İslam'ın Hırvatistan'da resmi din olarak kabul edilmesinin 100. yıl dönümü münasebetiyle başkent Zagreb'deki Hırvat Ulusal Tiyatrosu'nda özel program düzenlendi.

Hırvatistan İslam Birliğince düzenlenen ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı program, Hırvatistan milli marşının okunması ve Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Programda konuşan Hırvatistan Cumhurbaşkanı Kolinda Grabar Kitarovic, sözlerine "Es-selamu aleykum" diyerek başlarken, bu anlamlı günün Hırvatistan'daki Müslümanlar kadar, Hırvatistan devleti için de büyük öneme sahip olduğunu söyledi.

İslam'ın Hırvatistan'da resmi din olarak kabul edilmesinin medeniyetleşme ve eşitliğin sağlanması anlamında önemli bir adım olduğunu kaydeden Kitarovic, Müslümanların Hırvatistan toplumun ve kültürünün vazgeçilmez bir parçası olduğunu vurguladı.

Hırvatistan'da kültürden spora, sanattan siyasete, bilimden eğitime birçok alanın Müslüman vatandaşlar olmaksızın düşünülemeyeceğini belirten Kitarovic, mevcut kabinede Kültür Bakanı olarak görev yapan Zlatko Hasanbegovic'in de bu isimlerden biri olduğunu aktardı.

"Müslümanlarla ilişkilerde Hırvatistan, Avrupa toplumuna örnek olabilir"

Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Bakir İzzetbegovic de Hırvatistan'ın ülkedeki Müslümanlarla ilişkilerin kurulması noktasında tüm Avrupa toplumuna örnek olabileceğini belirterek, "Bazı Avrupa ülkelerinde Müslümanlar kimliklerini ve ibadet haklarını korumak için zorluklar yaşarken, Hırvatistan'da yaşayan Müslümanlar bu haklara sahip." diye konuştu.

İzzetbegovic, Hırvatistan'ın ülkedeki İslam cemiyetinin statüsüne yaklaşımının diğer Avrupa ülkelerine de ilham vermesi gerektiğini söyledi.

Hırvatistan'da yaşayan Müslüman Boşnakların birçok kez bu ülkeye bağlılıklarını farklı şekillerde ortaya koyduklarını aktaran İzzetbegovic, Hırvatistan'ın bağımsızlık mücadelesine de 25 bine yakın Müslüman vatandaşın katıldığını anımsattı.

İzzetbegovic, Bosna Hersek ve Hırvatistan'daki Müslümanların birçok kez topluma entegrasyon konusunda diğer ülkelerce örnek gösterildiğini söyleyerek, "Avrupa, kendi medeniyet ve kültür mirasından tüm İslam etkisini kenara atmak isterse, üzerine kurulu olduğu temelleri de yıkmış olur." dedi.

"İslam barış ve sevgi dinidir"

Hırvatistan Meclis Başkanı Zeljko Reiner de ülkedeki Müslümanların, Hırvatistan kimliğinin vazgeçilmez bir parçası olduğunu belirterek, ülkedeki Müslümanların yıllar boyunca birçok alanda Hırvatistan'ın gelişmesine önemli katkı sağladığını söyledi.

Bugün dünyanın sığınmacı krizi ve terörist eylemler gibi birçok sorunla mücadele ettiğini ve bazı azınlık grupların İslam adına savaştığını öne sürdüğünü aktaran Reiner, İslam'ın şiddet değil, barış ve sevgi dini olduğunu vurguladı.

Hırvatistan Başbakanı Tihomir Oreskovic ise hükümet olarak İslam Birliği ile sürdürdükleri iyi işbirliğinin gelecekte de devam edeceğini belirterek, ülkedeki kültür zenginliğinin önemine işaret etti.

Hırvatistan'ın bağımsızlık mücadelesinde çok sayıda Müslümanın da ülkeyi savunurken canını feda ettiğini anımsatan Oreskovic, "Bunu hiçbir zaman unutmayacağız." dedi.

Oreskovic, Hırvatistan'ın, 2013 yılında AB üyesi olmasının ardından birçok üye ülkeye birçok alanda model olabileceği yorumlarının yapıldığını kaydederek, "Özellikle devlet ile İslam Birliği'nin iyi ilişkisi konusunda örnek teşkil edebiliriz." ifadesini kullandı.

Zagreb Belediye Başkanı Milan Bandic de Doğu ve Batı toplumlarına Zagreb'e gelerek bir arada nasıl yaşandığını görmeleri çağrısında bulunarak, "Zagreb'de Süleyman'a da Milan'a da yer var." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür

Bosna Hersek İslam Birliği Başkanı Husein Kavazovic, güzel bir vesileyle bugün bir araya geldiklerini ifade ederek, İslam'ın resmi bir din olarak Hırvatistan Meclisi'nde kabul edilmesinin büyük öneme sahip olduğunu vurguladı.

Ülkedeki Müslümanların Hırvatistan'da kendilerini evlerinde hissettiğini ve özgürce ibadetlerini yerine getirebildiğini söyleyen Kavazovic, 1987 yılında Zagreb Camisi'nin açılmasının Zagreb'in ve Zagreblilerin misafirperverliğinin göstergesi olduğunu ifade etti.

