Bediüzzaman: Basit cehaleti kara cehalete dönüştüren en mühim sebep

Bediüzzaman: Basit cehaleti kara cehalete dönüştüren en mühim sebep

Manyetizma, telepati, kuvve-i mıknatısiye gibi

Risale Haber-Haber Merkezi

(Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin İşârât adlı eserinden bölümler)

Zulmet-i münevvere

Efkâr-ı hâzırada cehl-i basiti cehl-i mürekkebe kalb eden en mühim sebep, meçhul birşeye parlak bir isim takmakla, anladım zannetmek ve meçhul şeyler ona irca ile izah ettim zannetmektir. Hâlbuki tarif ya had, ya resim ile olur. Yoksa vâzıı câhil ve müsemmâya mümas olan veçhi muzlim ve göze çarpan veçhi, şeffaf bir ism-i camid ile olmaz: manyetizma, telepati, kuvve-i mıknatısiye gibi.

***

İhyâ-yı din, ihyâ-yı millettir.
Hayat-ı din, nur-u hayattır.

***

Ümmet şeriata temessükü nisbetinde terakki, tesahülü nisbetinde tedennîsi hakaik-i tarihiyedendir.

SÖZLÜK:
cehl-i basit : basit cehalet, karmaşık olmayan cahillik
cehl-i mürekkeb : bilmediğini de bilmeme, kara cahillik
efkâr-ı hâzıra : şimdiki zamana ait fikirler, düşünceler
had : (mant.) bir kavramı, aslının ve özünün sınırlarını çizerek tanımlama; “İnsan, konuşan hayvandır” gibi
hakaik-i tarihiye : tarihî gerçekler
ihyâ-yı din : dinin diriltilmesi, canlandırılması
ihyâ-yı millet : milletin diriltilmesi, canlandırılması
irca : döndürme, yönlendirme
ism-i camid : katı, donuk isim
izah : açıklama
kalb etme : dönüştürme
kuvve-i mıknatısiye : mıknatısın çekim gücü
manyetizma : telkin ve hipnozla bir kimseyi tesir altına alma
meçhul : bilinmeyen
mümas : temas eden, dokunan, ilişen
müsemmâ : isimlendirilmiş, isim sahibi
nur-u hayat : hayatın nuru, ışığı
resm : (mant.) bir kavramı sıfatları ve nitelikleri itibariyle tanıtma işlemi; “İnsan, gülen bir hayvandır” gibi
şeriat : Allah tarafından bildirilen hükümlerin hepsi, İslâmiyet
tarif : (mant.) bir kavramın içeriğini belirleme, sınırlama ve tanımlama işlemi
tedennî : alçalma, gerileme, geri kalma
telepati : birinin düşündüklerini veya uzakta geçen bir olayı, hiç bir bağlantı olmadan algılama
temessük : sarılma, tutunma
terakki : ilerleme, yükselme
tesahül : kolay görerek ihmal etme, gevşeklik gösterme
ümmet : İslâm cemaati, Müslümanların tümü
vâzı : bir tarif, sistem vs. koyan, yerleştiren
vech : yön, taraf
vechi muzlim : karanlık taraf, yön
zulmet-i münevvere : aydınlıkmış gibi gösterilen karanlık, sözde aydınlık

ÖNCEKİ BÖLÜMLER

Sadaka bu şartları karşılarsa tam sadaka olabilir

Bütün ihtilal, fesad ve ahlâk-ı rezilenin kaynağı iki kelimedir

Zaman ihtiyarlandıkça Kur’ân gençleşiyor

Hava aynasında bir kelime milyonlar kelimat olur

Bîçare hakikatler, kıymetsiz ellerde kıymetsiz olur

Şimdi Müslümanlar açtır, telezzüze ihtiyar yoktur

Muvakkat eleme tebessüm etmeli, hoşgeldin demeli

Bekârlık, bîkârların kârıdır, evlenmeli

Şüheda (şehitler) cemiyetindenim

Her musibette daha büyüğünü düşünüp Allah’a şükretmeli

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.