Bayram Yüksel: Üstad Ramazan'ın 15'inden sonra uyumazdı

Bayram Yüksel: Üstad Ramazan'ın 15'inden sonra uyumazdı

Bediüzzaman Said Nursi'nin Kur’an ayı olan Ramazan'ı nasıl ihya ettiğini öğrendik

Halil Akkoç'un haberi
 
Son devrin din alimlerinden Bediüzzaman Said Nursi'nin Kur’an ayı olan Ramazan'ı nasıl ihya ettiğini talebelerinden ve hatıralardan öğrendik. Ömrünün çoğu zamanı sürgünde geçen Bedüzzaman'ın hiçbir anını boş geçirmediğini hapishanedeyken bile evrat ezkar ve din hizmetinden ayrılmadığı bilgisini edin...
 
Isparta'da Bediüzzaman'ın yanında kalan ve 1997 yılında trafik kazasında hayatını kaybeden talebesi Bayram Yüksel'in hatırlarından öğreniyoruz. Yüksel, hatıralarında şöyle anlatıyor:
 
“Üstad Hazretleri, (Mevlid-i Nebevi gecesi hariç) diğer leyâli-i Mübâreki ihyâ ettirir, uyutmazdı. Uyuyanları ibrikle su dökerek uyandırırdı. Ayrıca Ramazan'ın 15'inden sonra uyutmazdı. Üstad Hazretleri, kendi de mübarek gecelerde ve Ramazan'ın son 15 gününde uyumazdı.”
 
“Ramazan'ın her dakikasını çok kıymetli”
 
Bediüzzaman’ın İstanbul’a geldiğinde bir ayı Ramazan olmak üzere üç ay evinde kaldığını belirten talebesi Mehmet Fırıncı ise hatırlarını bize böyle aktardı:
 
“Üstad, normalde yatsıdan sonra yattıktan sonra 1-2 saat uyur, sonra da kalkıp 4-5 saat evrat ve ezkar ile meşgul olurdu. Ramazan'da ise, orucunu açar iftarda sonra hemen evrat ve ezkara başlar, teravih namazını kılardı. Sabaha kadar okuyarak imsağa kadar devam ederdi. Namazı kıldıktan sonra ise istirahate çekilirdi. Bize de Ramazan'ın her dakikasının çok kıymetli olduğunu söyler, böyle yapmamızı tavsiye ederdi. Hayatı hep tefekkür, ibadet, evrat ve ezkarla meşgul olmakla geçen Üstadın hapishanelerde yazdığı eserlerin daha feyizli olduğunu görürüz. Mesela 30 Lem’a gibi.”
 
Bediüzzaman’ı tebessüm ettiren hatıra
 
Bediüzzaman Said Nursi’yi tebessüm ettiren bir olayı, Eskişehir, Denizli ve Afyon hapishanelerinde Bediüzzaman ile birlikte bulunan emekli Yüzbaşı Refet Barutçu’nun da hatıralarında buluyoruz. Necmettin Şahiner’in Son Şahitler adlı kitabında konuyla ilgili bölüm ise şöyle:
 
“Ramazan’a ait”
 
Isparta’da ani yapılan baskın ve araştırmalarda ele geçirilen Risale ve mektuplar arasında bir kitabın üzerinde ‘Ramazan’a aittir’ diye bir yazı vardı. İslam yazısını okuyamadıkları için kimdir bu Ramazan diye aradılar, taradılar, nihayet Isparta Atabey’in köylerinden Ramazan isimli bir vatandaşı da ellerini bağlayarak Eskişehir hapishanesine yolladılar. Aradan iki ay geçtikten sonra kitabın Ramazan Efendiye ait değil, Ramazan ve orucun hikmetlerini anlatan Bediüzzaman’ın Ramazan Risalesi olduğu anlaşıldı. Mazlum ve masum Ramazan Efendi tahliye edildi. Hapishanede Bediüzzaman tebessüm ederek, “Kardeşim Ramazan hakkını helal et” diye Ramazan’ı teselli ederdi.
 
Yeni Şafak
 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.