Kavazovic, Bosna'daki savaşta da Hırvatistan'ın, zulümden kaçan Bosnalı Müslümanlara kapılarını açtığını kaydederek, Bosnalı Müslümanların bunu hiçbir zaman unutmayacağını söyledi.

Hırvatistan İslam Birliği Meşihati Başkanı ve Zagreb Müftüsü Aziz Hasanovic, Hırvatistan İslam Birliği'nin 100 yıllık varlığı boyunca her zaman yapıcı bir rol üstlendiğini vurgulayarak, Hırvatistan'ın bağımsızlık mücadelesi verdiği 1990'lı yıllardaki savaşta bin 180 Müslüman vatandaşın ülkesi için canını feda ettiğini söyledi.

İslam Birliği'ne verdiği destek için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür eden Hasanovic, Erdoğan'ın İslam'ın Hırvatistan'da resmi din olarak kabulünün 100. yılı münasebetiyle düzenlenen programa katılmasının hem Hırvatistan İslam Birliği'ne hem de Hırvatistan devletine dostluğunun göstergesi olduğunu ifade etti.

Zagreb Filarmoni Orkestrası'nın performansıyla sona eren programa bakanlar, büyükelçiler, belediye başkanları, farklı dinlerin temsilcileri ve çok sayıda konuk katıldı.

ERDOĞAN'IN KONUŞMASI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı konuşmada, Hırvatistan topraklarının İslamiyet'le tanışmasının eskilere dayandığını, yüzyıllar boyunca Müslümanların bu topraklarda barış, huzur ve güven içinde yaşadıklarını söyledi.

Hırvatistan'ın 1991 yılında bağımsızlığını kazanmasının ardından herkes gibi Müslümanların yaşadığı sıkıntıların da sona erdiğini ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bugün Hırvatistan'da özgür bir şekilde dini vazifelerini yerine getirdiklerini, hiçbir ayrımcılığa maruz kalmadan huzur içinde yaşadıklarını görüyoruz. Şüphesiz bu hoşgörü ve özgürlük ortamı sadece Müslümanlara has bir durum değildir, bütün dinler ve kültürler için geçerlidir. 2002 yılında Hırvatistan hükümeti ile Meşihat arasında başlatılan işbirliğin bu noktada son derece önemli olduğuna inanıyorum."

Törende İslam coğrafyasının farklı bölgelerinden misafirlerin bulunduğuna işaret eden Erdoğan, "Her biriniz kendi ülkelerinizde ve toplumlarınızda önemli görevler, ağır mesuliyetler üstleniyorsunuz, bulunduğunuz ülkelerde ayrıştıran değil, kaynaştıran olmanız, birlik ve beraberliği teşvik etmeniz çok önemlidir." dedi.

"Bir arada yaşamaya dair güzel örnekleri konuşmalıyız"
Tasavvufta, çoklukta birlik anlayışı olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bilhassa bu dönemde sizlerin liderliğine, katkısına ve özverili çabalarına çok büyük ihtiyaç var. Şayet siz 'hoşgörü' derseniz, siz 'diyalog' derseniz, samimiyetle bir arada yaşama kültürünü savunursanız, emin olun bizi birbirimize düşürmek isteyen kesimler kendi karanlıklarında boğulacaklardır. Dinler arasındaki münasebetleri tarihin acı hadiseleri üzerinden okumak yanıltıcıdır, yanlıştır. Bugün artık acı olayları değil, bir arada yaşamaya dair güzel örnekleri konuşmalıyız. Bugün Hırvatistan bize bu konuda gerçekten takdir edilmesi, örnek alınması gereken müstesna bir tablo sunuyor. Biz de ülkemizin toplumsal mozaiğini oluşturan farklı dinleri ve kültürleri Türkiye'nin kıymetli bir hazinesi olarak görüyoruz. Bunlar fakirlik değildir, bunlar tam aksine zenginliktir."

Türkiye'nin son 13 yılının ülkedeki tüm toplum kesimlerinin olduğu gibi Hristiyan ve Musevilerin hak ve özgürlüklerinin genişlediği bir dönem olduğuna dikkati çeken Erdoğan, bundan sonra da aynı anlayış ve aynı vizyonla yola devam edeceklerini bildirdi.

Hırvatistan'da İslamiyetin kabulü

Hırvatistan Meclisi, 100 yıl önce bugün, 27 Nisan 1916 tarihinde İslamiyet'i resmi din olarak kabul ederek, ülkedeki diğer dinlerle eşit saydı.

Meclisin 100 yıl önce aldığı bu karar, Hırvatistan İslam Birliği'nin işleyişi açısından büyük bir adım olarak değerlendirilirken aynı zamanda devlet ile İslam Birliği arasındaki ilişkilerin de temelini oluşturdu.

Hırvatistan'da bugün yaklaşık 63 bin Müslüman yaşıyor. Bu, toplam nüfusun yüzde 1,5'ine tekabül ediyor. Ülkedeki Müslümanlar bugün okullarda kendi dinlerini öğrenme hakkına da sahip.