Bediüzzaman’a göre gerçek medeniyet, Kur'an Medeniyetidir

Bediüzzaman’a göre gerçek medeniyet, Kur'an Medeniyetidir

1. Uluslararası katılımlı Kur'an Medeniyeti Sempozyumu Mardin Artuklu Üniversitesinde devam ediyor.

Risale Haber - Ömer Çelebi

Tebliğcilerin sunumlarıyla devam eden sempozyumun 2. gününde Risale Haber muhabirinin notlarını aktarmaya devam ediyoruz.

Fotoğraf Galerisi için tıklayınız

Prof. Dr. Musa Kâzım Yılmaz
Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi


Bediüzzaman’a göre gerçek bir medeniyet, “İstirahat-ı umumiye ve saadet-i hayat-ı dünyeviyeyi” yi temin edecek fonksiyonlara sahip olmalıdır. Kur’an medeniyeti, insanlığa getirdiği ilkelerle genel huzur ve barışı temin edebilecek niteliktedir. Çünkü bu medeniyet insanlara doğruluğun egemen olduğu yani kuvvetin egemen olmadığı, ahlaki değerlerin insan davranışlarını belirlediği, insanların arasında suni ayrılıkların olmadığı, insanların ilişkilerini yardımlaşma üzerine bina ettikleri ve insan ilişkilerinde adaletin hakim olduğu bir hayat tarzını sunar.

Doç. Dr. İshak Özgel
Süleyman Demirel Üniversitesi İlahiyat Fakültesi


Kur’an Medeniyetinde esmayı talim etmiş, elest bezminde Rabbimizin sözünü vermiş, insanın dünya hayatında bu sözünü gerçekleştirmesi söz konusudur. Bunu yaparken çevresindeki kainatı hak ile yaratılmış, kendisine musahhar kılınmış bir ayet olarak görmesi yeter. Buna göre ilim eşyanın hakikatlerinin mahiyetini değil, hakikatı araştırmaktır. Bu ise üç şeye götürür: Marifetullah, Muhabbetullah ve Müşehadetullah…

Prof. Dr. Adnan Demircan
İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi


Kur’an Medeniyetinin doğduğu toplumda din konulu tebliğimde Kur’an’ın nazil olduğu dönemde Hicaz bölgesinde yaşayan Arapların sahip oldukları din anlayışı ileriki dönemlerde durulanarak İslamın getirdiği değişim söz konusudur.

Prof. Dr. Mehmet Azimli
Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi


Batı’nın ilerlemesinde Kur’an Medeniyetinin rolü çok büyük olmuştur. Fikir ve düşüncenin birleşme noktasını teşkil eden Sicilya’nın, Orta Çağ ilim ve kültürünün yeni nesillere ulaştırılmasında oynadığı rol önemlidir. Bu dönemde Arapça eserler, Latinceye tercüme edilerek Rönesans ve ardından modern bilimin doğuşuna zemin hazırlandı. Bu alanda Müslümanların ileri sürdüğü en önemli ve esaslı fikir, bilime karşı oluşuyla ön plana çıkan kiliseye karşı ilmin din ile bağdaşabileceğini ortaya koymalarıdır.

Prof. Dr. Himmet Uç
Süleyman Demirel Üniversitesi


Allah’ı Zülcelal insana hitabında çok zarif fiiller kullanmış, kullarına iyi-kötü bütün fiillerinde güzel davranmalarını emretmiş, rica etmiş. Kainat denilen güzel sanat galerisinde Sani-i Hakim kendi eserlerinin estetik düzeyi konusunda insanların nazar-ı dikkatlerini celp edecek eserler yaratmıştır. Evreni güzel yaratmasının nedeni insanın güzel yaşaması içindir. Velhasıl güzel olan Allah, güzeller güzeli nebisi ile insanları Kur’an’daki güzelliklere çağırmıştır.

