Herşey lisan-ı mahsusuyla Hâlıkını yad eder

Herşey lisan-ı mahsusuyla Hâlıkını yad eder

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim
 
On Üçüncü Pencere
 
وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ  sırrınca, herşey lisan-ı mahsusuyla Hâlıkını yad eder, takdis eder. 
 
Evet, bütün mevcudatın lisan-ı hâl ve kal ile ettiği tesbihat, birtek Zât-ı Mukaddesin vücudunu gösteriyor. Evet, fıtratın şehadeti reddedilmez. Delâlet-i hal ise, hususan çok cihetlerle gelse, şüphe getirmez. 
 
Bak, hadsiz fıtrî şehadeti tazammun eden ve nihayetsiz tarzlarda lisan-ı hâl ile delâlet eden ve mütedahil daireler gibi birtek merkeze bakan şu mevcudatın muntazam suretleri, herbiri birer dildir; ve mevzun heyetleri, herbiri birer lisan-ı şehadettir; ve mükemmel hayatları, herbiri birer lisan-ı tesbihtir ki, Yirmi Dördüncü Sözde kat’î ispat edildiği gibi, o bütün dillerle pek zâhir bir surette tesbihatları ve tahiyyâtları ve birtek Mukaddes Zâta şehadetleri, ziya güneşi gösterdiği gibi, bir Zât-ı Vâcibü’l-Vücud’u gösterir ve kemâl-i ulûhiyetine delâlet eder.
 
(“Hiçbir şey yoktur ki, Onu hamd ile tesbih etmesin.” İsrâ Sûresi, 17:44.)
 
Herşey lisan-ı mahsusuyla Hâlıkını yad eder
 
Günün Risale-i Nur dersi
 
Bismillahirrahmanirrahim
 
On Üçüncü Pencere
 
وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ  sırrınca, herşey lisan-ı mahsusuyla Hâlıkını yad eder, takdis eder. 
 
Evet, bütün mevcudatın lisan-ı hâl ve kal ile ettiği tesbihat, birtek Zât-ı Mukaddesin vücudunu gösteriyor. Evet, fıtratın şehadeti reddedilmez. Delâlet-i hal ise, hususan çok cihetlerle gelse, şüphe getirmez. 
 
Bak, hadsiz fıtrî şehadeti tazammun eden ve nihayetsiz tarzlarda lisan-ı hâl ile delâlet eden ve mütedahil daireler gibi birtek merkeze bakan şu mevcudatın muntazam suretleri, herbiri birer dildir; ve mevzun heyetleri, herbiri birer lisan-ı şehadettir; ve mükemmel hayatları, herbiri birer lisan-ı tesbihtir ki, Yirmi Dördüncü Sözde kat’î ispat edildiği gibi, o bütün dillerle pek zâhir bir surette tesbihatları ve tahiyyâtları ve birtek Mukaddes Zâta şehadetleri, ziya güneşi gösterdiği gibi, bir Zât-ı Vâcibü’l-Vücud’u gösterir ve kemâl-i ulûhiyetine delâlet eder.
 
(“Hiçbir şey yoktur ki, Onu hamd ile tesbih etmesin.” İsrâ Sûresi, 17:44.)
 
Bediüzzaman Said Nursî
 
(Sözler-33. Söz)

 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.