Boğaz ağrısı deyip geçmeyin!

Boğaz ağrısı deyip geçmeyin!

Virüs enfeksiyonunun bulgusu olan boğaz ağrısı, kişinin yaşam konforunu bozarak büyük sıkıntılara yol açtığı belirtiliyor.

Uzmanlar, boğaz ağrısının birçok rahatsızlığın belirtisi olarak ortaya çıkabileceğini belirtti. 
 
Avusturya Sen Jorj Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Gökhan Güvener, boğaz ağrısı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Boğaz ağrısı birçok rahatsızlığın belirtisi olarak ortaya çıktığını belirten Gökhan Güvener, “Boğazda yanma ve hassasiyet olarak da ifade edilen ve yutkunmakla şiddetlenen bu şikâyetin en sık sebebi enfeksiyonlardır. Enfeksiyonlar çoğunlukla virüs kökenlidir. (Soğuk algınlığı, grip ve enfeksiyöz mononükleoz virüsleri gibi) Yine kızamık, suçiçeği gibi virüs hastalıklarının da döküntülerin yansıra, boğaz ağrısı yapabilecekleri unutulmamalıdır.” dedi.
 
Nadir olarak bakteri kökenli enfeksiyonların boğaz ağrısına yol açtığını söylen Dr. Güvener, “Bunların arasında da özellikle bademcik iltihaplarında streptokoklar öne çıkar. Ayrıca aşılamayla büyük oranda sıklığı azalmış olan difteri ve boğmaca bakterileri de sebepler arasında sayılabilir.” diye konuştu.
 
Virüs enfeksiyonlarının spesifik bir tedavisi yoktur ve antibiyotiklerden etkilenmediklerine vurgu yapan Güvener şunları ifade etti: “Bu durumda tedavi semptomların giderilmesine yöneliktir. Dinlenme, bol sıvı alımı, ağrı kesiciler; burun tıkanıklığı, geniz akıntısı gibi ek bulgular varsa buna yönelik tedaviler kullanılabilir. Virüs kökenli enfeksiyonların olağan seyrinde, bağışıklık sisteminin etkisiyle bulgularda hafifleme ve yaklaşık bir haftalık sürede tam düzelme beklenir.” 
 
Bakteriyel boğaz enfeksiyonları daha nadir görülmelerine rağmen daha ağır seyrettiğini, özellikle de çocuklarda komplikasyon oluşturabilecek durumda olduklarını aktaran Dr. Gökhan Güvener, “Bu durumda yine destekleyici tedavinin yanı sıra uygun antibiyotikler de tedavide yer almalıdır. Bakteri ve virüs kökenli enfeksiyonları ayırmada kesin kriterler olmamakla birlikte, antibiyotik kullanımına karar verirken bu ayrımı yapabilmek önemlidir.” diye konuştu.
 
Bakteriyel enfeksiyonlarda boğaz ağrısı ve yutma güçlüğü şiddetli ve uzun süreli olduğunu hatırlatan Dr. Güvener, “Genel durum daha belirgin olarak bozulmuştur, ateş genellikle 38.3 derecenin üzerinde ve dirençlidir. Boğazdaki muayene bulguları (kızarıklık, mukoza düzensizliği, farenks bantlarında şişlik gibi) daha belirgindir. Eğer bademcikler tutulduysa şişmenin yanı sıra üzerlerinde beyaz iltihabi döküntüler görülebilir. Boyun lenf bezlerinde ağrılı büyümeler görülebilir. Bakteriyel boğaz ağrılarında; hapşırık, öksürük, burun akıntısı gibi diğer bulgular daha siliktir veya hiç yoktur. Doktorun uygulayacağı çeşitli kan tetkikleri, hızlı streptokok testi ve boğaz kültürü gibi testler de antibiyotik kararı vermede yardımcı olur.” dedi. 
 
Boğaz ağrılarını enfeksiyon dışı sebeplerden de kaynaklanabileceğini belirten Güvener, “Boğaz ağrısının daha nadir görülmekle birlikte enfeksiyon dışı sebepleri de olabilir. Alerjiler, sağlıklı burun solunumu olmaması. Ağızdan nefes almaya bağlı boğaz kuruluğu. Kirli havaya ve sigaraya maruz kalmanın yol açtığı kronik tahriş. Aşırı bağırma ve sesin kötü kullanımına bağlı gırtlak ve adale ağrıları. Reflüye bağlı ağrılar ve bazı tümörler bu sebepler arasında sayılabilir.” şeklinde sıraladı.
 
Cihan 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.