Prof. Dr. Erdoğan Pazarbaşı
Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi

Kur’an’ın tarihten örneklemeli anlatımları, tarih boyunca ahlaki değerlerin desteğinden yoksun maddi gücün tek başına, bir toplumun varlık ve medeniyetini uzun süre taşımaya yetmediğini açık bir biçimde göstermiştir. Bir medeniyeti ayakta tutan temel unsurlardan biri kuşkuşuz maddi güç ve imkândır. Kur’an’ın tarihten seçerek verdiği her örnek, toplumsal bilincin oluşturulmasına katkı yapmayı amaçlamaktadır. Burada maddi varlığın ahlaki ve manevi değerlerin denetim ve desteğinde medeniyet projesini oluşturmasını ve bunu titizlikle uygulamasını önermektedir.

Doç. Dr. Celil Abuzer
Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi

Günümüzde Kur’an medeniyetinin yeniden inşası için İslam kültürünü Kur’an ve Sünnet’e dayalı olarak yeniden üretmeliyiz. Çağın sorunlarına İslam’ın çözüm üretebilecek dinamizme sahip olduğunu somut örnekler üzerinden göstermeliyiz. Bunun için de din-bilim ve düşünce birlikteliğine vurgu yapılmalı ve bu olgular birbirlerini beslemelidir.

Prof. Dr. Yaşar Kurt
On Dokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi

İnsanlığa, dünya ve ahiret, ruh ve madde, iman ve akıl, ubudiyet ve hürriyet, fert ve toplum dengesini sağlayacağını hedeflediği ve bunu gerçekleştirebildiği ölçüde medeniyetten söz edilebilir. Böyle bir medeniyeti kurabilmek için vahyin desteğine ihtiyaç vardır. İnsan ne kadar akıllı olursa olsun hayat, insanın kendi aklıyla çözümleyemeyeceği belirsizliklerle doludur. Allah, bu belirsizlikler ortasında yolunu şaşırmaması için insana Kur’an’la istikamet vermiştir. İnsanlık bugün, geçmişten daha çok İslam medeniyetine muhtaçtır. Ancak İslâm ülkelerinin bugünkü haline bakarak, İslâm medeniyetine gölge düşürme gayreti yanlıştır. Müslümanlara düşen görev, İslâm medeniyetinin inanç ve ahlâk nizamını yeniden ihya ederek kendi ruhlarında ve kendi hayatlarında yapacakları yenilenmedir.

Mustafa Kara
Yazar

Müstakbel Medeniyetin Ayak Sesleri adlı konuşmasında bütün peygamberlerin ve özellikle de İslam Peygamberinin temel misyonunun, Allah kelamının tüm hakikatleri ile dünya sathına yayılması olduğunu, müstakbel Kur’an medeniyetinin de ancak insanları karanlıktan aydınlığa kavuşturma gayreti olan tebliğ ile şekillenecektir. Bunun için de Müslümanların öncelikle İslâm’ın temel hakikatlerini iyi anlaması ve harfiyen yaşamaya çalışması gerektiği belirterek tebliğde bulunulacak kalplerin ve akılların ancak bu yolla tatmin edilebilecek. Bediüzzaman’ın bu konudaki oldukça veciz ifadesine de yer verdi konuşmasında: “Eğer biz ahlâk-ı İslâmiyenin ve hakaik-i imaniyenin kemalâtını ef’alimizle izhar etsek, sair dinlerin tâbileri, elbette cemaatlerle İslâmiyete girecekler. Belki, Küre-i Arzın bazı kıt’aları ve devletleri de İslâmiyete dehalet edecekler.” İnançsızlık buhranı geçirmekte olan Batı dünyasının, ruhlarına doğru şekilde hitap edecek inanç sistemini ve onu temsil eden model insanları aradığını ve Kur’an’ın pür-u pak ayetlerine ihtiyaç duyuyor. Daha fazla vakit kaybedilmeden, Batı dünyasının imdadına yetişecek acil eylem planlarının uygulamaya konulması ve özel eğitimli iman heyetlerinin oluşturulması gerekir.

Fotoğraf Galerisi için tıklayınız

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.