İslâm Avrupa’nın gündeminde

İslâm Avrupa’nın gündeminde

Fransa’da karikatür dergisine yönelik saldırıların ardından İslâm Avrupa gündeminden düşmüyor. Saldırılar bahanesi ile artan İslamofobik söylemlere, Avrupalı yöneticilerden cevap geliyor.

7 Ocak tarihinde Fransa’da bütün dinlere yönelik hakaret ihtiva eden karikatür dergisine yönelik saldırıların ardından Avrupa’da arttırılmaya çalışılan İslamofobi’ye yine Avrupalı yöneticiler karşı çıkıyor.

Alman Haber Ajansı DPA’ya Paris’teki terör saldırılarına ilişkin açıklamalarda bulunan Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, Paris’te, Berlin’de ve başka yerlerdeki Müslümanlar’ın topluma ait olduklarını ve azınlıkta olan teröristler tarafından toplumu böldürmeyeceklerini gösterdiklerini kaydetti. “Farklı köken ve inanca sahip insanlar birleşirse, insaniyeti ve hukuku savunmak istediğini ifade ederse, bu tam da saldırganların zayıflatmak istediği şeyi güçlendirir” diyen Gauck, Berlin’de Brandenburg Kapısı’nda yapılan gösteride Müslüman organizasyonların İslam adına terör eylemlerinin yapılmasını kınadıklarına, basın ve ifade özgürlüğünü savunduklarına dikkat çekti. 

İslâm ile İslâmcılık arasındaki fark anlaşılmalı

Almanya’daki iç istihbarat servisi Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın Başkanı Hans Georg Maassen ise dikkat çeken yorumlarda bulundu. Almanya Yabancı Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği sohbet toplantısına katılarak Berlin’de görev yapan yabancı gazetecilerin sorularını cevaplayan Massen, Masssen, ‘İslâm’ ile ‘İslâmcılık’ arasındaki farkı iyi anlamak gerektiğini söyledi.

Almanya’da 7 bin kadar “Selefi” bulunduğunu ve bu sayının arttığını belirten Maassen, bu kişilerin yüzde 10 kadarının göçmen kökenli olmayan Alman ve yaklaşık yüzde 10’unun kadın olduğunu açıkladı. Masssen, 100 kadar grup ve yapılanmanın izlendiğini bildirdi. Masssen, ‘İslâm’ ile ‘İslâmcılık’ arasındaki farkı iyi anlamak gerektiğini, Almanya’daki ‘Selefi’ grupların maddi kaynaklarını araştırdıklarını ve Körfez ülkelerinden maddî yardım geldiğini tesbit ettiklerini aktardı. Maassen, bu maddî yardımların şahısların bağışlarından oluştuğunu ve herhangi bir devlet ile organik bağı bulunmadığını belirtti.

Norveç’te sünnete destek 

Norveç hükumetinin Haziran 2014’te meclise sunarak yasalaştırdığı tasarıyla, 1 Ocak 2015 tarihinden itibaren ülkedeki bütün hastanelerin sünnet hizmeti vermesi zorunlu oldu. Hükümetin bu kararı Norveç’te tartışmalara sebep oldu. Norveç hükumetinin hastanelere sünnet hizmeti vermeyi zorunlu tutan yasasına ilişkin tepkileri değerlendiren Akershus Üniversite Hastanesi Üroloji Kliniği Başhekimi Anja Lövvik, dini bir ritüeli ahlâkî bulup bulmamanın doktorların işi olmadığını söyledi.

Sünnet hizmetinin bütün hastanelerde verilmesinin zorunlu olması ve uygulamaya yönelik doktorların “sünneti ahlâkî  bulmadıkları ve bebeklere cerrahi operasyon yapmanın riskli olacağına” ilişkin Norveç basınında çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını ifade eden Lövvik, hastanelerin kapasitesine dikkati çekerek, “Biz sadece kapasite bakımından hastanenin zor durumda kalacağını belirttik. Kesinlikle ‘ahlâkî  bulmuyoruz’ şeklinde bir açıklama yapmadık” diye konuştu. 

Haberler 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.