Öldürülenler arasında kadın ve çocukların sayısının azımsanamayacak seviyelere yükseldiğine dikkati çeken Krahenbühl, İsrail'in kara operasyonuna başlamasının sivil ölümlerini daha çok artıracağı uyarısında bulundu.

 

İsrail hükümetine seslenen Krahenbühl, uluslararası hukuka aykırı saldırıların ve sivillerin hedef alınmasının durdurulmasını istedi.

 

Gezisi sırasında Krahenbühl'a eşlik eden BM İnsani İşler Koordinatörü James Rowley ise saldırıların sivilleri, altyapıyı ve BM'nin desteklediği kurumları hedef almaması gerektiğini vurguladı.

 

Rowley, daha fazla can kaybı yaşanmaması için bir an önce bölgede ateşkes sağlanması çağrısında bulundu.

 

Batı Şeria'da 12 Haziran'da kaybolan 3 Yahudi yerleşimcinin 18 gün sonra ölü bulunmasının ardından Filistinli genç Muhammed Ebu Hudayr, 2 Temmuz'da Yahudi yerleşimciler tarafından kaçırılmış ve yakılarak öldürülmüştü. İsrail, bu olayların ardından 7 Temmuz Pazartesi günü Gazze'ye yönelik "Koruyucu Hat" adı altında operasyon başlattığını duyurmuştu.

 

Saldırılarda şimdiye kadar 175 Filistinlinin hayatını kaybettiği, bin 300'e yakın kişinin yaralandığı belirtilmişti.

 

 

Öte yandan, Toplumsal Bütünlük için Avrupalı Müslüman İnisiyatifi (EMISCO) İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısını kınadı.

 

Merkezi Fransa'nın Strasbourg kentinde bulunan EMISCO'dan yapılan yazılı açıklamada, "örgüt olarak normal şartlarda, ülkeler arasındaki meselelerde taraf olmadıklarını, terörist saldırıları kınamadıkları ve Avrupa dışındaki siyasi anlaşmazlıklar konusunda herhangi bir bildiri yayımladıklarını bildirilirken, Ortadoğu'da yaşananlar karşısında daha fazla sessiz kalamayacakları" kaydedildi.

 

Açıklamada, EMİSCO'nun, hem bölgede yaşananlar konusunda hem de bu gelişmelerin Avrupa'da yaşayan Yahudi ve Müslüman toplumlar açısında doğacak korkunç sonuçları için endişelendiğine dikkati çekildi.

 

Gazze ve İsrail arasında yaşananların daha şimdiden Avrupa'da hem Yahudi düşmanlığını hem İslamafobiyayı tetiklediğine vurgu yapılırken AB'ye, AGİT'e ve Birlemiş Milletler bünyesindeki tüm uluslararası organizasyonlara çatışmaları durdurmaları için çağrıda bulunuldu.

 

EMİSCO, Avrupa medyasından da yanlış kamuoyu oluşturmak adına sürdürdükleri taraflı yayından vazgeçerek meseleye objektif yaklaşmaları talebinde bulundu.

 

Avrupa'daki siyasi liderlerin ve sivil toplum kuruluşlarının da tek taraflı ve yabancı düşmanlığını körükleyecek açıklamalardan kaçınması gerektiğine işaret edildi.

 

Açıklamada, Kudüs'ten Gazze'ye El Halil'den Beerşeva'ya kadar tüm İsrailli ve Filistinlilerin  barış, güven ve huzur içinde yaşama hakkına vurgu yapılırken, Avrupa'daki Müslüman ve Yahudi toplumunun da şiddet olaylarını yatıştırmak için sarfedilen her çabaya destek olması gerektiği kaydedildi.