İslam Alemi ve Risale-i Nur

Risale-i Nur, bütün dünyaya yayılmış ve insanların istifadesi için 50 civarında dile tercüme edilmiş, bu vesile ile birçok insan istifade etmiş ve müslüman olmuşlardır. Daha önce mütali olduğumuz gibi, Risale Haber'de yayınlanan röportajlarda da bu eserlerin tesir sahasını kısmen okuduk.

Mısır’da yapılan Risale-i Nur sempozyumunda islam alimleri konuşmalarında  önemli bir noktaya işaret ediyorlardı. Diğer Kur’an tefsirlerinden çok farklı bir hususa parmak basıyorlardı. Bu hususiyet ise çok orjinaldi. Başka tefsirler, Kur'an-ı Kerimi ayet ayet veya kelime kelime izah ve tefsir ediyorlar. Risale-i Nur ise Kur’an’ın tefsirini harfe indirmiş, yani, kelimedeki harflerin ifade ve işaret ettiği manaları gösteriyor. Onun için bu eserler çok etkili ve çekici bir usluba sahiptir. Bütün insanlığın, özellikle islam aleminin bunlara çok ihtiyacı olduğunu ifade ediyorlardı.

İslam alimleri, aslı arapça yazılan İşaratü’l-İ’cazı okuyunca hayran kalıyorlar. İslam alemindeki bu halka gittikçe genişliyor.
Bunu te’yid eden misallerden birkaç taneyi Üstad’dan takip edebiliriz:

1-“Ey insanlar ibadet ediniz. (Bakara Suresi,21) cümlesi mü’min, kâfir ve münafıklara hitap ettiği gibi, bunların geçmiş, mevcut zaman ve gelecek bütün hal ve fertlerine de hitap ediyor.
“İbadet ediniz” çoğulu ifade eden “vav” harfi kamil mü’minler için ibadetlerine sebatla devama, orta derecede olan bir müslümana da ibadetlerini artırmalarına, kafirlere de, önce imanın şartı olan iman etmekle ibadet etmelerine, münafıklar için de, ihlas ile ibadet etmelerine emirdir. Bir kelime ve ondaki “vav” harfinin ifade ettiği mananın bir kısmını üstad ifade ediyor.  

2-“Yeri size döşek yaptı” (Bakara Suresi,22). Cümlesindekindeki “lam” harfinin arap gramerine göre sebebiyet ifade ettiğini, insanlara has değil, onların vesilesi ve sebebiyle yaratıldığını ifade ediyor. Yani insanın şerefine yaratılmış, diğer varlıklar da tebean istifade ediyorlar. Dolayısıyla insan istifadesinden geri kalan şeyler değerleniyor, dolayısıyla israf da olmuyor. 
İnsan, varlıklar içinde en şerefli ve kiymetli ve Allah(c.c) yanında en değerli varlık olduğu için alemin yaratılışın yegane sebebi olmuştur. Kainattaki bütün faideler yalnız insan için olduğu manasına gelmez. Onun şerefine verilen alemdeki ziyafetten başkalarının da istifade etmesine mani bir şey yoktur. Bu ve bunun gibi manaları bir tek harf olan “lam” ifade ediyor.

3-“Ve gökten de size bir su indirip onunla türlü meyvelerden ve mahsullerden size rızık ve sair gıdaları çıkardı”(a.g.a) ayetindeki “bihi” kelimesindeki “ba” harfi, “sebebiyet ile beraber ilsak manasınadır.”(İ.İ’caz157)
 Meyvelerin meydana gelmesine sebep olan su, aynı zamanda meyvelere bitişik, karışık ve yapışık olduğu için taze kalmalarına da vesiledir. Eğer su meyvelerle içiçe, yapışık olmasaydı, meyveler hemen kuruyacaklardı. Bu manayı yalnız “ba” harfi vermektedir. 

4-“Rizken” kelimesi elif-lam ile, yani marife ile, yani bilinen ifade ile değil, nekre, yani tenvin ile, yani meşhul olarak ifadesinde de şu mana vardır: “Bu rızkın nereden ve ne ile husule geldiği size meçhul olduğuna işarettir. (İ.İ’caz 157).
Yalnız tenvin (iki üstün) bu manayı ifham ediyor.

Risale-i Nur bu minval üzere kaleme alınmış orijinal bir tefsirdir. Cenab-ı Hak hakkıyla istifade etmeyi nasip etsin. Amin.

[email protected]

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.