Almanya'da sonbahar aylarında yapılması planlanan İslam Konferansı öncesi İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere ile Almanya'daki İslam toplumu temsilcileri müzakerelerini sürdürüyor.

 İçişleri Bakanlığı'ndaki toplantıya, Almanya Göç ve Mültecilerden Sorumlu Devlet Bakanı Aydan Özoğuz, ilgili bürokratlar ile Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Yönetim Kurulu Üyesi Bekir Alboğa, İslam Kültür Merkezleri (VIKZ) Genel Sekreteri Seyfi Öğütlü, Almanya İslam Konseyi (İslamrat) Başkanı Ali Kızılkaya, Almanya Müslüman Konseyi (ZMD) Başkanı Aiman Mazyek, Ahmediye Cemaati Başkanı Abdullah Uwe Wagishauser, Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu'nu (AABF) temsilen Yılmaz Kahraman, Almanya Türk Toplumu (TGD) Genel Başkanı Kenan Kolat, Almanya'daki Boşnak İslam Toplumu'nu (IGBD) temsilen Bernes Alihodzic, Almanya Faslılar Diyalog ve Uyum Merkez Konseyi'ni (ZMaD) temsilen Abdülkadir Rafod katıldı. Pakistan kökenli Ahmediye Müslüman Cemaati temsilcileri ise toplantıda ilk kez yer aldı.

İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, Almanya'da sosyal hayır hizmeti kurumu kurulmasının görüşüldüğünü ve bu konuda hemfikir olduklarını belirtti.

De Maiziere, bundan böyle ileriye baktıklarını ifade ederek, oluşturulacak çalışma grupları ile planlanan hedeflerin gerçekleşme noktasını araştıracaklarını kaydetti.

DİTİB'ten Bekir Alboğa, toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, ön müzakere toplantısında çalışma ve yönlendirme gruplarının kurulmasına karar verildiğini belirterek, öncelikli konunun Almanya'da yaşayan Müslümanlar için devlet destekli hayır hizmetleri kurumlarının kurulması olduğunu bildirdi.

Alboğa, Alman İslam Konferansı'nın bu üçüncü dönemde Müslümanların Almanya'da hayır hizmetleri sunabilmeleri için önemli bir adım attığını anlatarak, "Eksik olan organizasyonların ortadan kaldırılarak geniş ve tarihi bir kültüre ve mirasa sahip Hıristiyan ve Yahudi cemaatlerinin sunmuş oldukları kalitede bir hayır hizmeti sunabilmeleri için organizasyon açısından ihtiyaç olan desteği sağlamak ve Müslümanların da Almanya'da kendilerini bu ülkenin bir vatandaşı olarak hissetmelerinin imkanını oluşturmak istiyoruz" dedi.

Gelinen noktayı geçmişteki konferanslara göre değerlendiren Alboğa, şunları söyledi:

"Eski süreçte olduğu gibi bir güvenlik tartışması yok. Bir değerler tartışması yok, tam tersine Müslümanların ihtiyacı olan alanlarda nasıl daha güzel bir hizmet sunulabilir konusunda bir çalışma var. Bakan, son derece bizim görüşlerimize saygı duyan bir tavır içerisinde. Müslümanların oluru olmadan hiçbir çalışma grubu oluşturulmayacak, hiçbir konu ele alınmayacak. Hatta 'hangi konuyu önce alalım, hangi konuyu ikinci planda ele alalım' konusunu dahi bizlerle birlikte kararlaştırdı. Şu anda çok farklı bir hava, çok farklı bir atmosfer var. Ümit ediyorum bu çalışma atmosferi bu şekilde devam ederse başarılı bir çalışma süreci başlamış olacak, yeni bir süreç başlamış olacak."

 Daha önceki konferanslarda Alman değerleri tartışmalarının olduğunu hatırlatan Alboğa, "O çok zamanımızı aldı. veya güvenlik konusu çok zamanımızı aldı. Şimdi bu tip konularla İslam Konferansı'nı gölgede bırakacak ve bizleri gereksiz yere üzecek konulara değinilmemesine çok özen gösteriliyor. Bizimle istişare edilmeden herhangi bir konu belirlenmiyor" ifadelerini kullandı.

Almanya Türk Toplumu Genel Başkanı Kenan Kolat ise ön müzakereye katılanların ortak noktasının muhataplarıyla aynı göz hizasında olabilmenin önemine değinerek, bundan sonra daha verimli bir çalışma yapılmasını temenni etti.

Geçen döneme göre daha Umutlu olduklarını dile getiren Kolat, şu an ki İçişleri Bakanı'nın olaya bakış açısını takdir ettiğini aktardı.

Almanya İslam Konseyi (İslamrat) Başkanı Ali Kızılkaya da Müslümanların Almanya'nın bir parçası olduğunu vurgulayarak, "Geçmişte yapılan İslam konferanslarında iyi niyetle yola çıkıldı ama çok yanlışlar yapıldı. Daha çok güvenlik ağırlıklı oldu, gündemi kendileri belirledi. Bu kez bakan gündemi temsilcilerle belirleyerek ihtiyaca göre süreç başlattı. Bu normalleşmenin başlangıcı" ifadesini kullandı

AA