Afrika kıtasının genelinde, Somali ülkesinin özelinde büyük bir trajedi yaşanıyor.
Bu trajedi insanlık tarihinin yaşadığı en ağır trajedilerden biri.
Afrika’da her gün binlerce çocuk açlıktan ölüyor.
Şimdiye kadar 30.000 civarında çocuk açlıktan ölmüş durumda.

Dikkat buyuralım lütfen, “açlıktan”.
Yani yiyecek hiçbir şey bulamamaktan.
Vücudunda eriteceği bir yağ tabakası bile kalmadan.

Hâlbuki rızk-ı hakiki herkese veriliyordu. Neden çocuklar açlıktan ölüyorlar?
Üstad Bediüzzaman, Lem’alar’da 19.Lem’a’da şöyle diyor;
“Biri hakiki rızıktır ki, onunla yaşayacak. Bu ayetin hükmü ile o rızk, taahhüd-ü Rabbani altındadır. Beşerin sui-ihtiyari karışmazsa, o zaruri rızkı her halde bulabilir. Ne dinini, ne namusunu, ne izzetini feda etmeye muhtaç olmaz.”

Bu paragrafta Üstad, hakiki rızkın Rabbimiz tarafından herkese taahhüd edildiğini söylüyor.
Amma, bir şey daha söylüyor; “Beşerin su-i ihtiyarı karışmazsa…”
Demek ki, beşerin kötü ihtiyarı karışırsa taahhüt-ü Rabbani altındaki rızık, muhtaçlara ulaşmıyor.
Beşerin ihtiyarını kötü bir şekilde kullanarak ihtiyacı olan kişilere zaruri rızkın ulaşmasını engellemiş oluyor.

Buradan şuraya ulaşırsak yanlış hüküm vermiş olmayız; Afrika’da özellikle Somali’de açlıktan ölen çocuklar aslında ölmüyorlar. Onlar, insanlar tarafından öldürülüyorlar.
Öl-dü-rü-lü-yor-lar.

İnsanlar başka insanları zaruri rızıklarını hırs ile, kanatsızlık ile iktisatsızlık ile ellerinden alıyorlar ve ölmelerine neden oluyorlar.

Dünya Bankası rakamlarına göre, tüm dünyada 2010 yılında üretilen Gayrı Safi Yurt içi toplamı 61 trilyon dolar civarında.
Dünya nufusu ise 7 milyar civarında.
Dünyada yaşayan kişi başına yılda yaklaşık 9 bin dolar düşüyor. Açlıktan ölen çocukların ihtiyacı ise yılda bu rakamın 30’da biri bile degil. Eğer Somali’deki yaşayanların eline günlük 1 dolar geçse hayatlarını gayet yeterli bir biçimde devam ettirebilirler.
Ama bundan mahrumlar.

Ellerindeki doğal kaynaklar hırslı başka kimselerin ellerine geçmiş. Yöneticileri ise tüm kazandıkları parayı silaha ve başka lüzumsuz şeylere harcıyorlar.

Her yıl, gelişmiş G7 ülkeleri Afrika’ya sözüm ona yardım ediyorlar. Ama yaptıkları yardım parasından kat be kat daha fazla silah satıyorlar. Afrika’daki yöneticiler ise halkını düşünmek yerine batılıların peşine takılıyorlar.
Sonuç binlerce kişi her gün açlıktan ölüyor.

Peki çözüm nedir?
Uzun vadeli çözüm iktisat, kanaattır.
Kısa vadeli çözüm ise zekattır.

Üstad, bu zamanda zekatın zekatı bile verilse dünyada aç kimse kalmaz diyor.
Afrika kıtasının açlık karşısında telef olmaması için gerekli olan tüm para sadece ve sadece 1.5 milyar dolar olduğu söyleniyor.

Somali’nin nüfusu 9 milyon civarında.
Tüm ülkenin GSYİH’sı 917 milyon Dolar. Yani tüm bir ülkenin yıllık üretimi 1 milyar dolar bile yok.
Türkiye’nin ise 735 milyar Dolar. Nufüsumuz 74 milyon olduğunu göz önüne alınca, bizde kişi başına yılda 10 bin Dolar düşüyor. Türkiye ile karşılaştırınca bu ülkelerdeki fakirlik ayan beyan ortaya çıkıyor.

Somali’nin ihtiyaç duyduğu para tüm dünya için çok küçük bir para.
Bu para, bir kişi için çok olsa da insanlık için çok küçük bir para.
Hatta sadece İslam alemi için bile çok küçük bir para.

Zekatın zekatı ölçüsü çok mühim bir ölçüdür.
Dünyada GSMH’nın 64 trilyon dolar olduğunu söylemiştim.
Bunun zekatı yaklaşık 1.6 trilyon dolardır. Bu rakam, dünyada hiçbir ülkede fakir insanın kalmamasını gerektiren bir rakam.
Yani dünyada şahıslar kazandıklarından zekat verseler, devletler de topladıkları vergiden fakirlere kırkta bir oranda dağıtsa dünyada hiçbir fakir kalmıyor.

Dikkat buyurun ki fakirlik tanımı ile açlık tanımı farklıdır.
Fakirlik ihtiyaçlarını karşılamak iken açlık, yiyecek hiçbir şeyin olmaması demektir.
Hadi, kırkta bir çeşitli nedenlerle dağıtılamadı bari kırkta birin kırkta biri dağıtılsa ya.
Eğer, dünyadaki zekat olan 1.6 trilyon doların kırkta biri olan 40 milyar doları dünya aç insanlara dağıtsak tüm dünyada açlık bitecektir.
Tüm dünya bunu yapmıyorsa bari İslam alemi bunu yapsa ya.
İslam alemi bunu yapmıyorsa bari ülkemiz bunu yapsa ya.
Ülkemiz yapmıyorsa bari biz yapalım.
Kazandıklarımızdan zekat düşmüyorsa bile tüm kazandıklarımız üzerinden zekatın zekatını vermeyi adet edinelim.

Bu sene özellikle Afrika’ya mutlaka ama mutlaka zekatımızın zekatını gönderelim.
Yani kazandıklarımızın 1600’da birini Afrika’ya gönderelim.
Eğer, aylık kazancımız 2000 TL ise yıllık kazancımız 24.000 TL olur. Bunun da 40’ta biri 15 TL olur ki, bu rakam bir fakiri 15 gün daha yaşatabilir.

Zekatımızın zekatını göndermez isek bir insan 15 gün daha az yaşayacak.
Bu takdirde, ihtiyarını kötü kullananlar arasına iltihak etme ihtimalimiz var.
Dikkat, dikkat, dikkat…