88 hafta süren Barla, Kastamonu ve Emirdağ Lahikaları müzakereleri

35. Emirdağ Müzakeresinden Notlar

Bu hafta Emirdağ Lahikası müzakereleri tamam oldu. Bütün mektublar üzerinde müzakere edildi ve daha derin, konu ve vakıa merkezli ve dahî şahıs ve mekan tasnifli müzakerelere ihtiyaç olduğu aşikâr oldu.

Emirdağ Lahikasının ana bilim dallarına, konularına göre tasnif edilmesi ve birbiri ile irtibatlı meselelerin cem edilmesi; içtimai, siyasi, hukuki, iktisadi meselelerle ilgili ciddi, odaklı, istişareli, uzman kadrolu çalışmaların yapılması gerektiğini bu müzakereler ortaya koydu.

Umulur ki bu müzakereler gelecek ciddi çalışmalar için bir dua hükmüne geçer de derin ve ciddi, semeredar çalışmalara kapı açılmış olur.

Barla, Kastamonu ve Emirdağ Lahikalarını 88 hafta boyunca tatilsiz müzakere edilmesine vesile olan Risale Akademi’yi tebrik ediyoruz ve Risale-i Nur’un istikametli hizmeti yolunda daimiyetini diliyoruz.

Bu müzakereler İhlas Risalesinin (20.Lem’a) nihayetinde vurgulanan “müzakere adabı”nın tatbikinin ne derece ehemmiyetli olduğunu anlamamıza ve kendimizi “müzakereye açık mıyım” diyerek tartmamıza de vesile oldu. Hakkı ben değil de bir kardeşim söylese memnun oluyor muyum? Kendi fikirlerimi nadide ve üstüne söz söylenmez mi buluyorum? Eleştirilere samimane kulak verebiliyor muyum? Farklı fikirlere açık mıyım? Tek doğru benim bildiğimdir diyor muyum?... ve buna benzer pek çok sualler ile kendimizin Risale-i Nur’un mesleğine sadakatini de test etme imkanı bulduk.

Bir yandan da hüzün vardı elbet… Üstadımızın mektublarını böyle tatlı tatlı okur ve farklı bakış açıları le bakmaya çalışırken olan istifade elbette tek başıma mütalaa etmekten daha lezzetlidir.

İnşallah Eski Said eserleri başta olmak üzere bütün külliyatın bu tarz ile müzakeresine devam edilir de bizler de istifade ederiz.

Şimdi bu son müzakereden kısa notlar paylaşalım:

