Çağın ve istikbalin Vicdanı

Bir kitabı tanıtmakla o kitaptan bahsetmek aynı şey olmasa gerek. Okuyup istifade ettiğim kitapları ifade kabiliyetim nispetinde tanıtmak özel zevklerim arasında yer alıyor.

 

“Çağın Vicdanı Bediüzzaman” (*) isimli kitabından bahsetmek istiyorum. Adı geçen kitap bugüne kadar Bediüzzaman’dan ve Risale-i Nur bahisle yazılmış kitaplardan farklı. Onun içindir ki, tanıtmak diyemem bahsetmek denilebilir. Hani anlatılmaz yaşanır derler ya. Onun gibi anlatılmaz okunur demekle işin içinden çıkabilirim ancak.

 

Prof Dr. Nevzat Tarhan hoca cümle âlem tanıyor. Kitaplarından tv programlarından, günlük yazılarından her kesimce bilinen bir ilim adamı. Harbiyenin imalat hatalı (!) subaylarının arasından gelenlerden. Ne demek istediğimi anlarsınız.

 

“Çağın Vicdanı Bediüüzaman” adlı psikobiyografi, fikir, dava, bilimsel kritik gibi derinlikli analizleri içeren kitabın üç tür hedef kitlesi ve muhatabı var.

 

Birincisi: Bediüzzaman ve Risale-i Nur’u bilmeyen, okumamış merak eden entelektüel kesimden insanlar. Ortalama seviyede düşünen, belirli bir birikimi olan her insan için uygun bir iletişim kanalı kurgulanmış. Yani dahile değil harice yönelik…

İkincisi: Risale-i Nur hareketi içine yeni girmiş, ezberleri, kalıpları olmayan, derinlikli değerlendirme yapabilecek vukufiyet kazanmaya namzet merak ehli olanlar. Bilhassa yeni kuşak gençler.

Üçüncüsü: Uzun yıllar öncesinden dava, meslek meşrep olarak Risale-i Nur hareketinin içinde yer alan, muktesabatı (kazanımı, birikimi) hangi seviyede olursa olsun bütün nur talebeleri…

 

Bu üçüncü grupta ise çok farklı yaklaşım ve değer yargılarına sahip nur talebesi var. Kategorize etmek haddime değil ama tespit olarak subjektif kanaatim olarak demek isterim ki;

Gerek uzun yılların sonucu kazanılan tecrübeyi gerekse risale öğretisinden ilmi kazanımlarını fazla önemseyen, adı konulmamış zımni ilmi enaniyetli, kendini yeterli gören, -farkında olmadığı- ülfet perdesinden bakan, çaktırmadan imtiyazlı olduğunu ihsas ettiren bazı eski tarihli nur talebeleri…

Diğeri, Risale-i Nur’un aşılması değil açılması ve anlaşılması için sürekli mütâlaa ve müzakere eden, her okuyuşunda yeni keşifler yaşayan, öğrenme açlığı yaşayan, daha fazlasını arzu edenler talebeliği talep eden, etkinsiz yetkinler…

Her ne konumda olursa olsun bu kitabı okumalılar…

 

Ezber bozmak, farkındalık şuurunun uyandırılması, Risale-i Nur deryasında yeni keşifler denilebilecek çok yeni şeyler var.

Her kesimden insan muhatap kitlede yer aldığı gibi Risale-i Nur öğretisinde her ne seviyede olursa olsun bir de bu pencereden bakmak çok faydalı olacaktır. İçe dönük kapalı devre yaşayan arkadaşlarımız dış dünya ile nasıl iletişim kurulacağını öğrenmek için okumalılar…

 

İçerikte neler var?

 

Kitap iki ana kısım yedi bölümden meydana geliyor.

Birinci bölümde; Bediüzzaman’ın eğitimi ve sosyal hayatı başlığı altında çocukluğundan, informel eğitim almayışının faydaları (bu tespit önemli), şahsiyet teşekkülü ve gelişimi, zamanın paradigması, bakış açısından çok farklı özgün hayat felsefesinin kritikleri yer alıyor. Hz. İbrahim (as) hayatı ile benzerlik kurulmuş.

