Gününün ortalama 6 saatini televizyon, 3 saatini internet başında geçiren Türk insanı kitap okumaya sadece 1 dakika ayırıyor" açıklamasında bulundu.
 
Türkiye Hızlı Okuma Şampiyonu Cahit Şimşek, bir okuyucunun dakikada ortalama 150-180 kelime okuduğunu belirterek, "Oysa bilgi çağı aydınları, bu ortalamanın dakikada 600-800 kelime olması gerektiğini belirtiyor. Üstelik insanlar için alan okumaları, belirli yayınları sürekli izlemeleri de yeterli olmuyor. Her zaman gündeme hakim olmaları, hızlı okuyarak hızlı yorumlamaları bekleniyor. Bunun için hızlı okumak bugün yaşamımızı kolaylaştıracak bir araç" dedi.

Şimşek, yaptığı açıklamada, okuma alışkanlığının, çocukluktan yetişkinliğe kadar sevilen, ilgi duyulan alanla ilgili okumakla sağlanabileceğini söyledi.

Okuma alışkanlığı için, işe kitabın sevdirilerek başlanması gerektiğini dile getiren Şimşek, ailenin akşam saatlerinde dizi izlemek yerine kitap okuma saati koymasının çocuklara kitap okuma konusunda kalıcı etkiler kazandıracağını ifade etti.

Şimşek, kitap okuyan çocuklarla arkadaşlık eden bireylerin okuma alışkanlıklarının yüksek olduğunun yapılan araştırmalarda ortaya çıktığını aktardı.

Okuma sırasında motivasyonun sadece bilgiye değil, duygu ve inanca dayandığını, okumalarda en verimli olunan dakikaların hayal ile bilginin buluşturulduğu noktalar olduğunu anlatan Şimşek, okumada sakinliğin kişiyi başarıya götüren en büyük etken olduğunu kaydetti.

Şimşek, okuma konusunda "anlayarak hızlı okuma" hakimiyetinin en önemli kazanımlardan biri olduğunun altını çizerek, hızlı okumanın otomatik olarak dikkati ve motivasyonu da arttırdığını bildirdi.

"Az zamanda çok kitap okumak mümkün"

Şimşek, az zamanda çok kitap okumanın mümkün olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Ortalama bir okuyucu, dakikada 150-180 kelime okur. Oysa bilgi çağı aydınları, bu ortalamanın dakikada 600-800 kelime olması gerektiğini belirtiyor. Üstelik insanlar için alan okumaları, belirli yayınları sürekli izlemeleri de yeterli olmuyor. Her zaman gündeme hakim olmaları, hızlı okuyarak hızlı yorumlamaları bekleniyor. Bunun için hızlı okumak bugün yaşamımızı kolaylaştıracak bir araç. 'Anlayarak hızlı okuma' yöntemleriyle yaşam kalitesinin arttığını, okumanın yanı sıra akıcı düşünme, konuşma, yazma ve yorumlama becerilerinin geliştiğini, entelektüel birikiminin insana bambaşka kapılar açtığını görebilirsiniz. Kaç yaşında olursanız olun, eğitim yaşamınızda sizi yüksek performans gerektiren çok sayıda sınav bekliyor. Peki, çoğu insanın bu çok önemli sınavlarda dikkatsizlikten veya okuduğunu anlayamamaktan dolayı performansının altında başarı gösteriyor. Dikkati ve odaklanmayı hızlı okuma ile birleştirerek dakikada 600 kelime okumak artık hayal değil."

"Kısa mesaj kültürü, kitaplardan sıkılma belirtisini ortaya çıkarıyor"

Şimşek, internet üzerinden çok fazlı veri okunmasına da değinerek, "İnternetteki sayfaların genel yapısı resim, büyük puntolarla yazının ana fikrinin verilmesi veya başlıklar şeklinde. Bu sayfaları okumaya başlayan kişi yüzlerce sayfayı tararken hızlı bir şekilde resim, büyük puntolu yazı arıyor. Bu şekilde bir davranış ve beyin okuma alışkanlığı kazanıyor. Kitap okuma alışkanlığı olan bu kişi kitaba döndüğünde kitapta da aynı formatı arıyor ve kısmen kitabın bu halini okumaktan vazgeçiyor. Özellikle cep telefonlarındaki kısa mesaj kültürü ve istedikleri veriye hızlı ve kolay ulaşma alışkanlığı, insanlarda sayfalar süren kitaplardan sıkılma belirtisini ortaya çıkartıyor. Diğer taraftan hiç kitap okumayan insanlar, internetin bu yapısından dolayı bir şeyler okumaya başlıyor. Ama ne kadar doğru bilgiye ulaşıyorlar bu nokta tartışılabilir. Yani teknolojiye baktığınız yere göre artısı ve eksisi var" değerlendirmesinde bulundu.

"Türkiye'de e-kitap okuyuculuğu artıyor"

Araştırmalara göre, Türkiye'de e-kitap okuyuculuğunun giderek arttığına işaret eden Şimşek, "Güne başladığınızda zamanınız sınırlı ise tabletinizden hızlı bir şekilde başlıklara bakar, ilginizi çeken şeylere göz atarsınız. Birikmiş işlerinize başlamadan önce elektronik postalarınızı kontrol ediyorsunuz. Kişiye günde ortalama 100 elektronik posta geliyor, kişi maillerini hızlıca kontrol edip geçiyor. Teknoloji okumayı daha da hayatın içine çekiyor. Fakat asıl soru 'Ne kadar uzun odaklanabiliyoruz?' Çok fazla uyarıcıya maruz kalmamız odaklanmayı direk dağıtmakta ve okuma sürelerini kısaltmaktadır" diye konuştu.

Şimşek, teknolojinin geliştiğini, ihtiyaçlar ve insanlar değiştiğine dikkati çekerek, "Değişmeyen bir şey var ki o da bizim algı ve okuma hızımız. Amacımız yarının dünyasında herkesin çeşitli dergi, gazete, kitap ve araştırmalardaki yazıları hızlı ve kolay anlamasını sağlamak" dedi.

"Okuyan bir orta neslimiz var"

Türkiye İstatistik Kurumu raporuna göre, Türkiye'nin kitap okuma sıralamasında dünyada 86'ncı sırada yer aldığı aktaran Şimşek, gününün ortalama 6 saatini televizyon, 3 saatini internet başında geçiren Türk insanının kitap okumaya sadece 1 dakika ayırdığını, Avrupa'da yüzde 21 olan kitap okuma oranının Türkiye'de binde 1 olduğunu söyledi.

Şimşek, Türkiye'de geçen yıl 42 bin 655 kitap yayımlandığını, yayımlanan materyallerin sayısının geçen yıl 2012'ye göre yüzde 11,1 arttığını, en yüksek artışın ise yüzde 537 ile elektronik kitaplarda (DVD, VCD, CD) gerçekleştiğini bildirdi.

Türk toplumunun paylaşıma açık olduğunu dile getiren Şimşek, "Bu yüzden kitap değiştirme oranımız da çok fazla. Bir kitabı 10 kişinin okuduğu bir ülkedeyiz. Ya da bir otobüste bir gazeteyi bütün otobüsün okumaya çalıştığını hepimiz görmekteyiz. İstatistikler bazen gerçek sonuçları doğurmayabilir. Okuyan bir orta neslimiz olduğunu düşünüyorum. Kitap ya da e-kitap ne olursa olsun bu alanda etkileşime açıklar. Gençlerin okumaları da online ortamda yoğunlaşmakta. Okumayı yaşam biçimi haline getirme noktasında çok yolumuz var" ifadelerini kullandı.

AA