Filipinler’de İslamiyet'in bin yılı aşkın bir tarihi var. Arapların bu bölgelere ticaret maksadıyla gelmeleri sonucu, İslamiyet ile tanışan bölge halkı, kendi istekleri ile bu yüce dini kabul etmişler ve buralarda büyük medeniyetlerin kurulmasına vesile olmuşlardır.

Bin beş yüzlü yıllarda Filipinler'e ticaret maksadıyla gelen İspanyollar, bu bölgede ezan sesini duyunca "burada da Morolar var" demişler ve bu bölgenin bir ismi de Moro olmuş. Moro ismi, Fas'ın ismi olan Morocco'dan kinaye olarak verilmiştir.

Fas'a komşu olan İspanyollar, Müslümanları Moro olarak isimlendirmişlerdi. Moro ismi de daha çok Filipinler'in güneyinde olan ve Müslümanların yoğun olarak yaşadığı Mindanao bölgesi için kullanılmaktadır.

Müslümanlar için hayat, İspanya tarafından sömürgeleştirildikten sonra çok zorlaştı. Büyük bir Hıristiyanlaştırma ile birlikte, Müslümanlar için de katliamlar başladı.
Bu durum Filipinlerin, İspanya tarafından ABD'ye satılmasına kadar devam etti. Bu dönemde de büyük bir kültürel bombardımana ve asimilasyon politikalarına muhatap kılındılar.

Filipinler’de Müslümanlarla Hıristiyanlar arasında zaman zaman ciddi tartışmalar ve çatışmalar da yaşanmıştır. Saldırılara maruz kalan Müslümanlar meşru müdafaa vaziyetini almış ve kendilerini savunmak zorunda kalmışlardır.

Moro Müslümanları çok büyük zorluk ve yokluk içinde kendi can, mal ve namuslarını korumak zorunda kalmışlar ve bunun için de çok büyük bedeller ödemişlerdir.

Moro Müslümanlarının haysiyet mücadelesi çok zor şartlarda yapılmış. Neredeyse bütün Müslümanların elinin ve kolunun bağlı olduğu bir sırada dışarıdan da hiç bir yardım görmeden yapılan bu mücadeleden geriye çok hazin öyküler ve yürek yakan kahramanlık destanları kalmış.

Şimdi Basilan bölgesinde yaşayan Müslümanlar, çocuklarına bu haysiyet ve iman mücadelesini bir şeref vesilesi olarak anlatıyorlar.

Son yıllarda silahlı çatışmalar durmuş vaziyette.  Türkiye’dekine benzer bir demokratikleşme ve açılım dönemi başlamış ve bu konuda çok önemli adımlar atılmış.

Ancak bazı karanlık güç olarak tarif edilen kesimler tarafından provokasyon tarzında bazı hadiselerde çıkarılmaya devam ediliyor. Bütün bunlara rağmen Müslümanlar için bazı özerk bölgeler tesis edilmiş.

Fakat haklar noktasında alınması gereken çok önemli mesafeler var. Bu konuda çalışmalar devam ediyor. Yeni bir özerklik antlaşması yapıldı ve bu antlaşma 2015 yılında yürürlüğe girecek. Özerk bölge kapsamına alınması gereken yerler için de çalışmalar devam ediyor.

Nur hizmetlerinin başlamasıyla birlikte İslam'ın sulh ve sükûn mesajı daha net bir şekilde ve yüksek sesle vurgulanmaya başlandı.  Son yıllarda buraya gelip buraları ziyaret eden Müslümanların sayısında önemli bir artış var.

Burada bir kurban yüz dolar ve Almanya ve Avustralya'dan gelen İslami gruplar son yıllarda kurban kesmek için yoğun bir şekilde buralara gelmeye başlamışlar. Kurban yardımları ile birlikte, hayatında ilk kez kurban eti yiyen insanların haddi hesabı yok.

Müslümanların ilgisi, bu bölgede yaşayan Müslümanlar arasında büyük heyecan ve muhabbete vesile oluyor. Buralarda yaşayan ve sıkıntı çeken Müslümanların varlığından haberdar olunması, buralarda yaşayanları çok sevindiriyor.

İslam Konferansı Teşkilatı da son yıllarda Filipinlerde yaşayan Müslümanlarla yakından ilgilenmeye başladı. İKT Başkanı Ekmeleddin İhsanoğlu ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu bölge ile yakında ilgileniyorlar.

Bu yakın ilginin başlaması sonucu, barış sürecinde Türkiye çok aktif bir rol üstlenerek arabuluculuk görevini üstlenmiş. Ve bu önemli rolün sonucu olarak, bu etap görüşmeler antlaşma ile sonuçlandı.

Müslümanların yaşadıkları bölgeler, maalesef ülkenin en geri kalmış bölgeleri olarak hemen dikkati çekiyor. Yüzyıllar boyunca süren sömürge yönetimleri, Müslümanları hep görmezden gelmiş. Çoğu zaman da büyük haksızlıklar yapmışlar. Onun için alınması gereken çok büyük mesafeler var.

Bu büyük mesafeyi, burada yaşayan Müslümanların kendi başlarına kapatabilmeleri mümkün görünmüyor. İslam ülkelerinin mutlaka maddi ve manevi yardım ellerini bu bölgeye uzatmaları gerekiyor. Bu yardım için de şimdi konjonktür çök uygun.
Masum ve mazlum Filipin Müslümanları çok büyük bir yakınlık,  ilgi ve yardımı hak ediyorlar.