  • Ölüme müştak olduğunu ve zahirî hayatından ölmüş gibi olduğunu belirten Üstad Bediüzzaman Said Nursi, vasiyetinde nafakalarını çıkaramayan has talebelerin başkalarına el açmak ile Risale-i Nur’daki âzami ihlası kırmamak için tayinlerinin Risale-i Nur’un sermayesinden verilmesini vasiyet ediyor.
  • Üstad Bediüzzaman Said Nursî, kendisine mutlak varis olanları bu şekilde vasfeyliyor: tarz-ı hareketimi tam bilen, yakından gören…
  • Mutlak varis tayin ettiklerinin bütün talebelerin fevkinde olmadığını da ilave ediyor ki, bir amir memur ilişkisi hâsıl olmasına kapı açılmasın…
  • Üstadın vazifelendirmeleri sadece dünyada olduğu döneme has olmadığını nazara alarak diyebiliriz ki; kıyamete dek nasıl erkan, haslar, talebe, kardeş ve dost gibi daireler devam edecek ve müstaid istidatlar namzet iseler mutlak vekilliği de bu çerçevede değerlendirebiliriz. Üstadımızın hareket tarzını tam bilmek ve yakinen (yakîn için zaman ve mekan birliği şartı olmadığını Risale-i Nur ders vermiş) gören de mutlak vekil yerinde olabilir. Elbette “ben Üstadın vekiliyim” iddiası olmayacak olması da bir kriterdir. Zaten herkesin de bu vekilleri bilmesi ve kendileri de kendilerini lüzumsuz bildirmeleri yoktur ve gerek de yoktur. Arif olanların anlayacağı, biz avama ise gerekli olmayan çok bilgiler vardır. Manevî kumandanlar daima iş başındadırlar.
  • Üstad Bediüzzaman Said Nursî’nin istiğnası, inzivası fevkaladedir ve istihdam-ı Rabbani’nin bir tezahürüdür.
  • Hasan Tahsin Tola için Bediüzzaman, talebelere yazdırdığı mektubunda “Ankara’da Risale-i Nur’un başkumandanı” demiştir. Kendisi Tarihçe-i Hayat’ı ve İşârât-ül İ’caz’ı Ankara’da neşrine muvaffak olmuş ve mucizatlı Kur’an neşrine de muvaffakiyyeti için Üstadımız kendisine dua etmiştir. Yapılan vazifeleri taltif ve gelen vazifelere teşvik daim Üstadımızın mektublarında dikkat çekmektedir.
  • Üstad Bediüzzaman Said Nursî her yerde bir küçücük bir medrese-i Nuriye açılmasını tavsiye ediyor. Maddi bakımdan büyük ve bir şahsın kendini merkeze konumlandırdığı yerler değil, Risale-i Nur’un şahs-ı menevisinin hüküm sürdüğü yerler nurun medreseleridir. Her Nur Şakirdi kendi hanesini bir küçük nur dersanesi haline getirmesi en birinci vazifesidir.
  • Üstad Bediüzzaman Said Nursi, muarız hocalara ilişilmemesi için uyarıyor. Nur Talebelerinin vazifesi bellidir ve çoktur ve ağırdır, her söz söyleyene mukabele etmek, onların dümen suyuna girmek manasını taşıyıp Risale-i Nur’un kutsî ve tesirli hizmetine mani olabilir. Bugün de buna azami dikkat gerekir.
  • Emirdağ Lahikasının son mektubu olan 151. Mektub (erisale) Üstad Bediüzzaman Said Nursi’nin vefatından evvel vermiş olduğu son derstir. Bu dersinde çok mühim meslek esaslarına dikkat çekmiştir Bediüzzaman. Bu dersten birkaç nokta:
    • Müsbet hareket ederek sırf Rıza-yı İlahiyeye göre hizmet-i imaniyeyi yapmak, vezife-i İlahiyeye karışmamak.
    • Asayişi muhafazayı netice veren müsbet iman hizmeti içinde her bir sıkıntıya sabırla şükürle mukabele etmek
    • Müsbet hareket ve vazife-i İlahiyeye karışmamak hakikatleri için gerektiğinde Cercis Aleyhisselam ve Bedir ve Uhud’da çok cefa çekenler gibi sabır ve rıza ile karşılamak
    • Dahildeki cihat manevi cihattır ve maddi kuvvet kullanılmaz. Birisinin hatası ile akraba ve arkadaş ve çevresi mesul tutulmaması kutsî bir düsturdur ve dahili asayişi korumak için titizlikle uygulanması gerekir.
    • Tiryakilik ve görenek ile, zaruret var zannı ile dünyayı ahirete tercih etmek büyük bir hatadır.
    • Risale-i Nur, Kur’anın kanun-u esasilerini neşrediyor
    • Şükürler olsun ki; benliğini, şan ve şerefini en küçük bir mesele-i imaniyeye feda eden çoktur.

Üstad Bediüzzaman Said Nursî’nin bu son dersini dikkatle incelenerek hayatımızın ve hizmetimizin selameti için bu Kur’anî düsturlara uymak hayati önem arz etmektedir. Üstad Said Nursî savaşta avcı hattında Kur’an harflerinin nüktelerini yazmayı tercih etmek gibi fevkalade ihlası; Üstad-ı mutlak olan Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam’ın Bedir Harbinde cemaatle namaz kıldırması ve İmam-ı Ali radiyallahu anh’ın namazda huzurunu muhafaza için bir muhafız ifriti dergah-ı İlahiye’den niyaz etmesi noktalarından ders aldığını bildiriyor. Biz de bu noktalardan ne münasebet ile ihlas dersimizi alabileceğimizi taharri etmeliyiz.

Kur’anın esrarına ehemmiyet vermek ve Kur’an’a bizi bizzat Kur’an’ın manevi mucizesi olmak derecesi ile muhatap eden Risale-i Nur’ların kıymet ve ehemmiyetini anlamak ve istikametli hizmetinde hep beraber daim olmak duası ile…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
1 Yorum