Bediüzzaman: Dünyada tedennimizin (geri kalışımızın) sebebi, dinimize riayetsizliktendir

Bediüzzaman: Dünyada tedennimizin (geri kalışımızın) sebebi, dinimize riayetsizliktendir

Biz vatanı Din ve Haremeyn için severiz. Dünyayı da din için imar edeceğiz.

(Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin DİVAN-I HARB-İ ÖRFÎ adlı eserinden bölümler.)

MAKALE - 16

VEHİM: Bu mukaddeme olan cemiyet, maksad olan Hakîkat-ı İttihad-ı Muhammediyeye (A.S.M.) bir nümune ve ma'kes ve hüsn-ü misal olmak lâzımgelir. (Volkan'da "lâzım idi" ifadesiyledir.)

Halbuki sizin perişan hâlinizi temaşa edenler o hakikat-ı ulviyenin şu'lesini göremiyorlar?..

İrşâd: Evet şems-i hakikat-ı ittihada karşı şimdiki cemiyet, o madenden çıkmış elmas parçasıdır. Daha saykal vurulmamıştır ki, onun misali içinde görünsün. İnşallah bir seneye kadar ulemanın himmetiyle aktar-ı cihanda tele'lü' edecek. Şâyet bu parça kırılsa da, daha büyük ve müşa'şa binlerce parça ve ma'kes bulunacaktır. Efradı ne kadar müteferrik olsa müctemi' gibidir. Zîrâ bu cemiyetin nizamâtı şeriatla müesses ve münasebatı ruhanî olduğundan, cemî'-i dünya onlara nisbeten bir meclis-i vâhid gibidir. Sair cemiyetler gibi sûreten içtima' ve müdavele-i efkâr ile ve nizamât nâmıyle bid'atları îcâd etmeyecektir. Lâkin hademelerin hidematına ait bazı nizamat-ı mahsusası olabilir.

Hemde bu cemiyetin aktardaki erkânı mabeynindeki münasebât-ı rûhâniyeyi nazar-ı aklî ile görebilseniz, mir'ât-ı mücella gibi o hakîkat-ı ulvîyenin misali size aksedecektir. Münasebâtı teşkil eden o nûranî silsilelerden turuk-ı aliyye-i meşayihîn silsilelerini bir misal olarak gösteriyorum.

VEHİM: Şimdiki zamanda terakkiyata ve saadet-i dünyeviyeye sarf-ı himmet lâzım iken, böyle taassub ve teşettütü intac eden dîn meselesi meşrutiyette esas tutulsa bazı mahaziri intac eder?!.

İrşâd: Dünyada tedennimizin sebebi, dinimize riayetsizliktendir. Hem de intizam-ı idareden ziyade tezhîb-i ahlâka muhtacız. Mühezzib-ı ahlâk da dindir. Dünya için din ihmal olunmaz. Biz vatanı Din ve Haremeyn için severiz. Dünyayı da din için imar edeceğiz.

لَا خَيْرَ فِى الدُّنْيَا بِلَا د۪ينٍ

Madem ki meşrutiyette hâkimiyet-i milletdir. Mevcûdîyet-i milleti göstermek lâzımdır. Milliyetimiz ise, yalnız İslâmiyettir. Zîra anasır-ı İslâmiyenin revabıt ve milliyetleri, İslâmiyetten başka Hazret-i Nuh (A.S.) evlâdlığıdır. Nasıl ki âz bir ihmal ile tavaif-i mülûk temelleri atıldı... Ve onüç asır evvel İslâmiyetin darbesiyle ölen asabiyyet-i câhiliyye ve kavmiyeyi ihyaya başlamasıyla fitne ikaza başladı.