“Hayatı ıskalama lüksün yok”

20-28 Mart tarihlerinde Ankara’da düzenlenen kitap fuarında dikkatimi çekmişti. Yazının başlığı bir kitabın adıdır.
Hayatın, yeniden tasarımı, senaryosu, kurgulanması ve yaşanması hep zihnimi meşgul etmektedir.
İnsanların büyük çoğunluğu hayatta kalmakla hayatı yaşama arasındaki farkın farkında değiller.
Ekran kültürü, çevre, taklit, kulaktan dolma değerleri, referansları, dayanakları belirsiz tanımsız hayatlar. Senaryo ve kurgusu tamamen yalana dayalı âhlâki hiçbir değere dayanmayan, özellikle değerleri bilinçli bir şekilde aşındıran tv dizileri kanal sayısı kadar ekrandan hem maddi hem manevi radyasyon gibi zehir saçıyor.

Hayatın anlamını öğrenmeden ekranların hipnotize ettiği hayat anlayışı uyur-gezer ruhsuz kitleler…
Hayatı ıskaladığımız, farkında olmadığımız temel yaklaşımlar detay sayılabilecek küçük şeylerin altında yatıyor.
Kapağında “Hayatı Iskalama Lüksün Yok” yazılı kitap nice hayatların yaşanmadan ıskalandığını örnekleri ile çok güzel anlatıyor.

Kitapta ilk izlenim dünyevi başarılar konu edildiği gibi anlaşılıyor. Derinliğinde ana fikir, satır aralarında ustalıkla yerleştirilmiş mânevi değerleri de nazara veriyor.
Yazarı çok kısa sayılabilecek tanıtımından ve kitabın konuları vesilesiyle yeri geldikçe verdiği örneklerden tanımaya çalıştım. Günümüz gençliğinin çok işine yarayacak hayat dersleri vardı.
İngilizce öğretmenliği ve üniversitelerde öğretim üyeliği yapmış yazarın radyo programları yaptığını, internet siteleri blog yazarlığı yaptığını, kişisel gelişim alanında seminerler verdiğini öğrenmiş oldum.
Merakımı teskin etmek için tahmini olarak birkaç mail adresine mail atarak iletişim bilgilerine erişmek isteğimi ilettim. Sağolsun hemen cevap verdiler.  Prensip olarak okurlarına telefon numarasını vermediğini belirtmekle beraber cep telefon numarasını da bildirmiş.

Aradım, kitabı için tebriklerimi ilettikten sonra kitabı hakkında değerlendirmelerimi paylaştım. İstifadeli bir diyalog oldu.
Gençlerimiz, hatta her yaştaki insanlarımız hayatı ıskalamadan yaşamak için “Hayatı Iskalama Lüksün Yok” kitabını mutlaka okumalıdırlar. Kitap okumanın önemini, gerekçelerini, sonuçlarını, kazanımlarını çok etkili işlemiş.

Satış tekniklerini her insanın bilmesi gerektiğini, zaten hayatın her alanında her insan her an satış yaptığını yazıyor. Memur müdürüne, işçi patronuna, esnaf müşterisine, öğretmen öğrencisine satış yapıyor.
Satış işi aldatmak değil kolaylaştırmak olarak kabul edilmeli diyor. Hayata hazırlanmak için pazarlama ve satış psikolojisinin bilinmesinin gerekçeleri izah ediliyor.

Firmalar hiçbir eğitim vermeden satış elemanı olarak işe aldıkları insanların çoğunluğunun başarısız olduğu, kalan az elemanlarla devam etmelerinin uzun vadede kendilerine zarar verdiklerini göremiyorlar. Eğitimsiz, acemi satış elamanlarını piyasada bıraktıkları olumsuz imaj sonuçta kısa süreli de olsa çalıştığı firmaya zarar verdiklerine dikkat çekiyor.

Eğitimciler mutlaka satış pazarlama stratejilerini bilmelidir. Zira öğretmek yoktur öğrenmek vardır diyor bu konuda kitap yazmış önemli bir bilim adamı. Öğretmenin fonksiyonu öğrenmek isteyenleri teşvik etmek, öğrenmeyi kolaylaştırmaktır. Öğretmen satış elamanı tekniklerini kullanarak öğrencilerin öğrenmeleri sonundaki kazanımlarını heyecan verici şekilde anlatabilir.

Gençlerin mutlaka öğrencilik yıllarında kartvizitleri olmalı. Hayata hazırlanmak için, hedef belirlemeli, hedef seçtikleri alanda araştırma yapmalıdırlar. İş dünyasının kapıları öğrencileri açıkken mezunlara kapalıdır. Ödev, proje hazırlama, araştırma yapma vesilesi ile her işyerine girmeleri mümkündür. İşyerlerinin çalışanları, ustaları, yöneticileri ile iletişim kurmak hayat eğitimi için çok önemli kazanımlardır.

Televizyona takılıp kalmanın, kitaplardan uzak kalmayı gayet güzel çarpıcı örneklerle açıklamış.
Aile içi iletişim konusunda, evlilik öncesi doğru ve yanlış yaklaşımlar, aşkın yanlış bilinmesi ile sonradan çıkan problemleri göz önüne sermiş.
Arkadaş olmak, arkadaş bulmak, para kazanmak, paranın anlamı ve yönetimi gibi daha hayata dair 77 makaleden oluşan kitap mutlaka okunmalı.

Günümüz insanı, özellikle gençlerimiz en verimli yıllarını hayatı ıskalayarak geçiriyorlar.
Hayatta kalmak ile hayatı yaşamak çok farklı kavramlar. İnsanlar genellikle hayatta kalmak için enerjilerini harcıyorlar. Hayatın her dakikasının değerli olduğunu, dünya ve ahret saadeti hayatı doğru anlamak ve doğru yaşamanın zamanı iyi değerlendirmekten geçtiğini daha iyi anlamak için okunmalı.
Hayatı anlamlı kılmak için insanlar kendine soru sormalı. Doğru sorular, can alıcı soruları sormalı.
Buna şuur diyoruz, farkındalık diyoruz. Farkındalık şuuru için insan kendini tanımalı, hayata dair, “Neciyim? Nerden Geldim?... Nereye gidiyorum?  Vazifem nedir?” sorularına doğru cevapları ararsa hayatta kalmak için değil hayatı yaşamış olur.

Sayın Savaş Şeneli tekrar tebrik ediyor, “Neden” yayınları arasında çıkan kitabını okunmasını www.savassenel.net sitesinden diğer kitap ve yazılarına erişebilmek mümkün olduğunu paylaşıyorum.
Evet sınavlar kazanmak, istediği bir okuldan mezun olup iş bulmanın amacı hayatta kalmak olmamalı. Yüksek idealler, ulvi gayeler, insanlara faydalı olmak, hayır işleri yaparak yaşamak hayattan zevk almaktır. Sadece aç kalmamak ve hayatta kalmak için çalışmak hayatı anlamamak demektir.
Hayatın pratiklerini, hayattaki küçük şeylerle büyük gayeleri birlikte düşünmek hayatı doğru anlamanın şartıdır.

Hayatı gerçekten yaşamak ile ıskalama farkının farkına varmak için “Hayatı Iskalama Lüksün Yok” kitabını bilhassa gençlere öneriyorum. Kitabı yeteri kadar tanıtamadım. En iyisi alıp okumak.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum