Kudra, saldırılarda 432'si çocuk, 243'ü kadın olmak üzere bin 886 kişinin hayatını kaybettiğini, 2 bin 979'u çocuk, bin 903'ü kadın, 9 bin 806 kişinin yaralandığını tespit ettiklerini kaydetti.

 

 

Hamas Siyasi Büro Üyesi Musa Ebu Merzuk, İsrail ile Filistinli gruplar arasında "ateşkesin uzatılmasını öngören bir anlaşmanın" yapılmadığını belirtti. 

 

Ebu Merzuk'un, "Ateşkesin uzatılması üzerine herhangi bir anlaşma yok" açıklamasından saatler sonra ise İsrail, Mısır'ın arabuluculuğunda iki gün önce başlayan ve yarın sabah sona erecek ateşkesin koşulsuz olarak 72 saat daha uzatılmasını kabul ettiği duyuruldu.

 

İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Yigal Palmor, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "İsrail, Mısır'ın ateşkes teklifini koşulsuz olarak  72 saat daha uzatmayı kabul etti. Bu konuyla alakalı Hamas'ın pozisyonunu bilmiyorum. Hamas'la süren müzakereler hakkında açıkça konuşamam. Ortada bir müzakere gerçekleşiyor" dedi.

 

 

İsrail Enformasyon Bakanı Gilad Ardenne de Mısır'da Filistinli gruplarla İsrail arasında yürütülen ateşkes görüşmelerinin sonuç verebileceğini söyledi.

 

Ardenne, İsrail devlet radyosuna yaptığı açıklamada, ateşkes görüşmelerinin sonuç verebileceğini belirterek, "İsrail, Gazze'nin imarına karşı değildir. Ancak Hamas ve İslami Cihad hareketlerinin askeri olarak büyümesine de izin verilmemeli" diye konuştu. 

 

Gazze'yi silahsızlandırma düşüncesine ABD, Mısır ve diğer ülkelerin destek verdiğini kaydeden Ardenne, "Hamas, geçici ateşkesin sona ermesiyle ateş açarsa İsrail ordusu saldırılarda çıtayı yükseltir" ifadesini kullandı.

 

"Hamas'a karşı hiçbir sempatim yok"

 

ABD Başkanı Barack Obama ise ateşkes görüşmelerine ilişkin, "Gazze halkına yönelik fırsatlarda değişimi görmeliyiz. Hamas'a karşı hiçbir sempatim yok. Ama Gazze içerisinde zor şartlar altında mücadele veren sıradan insanlara büyük sempatim var" dedi.

 

Obama, ABD-Afrika Liderleri Zirvesi'nin kapanışında düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in yerleşim yerlerini hedef alan roket saldırılarına karşı kendisini savunma hakkını başından beri desteklediğine dikkati çekti ve Hamas'ı "olağanüstü sorumsuz" davranmakla suçladı.

 

 

"Bence kısa vadeli hedef, roket saldırılarının yeniden başlamayacağından, İsrail hükümetinin bu tünelleri bloke etme çalışmasının tamamlandığından ve bu çatışmanın neticesinde çok kötü hasar gören Gazze'nin yeniden inşasına yardımcı olma sürecine girmiş olduğumuzdan eminlik olmalı. Uzun vadede ise Gazze'nin, özellikle yoğun ve genç nüfusa sahip olması dikkate alındığında, halkına istihdam, ekonomik büyüme gibi bazı fırsatları sağlamada yetersiz kalarak ve dünyadan sürekli izole şekilde hayatını idame ettiremeyeceği yönünde bir farkındalık olmalı." 

 

 

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları nedeniyle Lahey'de yargılanması tartışmalarına ilişkin, "İsrail şimdi burada tam bir zulüm uyguluyor. İnşallah bu yargılamanın olması lazım. Böyle bir şey olursa çok mutlu oluruz. Bu konuda Türkiye olarak bizim tavrımız oldukça net. Dünyada, belki en net tavrı ortaya koyan ülkeyiz"  dedi.

 

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Gazze konusunda sağlanan ateşkesi, süratle insani yardımların iletilmesi ve kalıcı bir ateşkes ve barışın önünü açmak için müzakerelere imkan tanıması açısından fırsat olarak gördüklerini ifade etti.

 

Davutoğlu, son kriz sırasında Gazze'ye yapılan yardımların yaklaşık 8 milyon dolar olduğunu belirtti.

 

Üç günlük ateşkesten istifade ederek neler yapabileceği konusunu da ele aldıklarını kaydeden Davutoğlu, yaralıların alınabilmesi için Mısır ve İsrail nezdinde teşebbüste bulunduklarını söyledi.

 

Davutoğlu, "Tıbbi ekiplerimiz hazır, ambulans uçaklarımız hazır, izin çıktığında bir hava köprüsü ile Mısır veya İsrail üzerinden, havaalanlarından yaralıları alacağız" diye konuştu. Bunun gerçekleşmemesi durumunda tecrübeli doktorların ve cerrahların görev yapacağı bir sahra hastanesinin kurulmasının düşünüldüğünü dile getiren Davutoğlu, "Gazze'ye dönük olarak çok kapsamlı bir insani yardım çerçevemiz hazır" şeklinde konuştu.

 

 

Ürdün Kralı Abdullah, hedeflenen kalıcı ateşkes çalışmaları için Filistin Devlet Başkanı ile Mısır ve Fransa cumhurbaşkanlarıyla görüştü.

 

Ürdün Kraliyet Divanı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Kral Abdullah'ın Kahire'de halihazırda taraflar arasında yürütülen kalıcı ateşkes çalışmaları konusunda İsrail'in kardeş Filistinlilere yaptığı saldırıların son bulması ve iki devletli çözüm için barış müzakerelerinin yeniden başlamasını temenni ettiği kaydedildi.

 

 

İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, Filistinliler ile komşu ülkeler arasındaki ticareti kontrol etmek için Almanya ve AB'den Gazze'ye denetçiler göndermesini istedi.

 

Lieberman, Almanya'nın Bild gazetesine verdiği demeçte, Avrupa'daki lider ülke olarak Almanya’nın Gazze ihtilafında önemli bir rol oynadığını ifade etti. 

 

 

Uluslararası Af Örgütü, İsrail'in Gazze'deki sağlık çalışanlarını ve hastaneleri kasıtlı hedef alan saldırılarına ilişkin sağlam kanıtların bulunduğunu ve acil soruşturma başlatılması gerektiğini bildirdi.

 

Af Örgütü'nden yapılan açıklamada, Gazze'deki 6 sağlık görevlisinin hayatını kaybettiği, İsrail'in saldırılarında ambulans ve hastanelerin hedef aldığı kaydedildi. Açıklamada ayrıca örgütün Ortadoğu ve Kuzey Afrika Programı Direktörü Philip Luther'in şu sözlerine yer verildi:

 

"Ambulans sürücüleri ve diğer sağlık çalışanlarının tanımladıkları, hayat kurtarmaya çalışan iş arkadaşlarının bombalar ve mermilerle öldürüldüğü veya yaralandığı imkansız ortamda çalışmak zorunda olmaları, Gazze'deki hayatın korkunç gerçeğini ortaya koyuyor."

 

 

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer  Üstün, Gazze'ye gitme başvurularına İsrail'den, "savaş ortamı devam ettiği için hiçbir milletten bu tür benzer taleplere karşılık ve hiçbir komisyona izin vermedikleri" yönünde yanıt geldiğini açıkladı.

 

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Gazze saldırılarının, İsrail'in bütçe açığı hedeflerini tehlikeye sokabileceğini savundu. 

 

Fitch'in resmi internet sitesinde yayınlanan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği son saldırıda gerçekleştirilen mali ve ekonomik harcamaların, hükümetin bu yılki bütçe açığı hedefini zora sokabileceği uyarısına yer verildi.

 

 

İngiltere Dışişleri Bakanlığı, Filistinli gruplar ile İsrail arasında varılan ateşkesten ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın bundaki rolünden duyulan memnuniyeti dile getirdi. 

 

İngiltere Dışişleri Bakanlığı'ndan, Dışişleri Bakanı Philip Hammond ile Filistin Devlet Başkanı Abbas'ın görüşmesine ilişkin yapılan açıklamada, "Devlet Başkanı Abbas'la konuşan Philip Hammond, Gazze'deki insani durum ve dehşet verici can kayıplarına ilişkin taziyelerini sundu. Hammond, Abbas'ın 72 saatlik ateşkesin güvence altına alınmasındaki rolünü memnuniyetle karşıladı" denildi.

