Kalp ameliyatında bir ilk

Kalp ameliyatında bir ilk

Göğüs Yarılarak Yapılan Kalp Ameliyatı Tarihe Karışıyor.

Koltuk altından 6 santimlik bir kesiyle yapmış oldukları ameliyatla klasik kalp ameliyatlarının taşıdığı tüm riskleri ortadan kaldırdıklarını söyleyen Mahmut Akyıldız, “bu yöntemde kesinlikte kas ve kemik kesilmiyor. Kaburgaların arasından girerek, hastanın kalp kapaklarını değiştiriyoruz. Yine kalp içindeki delikleri kapatıyoruz. Tümörleri çıkartıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Bu yöntemin avantajlarını; 15-20 gün sonra yaranın kaybolması, hastanın ayna kullanmadan yarayı görememesi, istediği gibi yatabilmesi, rahatlıkla aksırıp öksürebilmesi olarak sıralayan Akyıldız, “koltuk altı kalp ameliyatları özellikle yaşlı hastalarda, sırt üstü yatamayan ve kemik erimesi olan insanlarda beklenin üstünde bir rahatlamaya neden oluyor” dedi.

Yöntemin yeni olduğunu ve yurt dışında duyulmasıyla insanların ülkemize geldiğini söyleyen Akyıldız, “yöntem; hem kozmetik olması, hem de hasta için ciddi bir konfor sağlaması açısından önemli bir teknik. İnşallah her geçen gün tekniği geliştiriyoruz. Bundan sonraki dönemde inşallah bu devri bitireceğiz” şeklinde konuştu.

HER YAŞTA HASTAYA YAPILABİLİR Mİ?

Klasik yöntemde hastalar, uzun yoğun bakım sürecinin ardından 1.5 ay boyunca sırtüstü yatar halde iyileşmeyi beklerken, yeni yöntemde ameliyattan birkaç gün sonra yürüyebiliyor. Enfeksiyon ihtimalinin de düşük olduğu bu yöntemde, özellikle kadınların ameliyat izi nedeniyle yaşadığı estetik kaygısı ortadan kalkıyor.

Bu ameliyatların 7'den 70'e kadın erkek ve çocuk tüm hastalara uygulanabildiğini ifade eden Akyıldız, "Bu yöntemde kemik kesme işlemi uygulanmaz. Hasta klasik yöntemin aksine 1,5 ay boyunca sırt üstü yatmaz. Rahatça öksürebilir, kemiğin açılması söz konusu değildir" dedi.       

Koltuk altından girilerek yapılan ameliyatları uygun vakalarda artık rutin olarak uyguladıklarını belirten Akyıldız özellikle ileri yaşta ve risk düzeyi yüksek hastalarda olumlu sonuçlar vermesi nedeniyle gittikçe yaygınlaşacağını söyleyerek şöyle konuştu:

“Genç hastalar için estetik, insizyonun görülmemesi ön planda; yaşlı hastalar için özellikle kemik erimesi olan hastalarda sternumun (iman tahtası kemiğinin) operasyon sonrası oynamaması, infeksiyon riskinin daha az olması, daha erken hareketlenme ve sırtüstü yatma zorunluluğunun olmamasını çok büyük avantajları olarak sayabilirim.

haber7

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.