60 milyon üyeli sanal oyunlarda çocuğunuzu kaybetmeyin!

60 milyon üyeli sanal oyunlarda çocuğunuzu kaybetmeyin!

Zaman ve mekân sınırlamasını ortadan kaldırarak kişiyi istediği karakteri oynama şansı veren internet, özellikle birbirinden zevkli oyunlarıyla çocukları kendisine bağlıyor.

Oyunlar için günlerce evden çıkmayan çocuklar, araba fiyatına elde ettiği oyun seviyesini (level) satıyor.

A.S. 23 gün boyunca hiç evden çıkmadan tüm vaktini evde bilgisayar başında geçiren bir çocuk. Günde ise 17 saat hiç bilgisayarın başından kalkmadığı oluyor. Babası vefat eden A.S. ile annesi iletişime geçebilmek için bilgisayar alır fakat çocuk annesini odaya dahi sokmak istemez. Sadece temel ihtiyaçları için bilgisayar başından kalkan küçük çocuk yemeklerini de ekmek arası yiyerek geçiştirir. 17 saat boyunca ekran başından kalkmadan oyun oynayan A.S.’nin en büyük hayali ise stüdyo bir daire ve sadece bir bilgisayar... Uzman psikolog Ferhat Çelik’in aktardığı bu vakayı, internet bağımlısı çocuğu olan birçok aile yaşıyor. İnternetin cezbedici dünyasına büyüklerin dahi kolaylıkla kapıldığını belirten Çelik, en büyük görevin burada ailenin rolü olduğunu aktarıyor. Genellikle ihmal edilmiş, asosyal, derslerinde başarısız çocukların sanal ortama daha düşkün olduğunu vurguluyor.

Çelik’e göre bu tarz çocuklar, sanal ortamda yeni bir kişilik oluşturdukları için kendilerini orada daha çok değerli ve önemli hissediyor. Hatta birçoğu oyunlarda ciddi başarılara imza atıyor. Bu çocukların oyunlardaki başarılarıyla kendisinden yaşça büyük olan ve meslek sahibi, kıdemli insanlardan tebrik aldığını söyleyen Çelik, şu bilgiyi paylaşıyor: “Her türlü insanın olduğu 60 milyonluk uluslararası oyunlar var. Avrupa’daki bir çok ülkeden daha büyük nüfusa sahip bir oyun. Bazıları oyunlarındaki ‘level’larını araba fiyatına satıyor. Bazı internet kafe sahipleri, iyi oyun oynayan çocuklarla arasını iyi tutuyor. ‘Hamburgerin, kolan benden. Sen akşama kadar bedava burada oyun oyna.’ diyor.”

Sanal arkadaşları ailenin takip etmesi yetmiyor

Uzman psikolog Ferhat Çelik, sanal dünyada yaşayan çocukların dışarıdaki başarısız yaşantısıyla bağını kopartarak farklı bir boyutta yaşamayı sürdürdüğünü söylüyor. “Bu çocuklar sanal ortamdaki gibi bir değeri gerçek hayatta hissettikleri an, internet ile olan bağlarını anında keserler. Çünkü ona ihtiyaç duymazlar.” diyor. Ailelerin 3 boyutlu yaşamda çocuklarını nasıl yakından takip ediyorsa aynı şekilde 2 boyutlu yaşamda da aynı özenin gösterilmesi gerektiğini belirten Çelik, şu tavsiyelerde bulunuyor: “Ebeveynler çocuk dışarı çıktığında veyahut birisiyle telefonla konuştuğunda art arda sorular sorar. ‘Neredeydin, kimleydin, kimle konuşuyorsun?’ hatta birçoğu sınıf arkadaşlarını da ismen bilir. Fakat bilgisayar başındayken çocuk yalnız bırakılıyor. Hemen hemen birçok çocuğun sosyal medya hesabı var. Kimleri takip ettiklerini ailelerin kontrol etmesi yetmiyor. Arkadaşından da arkadaşına ulaşılabilir. Ve gerekli eğitimler verilmediğinde bunun önüne de geçilemez. Burada amaç, çocuğu tamamen kontrol altına almak değil, yeterli bilinci çocuğa doğru aktarmak ve başlangıçta birlikte hareket etmek önemli. Hataları birlikte değerlendirirseniz zamanla çocuk, ailesi söylemeden kendisi tepki vermeye başlayacaktır. Çocuklarımız çok kıymetli. Onları zaaflarıyla baş başa bırakmadan onu tanımak ve değer vermek çok değerli.”

Zaman

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.