 

 

Güney Afrika Yüksek Öğrenim Bakanı Blade Nzimande, İsrail'in Filistin'i işgal etmesinin ülkesinde geçmişte yaşanan ırk ayrımcılığı rejiminden daha kötü olduğunu söyledi. 

 

Johannesburg Üniversitesi'nde düzenlenen bir panele katılan ve 2002 yılında Güney Afrika Komünist Partisi heyetiyle Filistin topraklarına gittiğini aktaran Nzimande, "insanlara daima Filistinlilerin neler yaşadıklarını orada bulunmadıkça anlayamayacaklarını" anlatacağını dile getirdi.

 

Nzimande, panele katılan kalabalığa hitaben yaptığı konuşmada, İsrail'in suyu bir silah olarak kullandığını, günlerce kestiğini ifade ederek, ziyareti sırasında Gazze'nin hayalet şehir gibi göründüğünü, bomba ve saldırı seslerinin kendileri için alışılmadık bir şey olduğunu belirtti.

 

 

İsrail ile Filistinli direniş grupları arasındaki ateşkes müzakereleri, Mısır'ın başkenti Kahire'de devam ediyor.

 

Taraflar arasında salı günü saat 08.00'de başlayan ve yarın sabah sona ermesi beklenen ateşkesin İsrail tarafından koşulsuz olarak 72 saat daha uzatılmasının kabu edildiği yönünde yapılan açıklama, anlaşmaya varılması yolunda umutları arttırıyor.

 

Ateşkes görüşmelerinin sürdüğü başkent Kahire'deki bir otelde gerçekleşen toplantılarda Mısırlı arabulucular, taraflarla tek tek görüşüp talepleri dinliyor.

 

Filistin tarafı, "İsrail güçlerinin Gazze'den çıkarak saldırı öncesindeki bölgelere çekilmesi, 2012'deki İsrail saldırıları sonrasında üzerinde anlaşma sağlanan protokole geri dönülmesi, Gazzeli balıkçıların avlanmasına izin verilmesi, İsrail ile Gazze arasındaki tampon bölgenin ortadan kaldırılması, daha önce serbest bırakıldıktan sonra yeniden tutuklanan Filistinlilerin salıverilmesi ve son dönemde tutuklanan Filistinli milletvekillerinin ile İsrail'in sözünü verdiği 4. grup Filistinli tutsakların serbest bırakılması, uluslararası kamuoyu ve Arap dünyasının İsrail'in saldırılarının tekrar edilmeyeceği konusunda garanti vermesi" taleplerini dile getiriyor.

 

İsrail'in ise "Hamas'ın ateşkese uyması ve silah bırakması karşılığında Gazze'nin imar edilmesinden" oluşan 2 temel talepte bulunduğu belirtiliyor.

 

İsrail ile Filistinli direniş grupları, Mısır'ın ortaya koyduğu ve "Karşılıklı saldırıların durdurulması, sınır kapılarının açılması ve mal ile insan geçişlerinin kolaylaştırılması" maddelerinden oluşan ateşkes girişimini temel alacaklarını ifade ediyor. 

 

Ateşkes müzakerelerine İsrail ve Filistin'den üst düzey yetkililer katılıyor.

 

Müzakerelerde Filistin tarafını, Hamas yöneticilerinden Musa Ebu Merzuk, İzzet er-Reşak, Muhammed Nasr, Imad el-Alemi, Halil el-Hayya, İslami Cihad yöneticilerinden Halid el-Batş ve Ziyad en-Nehhale, Demokratik Kurtuluş Cephesi Genel Sekreter Yardımcısı Kays Abdulkerim, Fetih'in üst düzey yetkililerinden Azzam el-Ahmed, Filistin Milli İstihbarat Şefi Macid Ferec, Filistin Halk Partisi Genel Sekreteri Bessam es-Salihi ve Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nden Mahir et-Tahir temsil ediyor.

 

İsrail heyetinin ise 6 kişiden oluştuğu kaydediliyor. Alınan bilgiye göre, dün Kahire'ye gelen heyetin 3 üyesi, İsrail Genel Güvenlik Servisi Başkanı (Şin Bet) Yoram Cohen, İsrail Savunma Bakanlığı üst düzey yetkilisi Amos Gilad ile Başmüzakereci Yitzhak Molcho'dan oluşuyor.