 

İkinci bölüm Bediüzzaman’ın liderlik sanatına dair. Psikoloji, psikiyatri, zihin, beyin, akıl, ruh dünyasından bakış analiz yapılmış. Nöropsikolojik perspektiften bakmış. Bilinen genel liderlik tanımlarından farklı bir liderlik profilinin keşfi var. Bediüzzaman’ın zamanın bütün engellerine, toplumdan izole edilmesine ve özellikle kendisi de ziyaretçilere (gelmeyin, risaleleri okuyun) demesine rağmen o kadar büyük etki ve çekim alanın oluşturabilmesinin analizini yapmış, bilimsel olarak açıklamış.
Halbuki, günümüz liderleri kendilerini tanıtabilmek ve toplum üzerinde etkin olabilmek için tanıtım stratejileri geliştiriyorlar. PR çalışması, danışmanlık hizmeti alıyorlar.

Çok farklı, özgün, yeni bir paradigma tasarımı, kurgu ve uygulamanın sonuçlarından bahsediyor. Defalarca okuduğumuz halde fark edemediğimiz ince teknikler keşfetmiş Nevzat Hoca.

 

Üçüncü Bölümde; Liderlik ve demokratik değerlerin selefi ulemadan farklı yaklaşımlar üzerinde durulmuş. İlk defa yüz yıl önce vesayetten bahis ve karşı koyması…

Dördüncü bölümde; psikolojik rehber olarak “İhlas Risalesi” analizi çok enteresan yapılmış. Psikiyatr alanında bilim adamının psikolojik rehber olarak İhlas Risalesinde ne ince teknikler varmış da farkında değilmişiz dedirtiyor.

 

Beşinci Bölümde; “İhlas ahlâkı” ayrıca bir bölüm ayrılmış. Psikoloji dünyasında henüz yeni gündeme gelen duygusal zekâ ve çoklu zekâ ile ilgili yaklaşımlar Risale-i Nurun çok yerinde olduğunu keşfetmiş. Günümüz insanının en büyük sorunu psikolojik olması ve çarelerin ne kadar etkili olduğu biliniyor.

Altıncı ve yedinci bölümde; insanın çok farklı tanımı. İnsanın kendisi ve kendisi dışındakileri tanıması. Otuzuncu söz, “ene risalesinin” psikolojik tahlili çok enteresan. Ego meselesi, ene meselesi mukayesesi bir başka pencereden bakış ve değerlendirmeye tabi tutulmuş. Kuantum düşünce sistematiği ve ene bahsi…

 

Materyalist felsefenin önemli isimlerinden Freud’un Darwin’in tezlerini toptan reddetmediğinden Kur’ani bakışla müşterek noktaların neler olduğunu göstermiş. Bunların inanç dünyasını sarsan, Avrupa’da kiliseyi etkisizleştiren kuramlarından bazılarını kullandığı hususu ezber bozan bir durum. İnsanın hazır zamanı yaşaması, acıdan kaçma zevke koşma gibi fıtri durum gibi… Canlıların evrimi, gelişim ve değişim sürecinin fıtrat kanunlarında olduğuna dikkat çekerken ilim, irade ve kudret elini mânay-ı harfi penceresinden bakmakla tashih ettiği gibi bir tespitler var…

 

Kişisel gelişim konusunda hakkaniyetli yaklaşımı

 

Kişisel gelişim metodolojilerine de yeni bir boyut kazandırma yorumu var. Ne olumsuz ön yargılı toptan reddiye ne de olduğundan daha fazla anlam yükleyen bir yaklaşım söz konusu. İfrat ve tefritten uzak hakkaniyet penceresinden yaklaşım şahsen beni de çok rahatlattı. Zira kişisel gelişim konusu risale camiasında tam olarak doğru anlaşılabilmiş değil. Türkçesini dahi yazmaktan çekindiğim “kreative düşünce”  Bediüzzaman’da ne kadar etkin ve önemli olduğuna da temas etmiş. Risale-i Nur’da inovatif yöne dikkat çekiyor.

 

“Bediüzzaman çağın zihin haritasını çıkarmış” diyor yazar. Aslında sadece çağın değil, istikbalin, geleceğin insanlığının zihin haritasını ve vicdan kurgusunu yapmış Bediüzzaman hazretleri. Risale-i Nur ve Bediüzzaman konusunda bilgi sahibi olan olmayandan tutun özellikle hizmet ehli Nur talebeleri bu kitabı bir değil birkaç defa okumalı. Şahsen bir kere okudum bir daha okuyacağım. Okunması lazım geldiğini okuduğunuzda anlayacaksınız. Nevzat Tarhan hocamızın Risale-i Nur’dan çok önemli yeni keşifleri olan kitabı için hem yazarını hem yayınevini tebrik ediyorum.

 

(*)Çağın Vicdanı Bediüzzaman, Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Nesil Yayınları, Mart 2012 İstanbul

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.