50 Yaş Altı Körlüğün Birinci Nedeni Diyabetik Retinopati

50 Yaş Altı Körlüğün Birinci Nedeni Diyabetik Retinopati

Kan şekerinde yaşanan ani yükseliş ve düşüşler gözün sinir tabakasını etkileyerek diyabetik retinopati hastalığına neden olabiliyor. Diyabetik retinopati, 50 yaş altı körlüğün birinci nedeni olarak gösteriliyor.

Dünyada hızla artan diyabet hastalığına dikkat çekmek için her yıl 14 Kasım Dünya Diyabet Günü olarak anılıyor. Türkiye’de 5.2 milyon kişinin mücadele ettiği diyabet hastalığının en ciddi komplikasyonları ise gözde görülüyor.
 
Diyabet, ömür boyu süren kronik bir hastalıktır. Diyabet hastalığının vücutta yol açtığı komplikasyonlar arasında en çok etkilenen organ gözdür. Diyabetin, gözün özellikle sinir tabakası denen retinayı ve bu tabakadaki kılcal damarları etkileyerek çalışmasını bozduğunu belirten Dünyagöz Samsun Başhekimi Opr. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, diyabete bağlı göz hastalıkları içerisinde en sık görülenin diyabetik retinopati olduğunu ifade etti. Opr. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, diyabetik retinopati hastalığının erken teşhis ve tedavi edilmezse görme kaybına bile yol açabildiğini vurgulayarak, hastalığın 50 yaş altı körlüğün birinci nedeni olarak gösterildiğini açıkladı.
 
GÖRME KAYBINA NEDEN OLUYOR
Diyabetik retinopatinin erken, orta, ileri dönemlerde görmeyi farklı derecede etkilediğini ifade eden, Opr. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, hastaların özellikle makula yani sarı nokta bölgesi zarar görmüşse görme kaybının arttığını açıkladı. Bu hastaların yakın görmelerinin bozulduğunu, bazı hastalarda görmenin yüzde 5 oranında azalırken, bazı hastalarda bu oranın yüzde 90’a çıkabildiğini belirten Opr. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, bu açıdan hastalığın erken teşhis ve tedavisinin son derece önemli olduğunu vurguladı.
 
10 YILLIK DİYABET HASTASINDA GÖRÜLME RİSKİ YÜZDE 90
Diyabetik retinopatinin erken başladığını ancak gözdeki hasarının yavaş yavaş oluştuğunu belirten Sakoğlu, hastalığın gelişmesinde temel faktörün hastalığın süresi olduğuna dikkat çekti. Hastalık yaşı uzadıkça diyabetik retinopatinin gelişme riskinin arttığını belirten Opr. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, 5 yıldan bu yana diyabet hastası olan bir kişide diyabetik retinopati gelişme riskinin yüzde 50 olduğunu söyledi. Sakoğlu, 10 yıllık bir diyabet hastasında bu oranın yüzde 90’a çıktığını ifade etti.
 
DİYABET HASTALARI İÇİN GÖZ DİBİ MUAYENESİ ŞART
Diyabetin komplikasyonlar oluşmadan kontrol altına alınması gerektiğine dikkat çeken Sakoğlu, Tip 1 diyabet hastalarının hastalığın beşinci yılından itibaren, Tip 2 diyabet hastalarının ise tanı konur konmaz göz muayenesine gitmesi gerektiğini ifade etti. Sakoğlu, diyabetik retinopati tanısı konulduğunda hastaların zaten yaklaşık 5 yıldır fark edilmemiş diyabeti olduğunun altını çizdi. Diyabetik retinopati teşhisi konulan hastaların ise 3-4 ay aralıklarla kontrole gelmesi gerektiğini söyleyen Sakoğlu, diyabetik retinopatinin ciddi ve takip edilmesi gereken bir hastalık olduğunu ifade etti. Diyabet hastalarının özellikle göz dibi muayenesi yaptırmaları gerektiğini belirten Opr. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, bu yöntemin retinada meydana gelen değişiklikleri erken safhada tespit edilmesini sağladığını ve hastaya başarılı şekilde tedavi olma şansı sunduğuna da dikkat çekti.
 
DİYABETİK RETİNOPATİNİN TEDAVİSİ
Diyabetik retinopatiyi tedavi eden yöntemlerin başında lazer fotokoagulasyon olduğunu ifade eden Opr. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, şöyle konuştu: “Lazer fotokoagulasyon kan damarlarındaki sızıntıyı engeller ve kan gitmeyen iskemik retinanın kapatılmasını sağlar. Lazer fotokoagulasyonuna ilave olarak hastalığın ileri dönemlerinde intravireal enjeksiyon tedavisi de güncel bir tedavi şeklidir. Diyabetik retinopati tedavisinin takibi ve tedavisi iyi yapılmaz ise ameliyata kadar gitmektedir. Diyabetik retinopati ameliyatları çok komplike ve pahallı ameliyatlardır. Bu nedenle diyabet hastalarının düzenli bir şekilde takip ve tedavilerinin yapılması gerekmektedir.”
 
haberler 

HABERE YORUM KAT
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.