İhtiyarlar ve mânevî bakım

Korkutur ihtiyarlık, ölüm yakın; gelecek,
Bu nazenin bedene, kara toprak serecek.

Dünyadan firak, sevdiklerinden iftirak,
Sarsar âcîz bedeni, geçmişe bakar; ağlayarak.
 
Önce Yarattı zâif, sonradan kavî kıldı,
Ömrünün son deminde; mukavemet yıkıldı.
 
Âciz düştü yavaş-yavaş, tavattun etti dertler,
Çâre olmadı, yazık; O koskoca servetler.

Hiç bitmeyecek gibi, ebedî sandık ömrü,
İnsan bilmez bunları, bu hakikate kör mü?

Akıl geldi başa, lâkin; Nakdi ömür oldu heba,
Yaşlılığa deyiverdik; ehlen-sehlen merhaba.

Yaşlanma kaçınılmaz, Mânevî bakım lâzım,
Bu Dünyaya bir lazımsa; Ahiret binler lâzım.

Kendi ihtiyarlığı, zamanın ihtiyarlığı,
Bir de eklenince Dünyanın ihtiyarlığı,
Bîçarenin dibe vurur, zengin fukaralığı.

ihtiyar-001.jpg

Evet, biz gidiyoruz, aldanmakta fayda yok,
Değişmez hakîkate, gözünü kapatan çok.

Her gün bir hücre, ölüyor bu bina hanesinden,
Bir gül gibi soluyor, beden mevhûbesinden.
 
Bulmasın bizi ölüm, menhiyatın başında,
Rezil etmesin Rabbim, bu ihtiyar yaşımda.

Aklı mukayyet kılsın, Bunaltmasın Rabbimiz,
Sâlim bir akıl ile; yaşlanmaya tâlibiz.
  
Sevkiyat var, bu Dünyadan Ebedî ahirete,
Defteri sağdan alıp, kavuşuruz Cennete.

Gençlik gecesi; Gaflet, İhtiyarlık nedamet,
Gençliğinde kıl ibadet; aman buna devam et.

Bekler seni; Ebedî, bir Gençliğin muştusu,
İmanlı bir ihtiyarın, olmaz ölüm korkusu.
 
Bir mükâfat yeri vardır, O da Cennettir elbet,
Cennet ile taçlanmak; Ne büyükçe bir devlet.

O’nun Rabbi Rahîmi; İhzâr etti ahireti,
Sabrederek kazandı; Mükâfâten Cenneti.
 
Ricalar, rücû eder; Teselliler Kur’an’dan,
Mahrum kılmasın Rabbim; Bizi Nur-u Îmandan. 

Âhiret var Bâkidir, Dünyadan daha güzel,
Hakîm, Kerîm Rabbimiz var; İhsanı bize özel.

Evlerin bereketi, beli bükük ihtiyar,
Başköşeye oturt Onu; Rıza birden bine çıkar.
 
Def’ olunsun belâlar, onların sayesinde,
Torunlar halka tutsun, onların çevresinde.

Nasıl saygı gösterirsen, öyle saygı görürsün,
Kendi geleceğini; ellerinle örürsün.
 
İhtiyar ve İhtiyare, mahzûn, garip kalmasın,
Gelin sahip çıkalım, Onlar; hiiiç bunalmasın…

***

İhtiyarlar Risalesi'nde yirmi altı rica var. Burada neden "rica" kelimesi tercih edilmiştir?

Rica (Reca): Kelime olarak emel, ümit, yalvarmak, istek, arzu, dilek gibi manalara geliyor. Buradaki manası; ümit anlamındadır. İhtiyarlar, dünyadan ümidini kesmiş, sağlıkları ve hayat maddeleri tükenmeye yüz tutmuş, kabrin ağzına yaklaştığı bir hengamda; bir necat, bir nur, bir kurtuluş arıyorlar.

Kalpleri bütün şiddeti ile hiçlik ve fenadan ürküp, ebedi bir hayata müteveccih iken; iman nuru imdatlarına yetişiyor. "Merak etmeyin kabir hiçlik ve yokluk kuyusu değil, saadet-i ebediyenin başlangıcı ve girişidir. Ölüm, sonsuzluk hayatına açılan bir penceredir, öyle ise bu ihtiyar ve perişan halinizden ümitsizliğe düşmeyin, ümit var olun." mealinde; uzun bir cevap niteliğindedir ricalar.

Her bir rica bir ümit penceresi hükmündedir. Yani her bir rica ayrı bir ümit esenliğidir, ihtiyarlar için.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.