarının hasta olmaması için ellerinden geleni yaptıklarını ancak çocukların bu soğuk günlerde kolaylıkla hastalandığını belirtti.  

"Bazen bir ay banyo yapamıyoruz"

Kampta ailesiyle kalan 55 yaşındaki Ayşe Yusuf, havaların soğumasının ve yağmurdan dolayı oluşan çamurun kamptaki zorlukları ikiye katladığını söyledi. 

Kamptaki banyoların çadır sakinlerine yetmediğini anlatan Yusuf, "İnsanların banyo yapmak için kavgalarına şahit oluyoruz. Çünkü yeteri kadar su yok" dedi. 

Kamp yaşamının zorlu ve en zahmetli işlerini kadınların yaptıklarını ifade eden Yusuf, özellikle çamurda oynayan çocukların sürekli kirlenen kıyafetlerinin kendileri için sıkıntı olduğunu kaydetti.  

Yemek hazırlama, çadırın temizliği, çamaşır ve bulaşık yıkama işlerinin kendilerini çok yorduğunu dile getiren Yusuf, şöyle konuştu:

"Kıyafet yıkayabileceğim yer olmadığı için çadırın önüne koyduğum plastik leğenlerde yıkıyorum. Su buz gibi olduğu için ellerimiz çatlıyor. Bazen bir ay banyo yapamadığımız zamanlar oluyor. Hastalık ne olursa olsun baş ağrısı ilacı veriyorlar. Kocamın iki gözü görmüyor. Burada yaşamak çok zor biran önce evimize dönmek istiyoruz. Günde dört ekmek veriliyor. Çocuklarımız sürekli hastalanıyor."

"8 aydır kocamdan haber alamıyorum"

Kocası Telafer'de terör örgütü IŞİD tarafından kaçırılan ve aylardır haber alamayan 52 yaşındaki Hatice Muhammet de konuşmaya başladığı sırada gözyaşlarını tutamıyor. 

Telafer'in düşmesinin ardından çocuklarının Necef'e kaçtığını aktaran Muhammet, kampta bir kızı ile yaşadığını söyledi. 

Yaşadığı acı günleri hatırlatan Muhammet, şöyle konuştu:

"Kocam, Telafer'deyken hayvanlara yem vermeye gitti ve bir daha dönmedi. Sonra duyduk ki IŞİD kaçırmış. Biz de bir gün sonra mecburen Telafer'den kaçtık. Şimdi gece gündüz eşimin arkasından ağlıyorum. 8 aydır kocamdan haber alamıyorum. Hayatta olup olmadığını da bilmiyorum."

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ndeki (IKBY) kamplarda yaklaşık bir milyon 600 bin sığınmacı bulunuyor. Çoğu çocuk ve kadınların barındığı kamplara yapılan yardımların yetersiz olduğunu IKBY'deki yöneticiler, sık sık dile getiriyor. 

AA

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.